“Yüksek karlı fon” sürecinde neler yaşandı, dava ve soruşturmalar ne durumda?
Şikayetçileri arasında bazı sporcu ve iş insanlarının da bulunduğu, ‘yüksek kârlı fon vaadiyle’ dolandırıcılık davasında yeni detaylar ortaya çıkıyor. Peki, dava sürecinde neler yaşandı, neler biliniyor?
Gizli, özel, “Yüksek karlı fon” vaadiyle dolandırıcılık… Tanınmış futbolculara, iş insanlarına yönelen bu süreçte gelişmelerin ardı arkası kesilmiyor. Denizbank eski Şube Müdürü Seçil Erzan’ın ortaya dökülen on milyonlarca dolar vurgunu dosyasında son olarak WhatsApp arama kayıtları ortaya çıktı. Ayrıca, bilirkişi tarafından yapılan incelemede, cep telefonunda ekran kaydı alınarak silindiği, bazı WhatsApp yazışmalarının da telefonun çöp klasöründen kurtarılarak dava dosyasına eklendiği öğrenildi.
Bilirkişi heyetinin yaptığı incelemede, Seçil Erzan'ın, WhatsApp üzerinden en çok cep; Metin Taş, Bülent Çeviker, Mojtaba Haghani, Arda Turan, Nazlı Can, Cüneyt Demir, Nilgün Arabacı, Semih Kaya ve Avukat Candaş Gürol ile konuştuğu belirlendi.
Erzan’ın cep telefonunda yapılan incelemede de geri kurtarılan fotoğrafların birçoğunda silinmiş WhatsApp mesajların ekran kaydı olduğu tespit edildi. Silinmiş ve ekran kaydı alınmış WhatsApp yazışmalarında Arda Turan’ın yeni yazışması ortaya çıktı.
Yazışmalardan en dikkat çekici olanı:
Arda Turan: Yerin dibine girdim
Seçil Erzan: Ben kendimi mahvettim
Arda Turan: Yarın bankaya gelmek istiyorum
Seçil Erzan: Tamam
Arda Turan: Bana başka konuşmalar ve yazılı belgeler lazım Seçil. Ben artık bu duruma düşürmez. Karşımda günaydın diyemem çocuğa ne yaptım
Seçil Erzan: Haklısın
Arda Turan: Elim kolum bağlı
Seçil Erzan: Ardacığım yarın alınacak, ben artık dayanamıyorum hiçbir şeye tamam.
Arda Turan: Ne yapacağım Seçil yarın? Soruyorum, gidiyim tefeciye falan, faktöring sinir hastası oldum. Bir çare söyle. Yarın kaçta dediler. Ne diyorlar.
BANKADA SORGULANMIŞ
Milyon dolarlık özel fon vurgununun 7 Nisan tarihinde ortaya çıkmasıyla Seçil rzan’ın banka yetkilileri tarafından sorguya alındığı da anlaşıldı. Erzan'ın 9-10 Nisan'da bankanın Şişli Esentepe'deki genel merkezinin 18. katında yaklaşık 20 saat sorgulandığı belirlendi.
Erzan'ı banka genel merkezine, kendisine hem 500 bin dolar para kaptıran hem de kuryelik yaptığı ortaya çıkan zabıta amiri Hüseyin Eligül götürdü. Erzan, banka genel merkezine girmesinin ardından 18'inci kattaki toplantı odasına yönlendirildi.
12 saat süren ilk görüşmeye 6 üst düzey banka yöneticisi katıldı.
İlk günkü görüşmede Erzan, yöneticilere kurmuş olduğu sistemi, kimlerden ne kadar parayı nasıl alıp, nasıl ödeme yaptığını, paraları nerelerde teslim aldığı ve ettiğine ilişkin bilgiler verdi. Elindeki ajanda ve defterinin üzerindeki notları da verdi ancak banka yönetimi bu notlardan anlamlı bilgiler elde edemedi. Bunun üzerine yönetici Sermin Tekin, Erzan'ın Göktürk'teki evine giderek notlarını alması için yönlendirildi. Ancak evde istenilen delil ve belgeleri bulamadığı ifade edildi.
Sorgunun 8 saat kadar süren 2. gününde de, Erzan’ın bulunduğu odaya bir hemşirenin elinde serum ile girdiği ortaya çıktı. Serumun, sorgu esnasında Erzan’ın fenalaşması sebebi ile istenildiği iddia ediliyor.
DURUŞMADA NE OLMUŞTU?
Denizbank Levent Büyükdere Caddesi şube ESKİ müdürü Seçil Erzan’ın şüpheli olarak yargılandığı dava ilginç bilgiler ortaya çıktı, bir sonraki duruşma 12 Ocak’ta görülecek.
DOLANDIRICILIK SÜRECİ
Dava iddianamesinde yer alan bilgilere göre, Erzan yaklaşık 10 yıl Çorlu’da Denizbank Şube müdürü olarak çalıştıktan sonra 2011 yılında aynı bankanın İstanbul Bahçeşehir şube müdürlüğüne, kısa süre sonra da Florya şube müdürlüğüne atandı. Son olarak ise Levent Büyükdere Caddesi şube müdürlüğüne getirildi.
Erzan’ın Florya'da görev yaptığı dönemde, Galatasaray Futbol Kulübü’ne ait Metin Oktay Tesisleri'nin Florya’da olması nedeniyle Galatasaraylı sporcularla yakın ilişki kurduğu anlaşılıyor.
İddiaya göre Erzan, 2011’de borsada büyük zararlar yaşadı ve bunu kapatmak için tanıdıklarından yatırım vaadiyle para almaya başladı.
İfadelerinde 2021 yılından itibaren çıkmaza girdiğini, 2023’te ise olayların ters gittiğini aktarıyor Erzan.
Ersan, bu gelişmelerin üzerine, bazı kişilerden, onlara "bankada gizli bir fon bulunduğunu, yüksek getiri getirdiğini, Galatasaray eski teknik direktörü Fatih Terim ve Denizbank CEO’su Hakan Ateş’in de bu fonun içinde olduğunu" söyleyerek yüksek miktarlarda para almaya başladığını belirtiyor.
Ancak iddianameye göre, gerçekte böyle bir fon yoktu.
Beyanına göre Erzan birinin borcunu başka birinden aldığı parayla kapatma üzerinden çalışan "bir sistem" kurdu.
İddiaya göre paralar, bazıları banka içinde bazıları banka dışında olmak üzere, çantalar içinde elden teslim alınıyordu.
Belge isteyenlere de hazırladığı, bazılarının üzerinde Denizbank kaşesi ve ıslak imzasının da bulunduğu belgeler sunduğu öne sürülüyor, belge görüntüleri ortaya çıkan belgelerden anlaşılıyor.
Erzan ifadesinde, kurduğu "sistemi" şu cümlelerle özetliyor:
“Fon vaat ettiğim insanlara yüksek getirisi olan bir fon olduğunu, Hakan Ateş, Fatih Terim gibi insanların bu fona yatırım yaptıklarını, bu fonun 30-45 günlük vadeleri olduğunu, vade bitiminde yüzde 20, yüze 30, yüzde 40’lara varan paralar kazanılacağını vaat ettim.
ŞÜPHELİLER VE MÜŞTEKİLER KİMLER?
Davada Seçil Erzan’ın 66 yıldan 216 yıla kadar hapsi isteniyor. Erzan dışında davada altı şüpheli bulunuyor.
Şüphelilere, aralarında özel belgede sahtecilik ve dolandırıcılığın bulunduğu suçlamalar yöneltiliyor.
Bu kişilerden Asiye Öztürk, Denizbank Levent Büyükdere Caddesi şube eski müdür yardımcısı. Tutuksuz yargılanan Öztürk, hakkındaki suçlamaları reddetti ve olayları duyunca "şoke olduğunu" söyledi.
Öztürk, acil olduğunu düşündüğünü bazı durumlarda Erzan'ın talebiyle bazı belgelere kontrol etmeden ikinci imza olarak imza attığını belirtiyor.
18 müşteki arasında ünlü sporcular ve iş insanları da bulunuyor.
Emre Belözoğlu, Nestor Fernando Muslera, Arda Turan bu kişiler arasında yer alıyor.
BANKANIN SORUMLULUĞU VAR MI?
Denizbank Teftiş Kurulu tarafından hazırlanan ön inceleme raporunda bankanın bir kusurunun olmadığı savunuluyor.
Denizbank özetle; yaşanan olaylarla ilgili bankacılık sistemlerinde bir iz bulunmadığını, bankaya ait bir dökümanın ibraz edilmediğini, işlemlerin kayıt dışı yapıldığını, iddia sahiplerinin ancak aralarındaki para hareketlerinde aksama olduğunda bankayı bu durumdan haberdar ettiklerini söylüyor.
Teftiş Kurulu raporunda, her bir olay için ayrı bir değerlendirme bulunuyor.
Müşteki Bülent Çeviker ile ilgili değerlendirmede, “İşlemler tamamen müşteriler ve itimatlarının tam olduğu Seçil Erzan arasındaki çok yakın şahsi ilişkilere dayanılarak ve paralar bankamız sistemi dışında müşterilerce kasten çıkarılarak yapılmıştır” deniyor.
YÜZDE 253 DOLAR FAİZİ
Bir başka müşteki olan Volkan Bahçekapılı ile ilgili değerlendirmede şu ifadeler kullanılıyor: “Bahçekapılı, Seçil Erzan’ın 46 gün vadede dolar bazında yüzde 253 getiri vaadine inanmış olsa bile, yatırım yapma düşüncesinde olduğu paraları kendi hesabından çıkarması ve buna karşılık Seçil Erzan’ın kendisine verdiğini iddia ettiği dokümanlardan şüphelenmemesi, Seçil Erzan’a verilmek üzere elden ve üçüncü kişi hesabı üzerinden para verme iradesi, ortalama zekaya sahip herhangi bir kişiden beklenmeyecek bir davranıştır.”
Arda Turan ile ilgili değerlendirmede de "(...) Müşteki Arda Turan'ın parasını bankacılık sistemi dışında değerlendirmesi için Seçil Erzan'a verdiğini, verdiği parayı geri alabilmek için uzun bir süre Seçil Erzan ile şahsi ilişki kurup bankayı hiçbir şekilde bilgilendirmediğini, söz konusu yapının bir saadet zinciri olduğu belirtilmiştir" ifadesi yer alıyor.
FATİH TERİM NE DEMİŞTİ?
Davanın uzun süre ismi ile anıldığı Fatih Terim ise söz konusu davada yer almıyor.
Seçil Erzan ifadesinde Fatih Terim’le ilgili olarak, “2012’den itibaren Terim’in tüm bankacılık işleriyle ilgilendiğini, onunla ilgili çok sayıda finansal işlem yaptığını, ancak hukuka aykırı bir işlem yapmadığını, fon adı altında Terim’den para almadığını” söyledi.
Terim ise dosyaya giren savcılık ifadesinde, "söz konusu fonla" ilgisinin olmadığını belirtti: “Bu fon için kimse benden bu zamana kadar herhangi bir para istemedi. Bu fon ile alakalı Seçil Erzan'a hiç para vermedim.”
İfadesinde, yaşanan olayları duyunca bankaya sinirlendiğini ve bankadaki tüm parasının eşinin başka bir bankadaki hesabına aktarılmasını istediğini belirten Terim, ifadesini verdiği tarihte, “Bana mesaj yoluyla gönderilen ve biraz önce yukarıda bahsettiğim 219 bin 300 dolar, 47 bin 400 lira paranın eşimin hesabına geldiğini tespit ettim fakat 3 milyon dolar halen gönderilmedi” dedi.
Terim, “Bankanın, bu zamana kadar gerçekleştirdiği işlemlerin hesap dökümünü kendisine verdiğinde muhasebe ekibiyle birlikte ayrıntılı bir inceleme yapıp buna ilişkin tüm detayları ayrıca dosyaya sunacağını" söyledi.
Denizbank’ın 28 Kasım'da yaptığı açıklamada, Erzan’a ulaşılamayan 7 Nisan 2023 tarihinde Genel Müdür Hakan Ateş’in spor dünyasından isimler tarafından arandığı ve görüşme talep edildiğini, bunun üzerine 8 Nisan’da bir görüşme yapıldığını belirtiliyor.
Açıklamada, adı verilmeden Fatih Terim’den bahsedilerek şu ifadeler kullanılıyor: “Aynı toplantıda bulunan söz konusu teknik direktör de ‘(…) kızım gibi benimsediğim, evimize giren çıkan Seçil Erzan’ın bu yaptıklarını anlayamıyorum, kaybım olmakla beraber miktarını bilemiyorum” gibi beyanlarda bulunmuştur.”
BAŞKA HANGİ SORUŞTURMLAR YÜRÜTÜLÜYOR?
İddianamenin not bölümüne bakıldığında, konuyla ilgili farklı soruşturmaların da yürüdüğü görülüyor.
Not bölümünde, dosya kapsamında henüz delilleri tam olarak toplanamayan bir kısım müşteki ve müşteki şüpheliler hakkında ayrıca yürütülen soruşturma dosyalarının bulunduğu da aktarılıyor.
"Erzan'ın, kendisini Çorlu'daki evinde alıkoyup İstanbul'a getirdiğini iddia ettiği bazı Denizbank yetkilileri hakkında kişi hürriyetinden yoksun kılma suçundan ayrıca soruşturma yürütüldüğü" belirtiliyor.
Erzan ile birlikte nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinden şüphelenilen üç kişi hakkında ise 5549 sayılı kanuna muhalefetten (suç gelirlerinin aklanmasının önlenmesi) ayrıca soruşturma yürütüldüğü aktarılıyor.
Sanıkların dinlendiği 20 Kasım’daki duruşmada iki tutuklu sanık serbest bırakıldı.
Davanın bir sonraki duruşması 12 Ocak’ta görülecek.