Wagner Grubu'nun Afrika faaliyetleri! Stratejik çıkarlar ve özgürlük iddiaları! Al Ain Türkçe Özel
Wagner grubu lideri Prigojin, dün paylaştığı bir videoda Afrika'da bulunduğunu ve grubun bölgeyi "daha özgür" kılmayı amaçladığını iddia etti. Prigojin, kamuflaj giysileriyle çekilen videonun Wagner'a ait Telegram kanallarında yayınlandığı belirtildi.
Kırıkkale Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Merve Suna Özel Özcan, Wagner grubunun Afrika'da hem askeri güç sağladığını hem de ekonomik kazançlar elde ettiğini söyledi.
Al Ain Türkçe'den Merve Öney'e konuşan Özcan, "Wagner'in Afrika'daki varlığı, askeri anlamda sağladığı gücün yanı sıra ideolojik boyutu da önemlidir," değerlendirmesinde bulundu.
Özcan, 2014 yılından itibaren Wagner'in bölgedeki faaliyetlerinin arttığını ve Petersburg'da düzenlenen İkinci Afrika Zirvesi'nde grubun gösterdiği gücün, gelecekte Afrika'da daha etkin olabileceğini gösterdiğinin altını çizdi.
Özcan, Wagner ve Rusya'nın bölgedeki stratejik çıkarları arasında net bir bağlantı olduğuna da işaret ederek, "Nijer'de yaşanan gelişmelere Rusya'nın doğrudan bir etkisi olmayabilir; fakat bölgedeki konjonktürel değişimleri iyi bir şekilde takip ettikleri aşikar" dedi.
Merve Suna Özel Özcan, Rusya'nın bölgede daha fazla etkin olabileceği ve Wagner grubunun bu stratejik planların bir parçası olabileceğini vurguladı.
Doç. Dr. Merve Özcan, ‘’Wagner grubu ve lideri Yevgeni Prigojjin, Afrika'da ciddi bir varlığa sahip olduklarına ve çeşitli ticari ve askeri faaliyetlerde bulunduklarına dair işaretler gösteriyor. Bu grubun Afrika'daki varlığı, bölgesel güvenlik ve istikrar üzerinde ne tür etkiler yaratıyor?’’ sorumuzu şöyle değerlendirdi:
‘’Bilindiği gibi Wagner güçleri uzun süredir Afrika başta olmak üzere pek çok çatışma alanında faaliyet göstermektedir. Bu açıdan Wagner’in özellikle 2014 yılı sonrası Afrika’daki faaliyetleri dikkat çekicidir. Wagner grubunun lideri Yevgeni Prigojjin’in geçtiğimiz Haziran ayı içerisinde gerçekleştirdiği ayaklanma bilindiği gibi 24 saat gibi kısa bir sürede Beyaz Rusya Devlet başkanı Aleksandr Lukaşenko’nun arabuluculuğu ile süreç sona ermiştir.
Prigojin’in başlattığı ayaklanma sonrasında Wagner güçleri Beyaz Rusya’ya konuşlandı. Böylece Wagner Polonya, Litvanya başta olmak üzere NATO üyesi ülkelerine jeostratejik bir hamle ile yaklaşmış oldu. Her ne kadar şuan da Wagner’in olası bir tehdit oluşturup oluşturmadığı net olarak görülmese de bu sürecin stratejik bir askeri hamle mi olduğu düşündürücü hale gelmiştir.
Nitekim Afrika özelinde de Wagner ‘in gücü bir kez daha Petersburg da düzenlenen İkinci Afrika zirvesinde görüldü. Prigojin’in medyaya yansıyan resimleri ayaklanma sonrasında esasında Rusya açısından özellikle de Wagner noktasında çok fazla bir değişimin olmadığını ortaya koyarken aynı zamanda Afrika bölgesinde Wagner in etkilerinin artacağı yorumları da ortaya çıktı. Hatta ilginçtir ki Economist’te yer alan bir haberde de yer verildiği üzere ayaklanmayı takip eden günlerde Prigozhin, Telegram'da yayınladığı bir mesajda, Wagner'in Afrika ve "Rusya Federasyonu'nun çıkarları doğrultusunda çok sayıda görev" yürüttüğünü belirtmiştir. Dolayısıyla ayaklanma sonrasındaki süreçte bize bunu göstermiştir.
‘RUSYA KENDİNE ALTERNATİF ALAN YARATMA NOKTASINDA AFRİKA İLİŞKİLERİNE ÖNEM VERMEKTE’
Wagner Afrika bölgesinde paralı askerlik bağlamında askeri olarak varlığını sürdürürken aynı zamanda bölge içinde mali kazançlar da sağlamaktadır. Wagner'in Afrika’daki varlığı noktasında özellikle askeri anlamda sağladığı gücün yanı sıra bunun ideolojik boyutu da önemlidir.
Hatırlanacağı gibi Nijer örneğinde Rusya yanlısı görüntüler ve Rus bayrağı taşıyan insanların sosyal medyada görsellerinin paylaşılması bölgede var olan sürecin Rus etkisi ile devam edeceği fikrini oluşturmakla birlikte aynı zaman bu gelişmelerin özellikle ideolojik boyutları da önemli hale gelmiştir.
Bunun nedeni Nijer’deki darbe akabinde genel olarak Batı ve özelde de Fransa karşıtı tutumlar öne çıkmış ve Rusya’nın süreç içindeki etkisi önemli hale gelmiştir. Rusya yanlısı açıklamalar öne çıkmıştır. Nitekim Petersburg Zirvesi’nde de Rusya’nın Anti-kolonyal söylemlerinin Afrika ile ilişkilerindeki etkisi önemlidir. Batı karşısında duruş açısından Rusya kendine bir alternatif alan yaratma noktasında Afrika ile ilişkilerine önem vermektedir denebilir.’’
‘’Wagner grubunun Afrika'daki faaliyetleri, Rusya'nın bölgedeki stratejik çıkarları ve hedefleri açısından ne anlama geliyor?’’ sorumuzu Özcan şöyle yanıtladı:
‘’Diğer taraftan Nijer’de yaşanan gelişmeler noktasında Rusya’nın doğrudan etkisi olup olmadığı bilinmemekle birlikte bu süreci ve konjonktürel gelişmeleri iyi bir şekilde takip ettikleri aşikardır.
Nitekim Wagner’in bölgede keşif ve arama operasyonları yürüttüğünün belirtilmesi önemlidir. Paralı asker gücünün bölgede bu şekilde varlığını sürdürmesi Rusya’nın bölgede etkisini güçlendirmekle birlikte aynı zamanda Prigojin ‘in paylaştığı video ekseninde de Wagner'in Afrika'daki faaliyetlerinin Prigojin liderliğinde devam edeceği durumunuortaya çıkarmaktadır.
Rusya açısından Afrika’da yaşanan gelişmeler Şubat 2022 sonrasında Rusya-Ukrayna savaşı sonrasında yaşanan Batı yaptırımları karşısında yaratacağı alternatif bir ortaklıklar alanı açısından önemlidir. Keza Rusya’nın Nijer örneğinde olduğu gibi Avrupa’nın gücünü zayıflatma konusundaki özellikle enerji ve uranyum odağında bu konu düşünülmelidir.
Avrupa’nın buraya olan bağı büyük, elini güçlendiren bir hamle. Sahel bölgesi içindeki ülkelerin özellikle Avrupa ülkelerinin Rusya’ya uyguladıkları yaptırım acısından bir enerji alternatifi arayışına girmesi bölgenin yeni bir enerji tasınım alanı olması noktasında önemliydi. Ancak bilindiği gibi Burkina Faso ve Mali de de Batı karşıtlığının artması ve son aşamada Nijer’de de yaşanan darbe girişimi bu sureci zora sokmuştur.
‘TAHIL KORİDORU ANLAŞMASI NOKTASINDA DA KONU DEĞERLENDİRİLMELİ’
Elbette Tahıl Koridoru Anlaşması noktasında da konu değerlendirilmelidir. Çünkü Petersburg’da gerçekleştirilen Zirve’de, Rusya Devlet Başkanı Putin, Afrika ülkelerinin bir kısmının borcunu silerken bazı ülkelere de tahıl yardımı yapacağı sözünü vermişti. Nitekim Tahıl Koridoru Anlaşması’nı uzatmama nedeni olarak Rusya Swift sistemine dönme, başta olmak üzere belli şartlar öne sürmenin yanı sıra tahılın gelişmekte olan ülkelere ulaştırılmadığı konusunda da eleştiri de bulunmuştur.
Son olarak, Wagner konusunda başta da belirttiğim gibi bugün Libya, Mali, Sudan, başta olmak üzere Wagner’in Afrika ‘da faaliyetlerine askeri alan başta olmak üzere siyasi ve ekonomik olarak devam ettiği görülmektedir. Bir Prigojn’in videosu da bunun en önemi kanıtıdır. Özellikle Nijer darbesi sonrasında Batı Afrika Devletleri Ekonomik Topluluğu (ECOWAS) ‘ın müdahalesinin gündeme geldiği bir süreçte bir iç çatışma ya da savaş ihtimali noktasında Wagner’in pozisyonu önemli hale gelmiştir. Prigojin’in videosu ile bir anlamda bölgede gövde gösterisi yapıldığı da düşünülebilir.
Keza özgürlük çağrısı da belirttiğim gibi özellikle anti kolonyal yaklaşımların bir tezahürü olarak ideolojik bağlam oluşturmaktadır. Bölge ülkelerinin Batı karşıtı oluşunda söylemsel olarak bir arka planı destekliği görülmektedir.’’