Prof. Dr. Murat Arslan: Sahipsiz hayvan sayısı kontrolden çıktı!

Türkiye'deki sahipsiz hayvan sayısının artması endişe yaratırken, Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan, sorunun çözümü için bütünsel ve bilimsel yaklaşımların önemini vurguladı.
Türk Veteriner Hekimleri Birliği Başkanı Prof. Dr. Murat Arslan, Türkiye'nin sahipsiz hayvan nüfusunun kontrol edilemez seviyelere ulaştığını belirtti. Arslan, "sokak hayvanı" terimi yerine "sahipsiz hayvan" ifadesinin kullanılması gerektiğini savundu.
Arslan, artan hayvan nüfusunun sadece insanlar için değil, hayvanlar için de sorun olduğunu vurguladı. Trafik kazaları ve hastalıklar gibi ölüm sebeplerinin, hayvan refahına aykırı olduğuna dikkat çekti ve konuya bilimsel bir yaklaşım çağrısında bulundu.
Bu sorunun kısa sürede çözülebilecek bir durum olmadığını belirten Arslan, sorunun çözümü için karmaşık ve uzun süreli projeler gerektiğini ifade etti.
Murat Arslan, 2021 yılında revize edilen Hayvanları Koruma Kanunu'nun tam uygulanması durumunda faydasının olabileceğini belirtti, ancak hayvan terkini engellemeden ve kaçak hayvan üretimi ve satışı durmadan bu sorunun daha da ağırlaşacağını vurguladı.
Arslan, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünya nüfusunun %10 kadarı sahipsiz hayvan olduğunu ve bu orana göre Türkiye'de yaklaşık 8 milyon sahipsiz hayvan bulunduğunu belirtti.
Murat Arslan ayrıca, bazı ülkelerde sahipsiz hayvanların sokakta değil barınaklarda tutulduğunu, bazı ülkelerde ise belirli bir süre içinde sahiplendirilemezlerse hayvanlara ötanazi uygulandığını dile getirdi.
Türkiye'nin ise sahipsiz hayvanları kısırlaştırıp, aşıladıktan sonra alındıkları yerlere bıraktığını belirten Arslan, ötanazinin çözüm olamayacağını vurguladı. Arslan, sorunun çözümünün uzun süreli programları gerektireceğini ve bu programların hayvan refahı ve sağlığına odaklanması gerektiğini ifade etti.
Murat Arslan, Türkiye'nin nüfusu göz önünde bulundurulduğunda, 8 milyon gibi devasa bir sahipsiz hayvan nüfusunun ciddi bir sorun olduğunu belirtti. Ancak, hayvan sayısı konusunda ülkemizde bugüne kadar ciddi bir çalışma yapılmadığını ve rakamların büyük oranda tahminlere dayandığını ifade etti.
Arslan, özellikle kedi ve köpeklerin üreme hızının bu sorunu daha da karmaşıklaştırdığını belirtti. Bilimsel çalışmaların gösterdiği üzere, bir bölgedeki hayvanların sadece %70'inin kısırlaştırılması bile popülasyonun nüfusunu sabit tutmak için yeterli değildir. Bu nedenle kısırlaştırmanın tek başına bir çözüm olamayacağını vurguladı.
Prof. Dr. Murat Arslan, farklı ülkelerin sahipsiz hayvan sorununa çözüm yaklaşımlarını örnek vererek, ABD ve Avrupa'daki birçok ülkenin sokakta değil barınaklarda sahipsiz hayvanları tuttuğunu belirtti. Bazı ülkelerde ise, belirli bir süre sahiplendirilemeyen hayvanlara ötanazi uygulandığını ifade etti.
Arslan, Türkiye'nin sahipsiz hayvanlar konusunda diğer ülkelerden daha insani bir yöntem uyguladığını ifade etti.
Türkiye'de, hayvanlar kısırlaştırılıp, kuduz için aşılandıktan sonra alındıkları yerlere bırakılıyor.