Göktaş: Erken yaşta evlilikler tamamen ortadan kalkacak!
Türkiye'de erken yaşta evlenen kız çocuğu sayısı 2005'ten 2022'ye yüzde 78 azaldı. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, mücadelenin sıfır toleransla süreceğini açıkladı.
Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Türkiye'de erken yaşta evlenen kız çocuğu sayısının 2005 yılından bu yana yüzde 78 azalarak 11 bine düştüğünü açıkladı.
"Erken Yaşta Evlilik, Sosyal Bir Sorun ve İnsan Hakları Meselesi"
Bakan Göktaş, erken yaşta ve zorla evliliklerin sadece Türkiye'nin değil, global bir sorun olduğunu belirterek, bu konunun sosyal ve insan hakları meselesi olduğunu vurguladı. "Erken yaşta ve zorla evliliklerle mücadelede bütüncül yaklaşım ve sıfır tolerans ilkesiyle hareket ediyoruz," diyen Göktaş, erken yaşta evlenenlerin büyük çoğunluğunun kız çocukları olduğuna, ancak erkek çocuklarının da zaman zaman mağdur olduğuna dikkat çekti.
"Çocukların Mutlu Olabileceği Yer Aile ve Okul"
Çocukların sevgi ve şefkat kaynağı olduğunu vurgulayan Bakan, ailelerin ve okulların çocukların mutlu olabileceği tek yer olduğuna işaret etti. Bakan Göktaş, "Çocukların en iyi şekilde yaşamalarını sağlamak yetişkinlerin temel görevidir," dedi.
İl Eylem Planları ve Çalışmalar Hakkında
Erken yaşta ve zorla evliliklerin farklı bölgelerde farklı nedenlere sahip olabileceğine dikkat çeken Bakan Göktaş, bu yüzden yerel eylem planlarının önemli olduğunu belirtti. Göktaş, bakanlık olarak 23 ilde il eylem planları uygulamaya koyduklarını ve 5 ilde daha hazırlıkların sürdüğünü ifade etti.
Hedef Tamamen Ortadan Kaldırmak
Bakan Göktaş, Bakanlığın özverili çalışmalarının kısa sürede meyvelerini verdiğini ve erken yaşta evlenen kız çocuğu sayısının 2005 yılında 51 bin 944 iken, 2022 yılı itibarıyla 11 bine düştüğünü belirtti. Göktaş, "Bu düşüş bizler için yeterli değil. Erken yaşta ve zorla evliliklerin tam olarak ortadan kalkması hedefimiz," dedi.
Güçlü İşbirliği Çağrısı
Göktaş, erken yaşta evliliklerin küresel bir mesele olduğuna dikkat çekerek, bu konuda kamu kurumları, özel sektör, üniversiteler, medya, ulusal ve uluslararası sivil toplum kuruluşları ile işbirliği yapılmasının hayati önem taşıdığını sözlerine ekledi.
