TİP Milletvekili Adayı Mehmet Aslantuğ: İlk turda bitmesi gereken bir hesaplaşma
TİP Muğla Milletvekili Adayı Mehmet Aslantuğ, katıldığı canlı yayında, Bu ilk turda bitmesi gereken bir hesaplaşma. Aday oldunuz, bir süreç yaşandı, o geceyi herkes biliyor. Beyanatları var. Buna rağmen bunu hiçbir gerekçeyle açıklayamıyoruz.’’ dedi.
Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtladı.
Aslantuğ, Muharrem İnce'nin adaylığına ilişkin olarak "Bu ilk turda bitmesi gereken bir hesaplaşma. Aday oldunuz, bir süreç yaşandı, o geceyi herkes biliyor. Beyanatları var. Buna rağmen bunu hiçbir gerekçeyle açıklayamıyoruz. Tek şey kalıyor, durumu manipüle etmek. İktidar lehine, tablo o. Bunu sokaktaki insan da görüyor. Bir hikayenin içinden geliyor sayın İnce. Olan biteni biliyor" dedi.
Erkan Baş 'resmin içinde birlikte olursak çok seviniriz' diyerek şunları söyledi:
‘’Ailemin gönlünü hoş tutacak bir karar verdiğimi varsayarak söyleyebilirim. Hak ve özgürlüklerden başlayıp, kültür sanat iklimindeki ifadenin durunda tavır. İzin verdiği kadar otur kalk. Öteki yaratma meselesinde üst perde. Burada biz eğer bu mücadeleyi büyütmeyeceksek, buraya rıza göstereceksek hayat bizi başka nerede sınava sokabilir ki. Sadece bu. Elbette ikna etmek, anlatmak. Çıkar ilişkisi kurmadıktan sonra muhakeme eksikliği olan insanlar tabii ki kabulümüz. Öfkelenebilirler, sorun değil, bir daha anlatırız. Daha fazla eleştiri bekliyordum. Amaca, yapılmak istenene döndüğümüzde bunun bir önemi kalmıyor. Muğla özelinde baktığımızda. 3 haftadır sahadayım. Muğla, Datça yarımadası ile Bodrum yarımadasında arasındaki iki körfez büyük saldırı altında. Vahşi turizm tamahkârlığı. Bu çevrede büyük infiala sebep oluyor. Şuuru, bilinci yerinde olanlar için. Tarım Çukurova, Konya ovasında, Balıkesir, Bursa gibi değil ama Milas ve Fethiye tarımsal durumunu koruyor. İçerilere nüfuz ettikçe birazcık dertlenmeyi hafife alan kitleyle karşılaşıyoruz. Ülkenin güvenlik politikalarına taşınan yer büyük zaafiyet oluşturuyor. Kıyıdakiler mutfaktaki yangından doğrudan etkileniyor. Bütün bu olan bitene, talana, çevreye ve hazineye karşı soyguna varan tamahkârlığın tepkisi her yerde var artık.
"GENÇLERİN YÜZDE 70-80'İ ÜLKEDEN GİTMEK İSTİYOR"
Bizi de bütün bunlara rağmen hiçbir şey olmuyormuş gibi. Yolun, suyun, elektriğin her şeyin arasına tüccar giriyor. Ben sosyal devletin sıkıntılarını görerek büyüdüm. Kızılay'ın kan sattığı, çadır sattığı döneme düştük. Naci Hoca 1 yıldır bölgeye işaret ediyor. Bütün bu olan bitene karşı oluşturulan gerekçeler artık ağrımıza gitmeyi aştı. Tarımsal derinlikte herkesin yaşadığı şok ve travma herkeste büyüyor. 40 yıldır sektörün içinde ve mutfağın içinde bulunan birisi olarak kültür sanattaki baskıyı anlatamadım bile. Öyle öncelikleri var ki ülkenin. Kiracı-ev sahibi ilişkilerinden mutfaktaki yangına kadar. Yol, su, elektrik, gaz, barınma, beslenme. Devletin gerçekten yurttaşı için nerede devreye girdiğini göremiyor olmak başlı başına travma. Olan biten şey ülkenin yüzde 70-80'i gitmek istiyor. Biz '1 dakika bu ülkeye borcumuz var' diyoruz.
‘TİP'e verilen oylar da asla boşa gitmiyor’
Varlık yokluk meselesini açıklık getirmek gerekiyorsa. Gerçekten kaybedecek bir güne bile tahammülümüz yok. Bozburun'da olay şey. Yangından mal kaçırır gibi. Türkiye'nin 1 yılı, 2 yılı, 3 yılı yeniden seçime taşıyacak bir süresi yok. TİP'in geçmişteki hikayesini büyüterek sınava girmesi açıklanabilir bir şey. Bu ittifak oy kaybına sebep olmayacak şekilde yürüyor. TİP'e verilen oylar da asla boşa gitmiyor. Bu ilk turda bitmesi gereken bir hesaplaşma. Aday oldunuz, bir süreç yaşandı, o geceyi herkes biliyor. Beyanatları var. Buna rağmen bunu hiçbir gerekçeyle açıklayamıyoruz. Tek şey kalıyor, durumu manipüle etmek. İktidar lehine, tablo o. Bunu sokaktaki insan da görüyor. Bir hikayenin içinden geliyor sayın İnce. Olan biteni biliyor.’’
