Temelli: "Her türlü siyasal hokkabazlığın sergilendiği süreci yaşıyoruz"
Temelli, Cumhurbaşkanlığı ve sisteminin meşruiyetinin tartışılması için gerekli dayanakların mevcut olduğunu kaydetti.
HDP eski Eş Başkanı Temelli, Türkiye'de topluma karşı her türlü siyasal hokkabazlıkla hukuk dışılığın sergilendiği bir süreci yaşandığını ifade etti. Temelli, Cumhurbaşkanlığı ve sisteminin meşruiyetinin tartışılması için gerekli dayanakların mevcut olduğunu kaydetti.
HDP Van Milletvekili Sezai Temelli, Türkiye’de topluma karşı her türlü siyasal hokkabazlıkla hukuk dışılığın sergilendiği bir süreci yaşandığını ifade etti.
Temelli, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, bir anayasanızın olması sizin anayasal bir devlete sahip olduğunuz anlamına gelmeyeceğini belirterek, “AİHM Demirtaş kararı bizi bağlamaz diyen zihniyet aslında hukuka egemen kılınmış bir zorbalığı bir kez daha ifşa etti “dedi.
Temelli, ekonomik ve siyasal krizin birlikte hareket ettiği dönemlerde ulus devletin otoriterleşme eğilimi hızla yükseleceğine işaret ederek, “Otoriterleşmeyle birlikte anayasal devlet egemen ilişkiler ve sermaye sınıfı adına siyasal kabuğunu hızla üstünden atarak ‘anayasalı devlet’ formuna bürünür.” değerlendirmesinde bulundu.
“Olağanüstü hâli sürekli kılan düzenlemelerin anayasallığı, devletin anayasalı ama toplumsal mutabakattan yoksun olduğunu bize gösteriyor.”diyen Temelli, açıklamasına şöyle devam etti: “Partili Cumhurbaşkanı ile örtülü kuvvetler birliğinin açık bir form haline gelmesi, tüm insan hakları ihlallerini güvenlik anlayışıyla olağanüstü yasalara tabi kılınması, sermaye birikiminin savaş ekonomisi ve ranta dayalı bir iktisadi düzenle sürdürülmesi olanaklı hale gelmiştir.”
İktidarın otoriter devletçiliğin sınırlarını genişletmeye devam ettiğini vurgulayan Temelli, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: “Topluma karşı her türlü siyasal hokkabazlıkla hukuk dışılığın sergilendiği bir süreci yaşıyoruz. Çöktürme planının hukuk düzlemine yansıması istisna halini süreklileştirmiş, tecrit başta olmak üzere iktidarın muhalefete müdahalesinin en etkin aracı yargı olmuştur.
Önce yasaları, sonra anayasayı ve nihayetinde son #Demirtaş Kararı ile Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını da tanımayacak bir noktaya gelen iktidar, otoriter devletçiliğin sınırlarını genişletmeye devam ediyor.”