TCMB'nin rezervlerindeki tarihi artışı, Ekonomist Ramazan Çınar Al-Ain Türkçe'ye değerlendirdi!
Türkiye Merkez Bankası'nın rezervleri 134 milyar doları aşarak 9 yılın zirvesine ulaştı. Ekonomist Ramazan Çınar, bu artışın ekonomiye etkilerini Al-Ain Türkçe'ye değerlendirdi.
Merkez Bankası'nın 17 Kasım haftasında rezervleri, önceki dönemlere göre artarak 134.47 milyar dolara ulaştı. Dokuz yılın en yüksek düzeyi olan bu rakam, açıklanan verilere göre döviz ve altın rezervlerindeki belirgin artışlardan kaynaklanıyor. Merkez Bankası'nın döviz rezervleri 89.23 milyar dolara, altın rezervleri ise 45.24 milyar dolara çıktı. Son veriler Mayıs'tan itibaren yaklaşık yüzde 36.6'lık bir artışa işaret ediyor.
Konuya ilişkin Al-Ain Türkçe'ye açıklamalarda bulunan Ekonomist Ramazan Çınar, TCMB'nin toplam rezervlerindeki önemli artışın Türkiye ekonomisine ve döviz kuru üzerindeki potansiyel etkilerini değerlendirdi.
Çınar, Merkez Bankası'nın parasal sıkılaştırma adımlarının ve faiz artışlarının piyasalar üzerindeki etkilerine dikkat çekerek, özellikle, paranın maliyetinin artmasıyla finansmana erişimin zorlaşacağını ve iç talebin dengelenmesi gerektiğini vurguladı. Çınar ayrıca, kredi kartı faizlerinin yıl sonuna kadar artmayacak olmasının piyasalar için olumlu bir gelişme olduğunu belirtti.
Merkez Bankası'nın faiz artışlarının mevduat artışına yol açtığını ve dövize olan talebi azalttığını ifade eden Çınar, TCMB'nin dövize müdahalesinin azalmasıyla rezervlerin kullanılmadığını açıkladı.
Ekonomist Ramazan Çınar sorularımızı şu şekilde yanıtladı :
Türkiye Merkez Bankası'nın toplam rezervlerindeki bu önemli artışın, Türkiye ekonomisine ve özellikle döviz kuru üzerindeki potansiyel etkileri neler olabilir?
Merkez Bankası, parasal sıkılaştırma adına attığı adımlara kararlılıkla devam ettiğini dün tekrardan 500 baz puan artışı ile gösterdi. Bu süreçte yaşanan olumlu ve olumsuz gelişmelere de metinde yer verildiğini görüyoruz. Piyasaların artan faizlerle biraz daha daralacağını belirtti.
Paranın maliyetinin artması, finansmana erişimi daha da zorlaştırıyor. İç talebin dengelenmesi ve enflasyonun hız kesmesi için bunun da olması isteniyor. Bunlar, piyasaları zorlayan ve zorlamaya devam edecek konular. Önümüzdeki toplantıda da muhtemel faiz artışı ile artışların sonuna gelinebileceği görülüyor.
Kredi kartı faizlerinin yılbaşına kadar artmayacak olması da iyi bir durum. Diğer taraftan, döviz kurlarına baktığımızda ise, faiz kararıyla birlikte kısmi geri çekilme olsa da fiyatların yönü yukarıdır. İlerleyen süreçte de yükselişin kademeli olarak devam etmesini ve yılı 29.50 seviyelerinden kapatmasını bekliyorum.
TCMB'nin brüt döviz ve altın rezervlerindeki bu büyük artışın, Türkiye'nin gelecekteki para politikası kararlarına ve faiz oranlarına etkisi nasıl olacak?
Merkez Bankası, artan faizlerle birlikte rezervlerinde artış yaşamaktadır. Faizlerin artması, mevduatın artmasına da neden oluyor ve dövize olan talebin azalmasını sağlıyor. Seçim öncesi gibi, Merkez Bankasının da dövize müdahalesinin azaldığını görüyoruz ve müdahale azaldıkça rezervler kullanılmıyor.
Piyasa bir bütündür; faizleri doğru kullanmadığınız zaman birçok unsur olumsuz etkileniyor. Kısa süreli döviz rezervlerinde artışların devam etmesini bekliyorum.