TBMM’de konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Gazze diplomasisi Meclisimizin tarihi başarısıdır'

TBMM Genel Kurulu 2,5 aylık aranın ardından açıldı. Erdoğan Meclis’te yeni yasama yılı konuşmasını yapıyor. Kurtulmuş da açılışta önemli mesajlar verdi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi, yaklaşık 2,5 aylık aranın ardından açılış toplantısıyla 28. Dönem 4. Yasama Yılı’na başladı. Yeni yasama yılının ilk töreni, Atatürk Anıtı’nda gerçekleştirildi. Törene TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş’un yanı sıra, Meclis başkanvekilleri, parti liderleri, grup başkanvekilleri ve milletvekilleri katıldı. Açılışta ilk olarak TBMM Başkanı Kurtulmuş konuşma yaptı.
Kurtulmuş’tan birlik ve demokrasi vurgusu
Numan Kurtulmuş, Meclis’in her koşulda millet iradesini temsil eden güçlü bir demokrasi platformu olduğunu vurguladı. Türkiye’nin sadece iç meselelerde değil, bölgesel ve küresel gelişmelerde de Meclis aracılığıyla tavır koyduğunu hatırlattı.
Kurtulmuş, özellikle Gazze’deki saldırılara karşı Meclis’in ortak duruş sergilediğini, Kıbrıs başta olmak üzere uluslararası alanda Türkiye’nin hak ve çıkarlarını parlamenter diplomasi yoluyla savunduğunu dile getirdi.
Erdoğan Meclis’te konuşuyor
Yeni yasama yılı açılışı kapsamında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da TBMM Genel Kurulu’nda milletvekillerine hitap ediyor. Erdoğan konuşmasına “Aziz milletim, sayın başkan, değerli vekiller” diyerek başladı ve Meclis açılış gününün taşıdığı tarihi öneme vurgu yaptı.
Başkan Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları...
Meclisi'nin 28. dönem 4. yasama yılının açılışında sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Konuşmamın başında bir hissiyatımızı sizlerle paylaşmak istiyorum. Her meclis açılışında, yeni yasama yılının ilk gününde, bundan 105 yıl önceki o heyecanı, o tarifsiz gururu hepimiz yaşıyoruz. Halkın doğrudan oylarıyla seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı olarak ben de bu kürsüde, yani milletin kürsüsünde, sizinle aynı heyecanı tadıyor, sizlerin gururuna ortak olmaktan büyük bir bahtiyarlık duyuyorum.
Meclisimizin yeni yasama yılının, milletvekillerimiz, ülkemiz, milletimiz ve tüm insanlık için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Kuruluşundan itibaren bu yüce çatı altında görev yapmış, ülkesine ve milletine samimiyetle hizmet etmiş ama artık aramızda olmayan tüm milletvekillerimizi rahmetle anıyorum.
1 Ekim 2024'te başlayan ve 21 Temmuz 2025'te sona eren 28. dönem 3. yasama yılı, ülkemizde, bölgemizde ve dünyada tarihi gelişmelerin vuku bulduğu bir dönemde yoğun bir çalışma takvimine sahne oldu. Meclisimiz, gerek yasama ve komisyon, gerekse parlamenter diplomasi alanındaki faaliyetleri ile milletimizin iradesini en güzel şekilde temsil etti. Bunun için Gazi Meclisimizin tüm mensuplarına, bu çatı altında görev yapan tüm personele, şahsım, ülkem ve milletim adına teşekkür ediyorum.
Millete ve memlekete hizmet yolunda hepimiz biriz, beraberiz. Büyük ve güçlü Türkiye ülküsüne giden yolda hepimiz biriz, beraberiz.
"GAZZE VE FİLİSTİN DİPLOMASİSİ MECLİSİMİZİN BAŞARISIDIR"
Gazze'de ve Filistin'in diğer bölgelerinde 2 yıldır sürdürdüğü soykırıma, bölgede estirdiği devlet terörüne en güçlü tepki, 86 milyon vatandaşımızın temsil edildiği bu koltuklardan yükseldi. Gazze'deki toplu kıyıma özellikle karşı sergilediği tavizsiz tavırla, milletimizin vicdanına tercüman olan Meclisimiz, yayınladığı 7 ortak bildiri ile farkını ortaya koymuştur.
Özellikle Genel Kurul tarafından 29 Ağustos'ta kabul edilen, İsrail'in Filistin halkına yaptığı soykırım hakkında tezkere, zulme göz yumanlar ve gaflet çukurunda boğulanlar için çok güçlü bir mesaj teşkil etmiştir. Filistin'i destekleyen parlamentolar grubu bünyesindeki çalışmalar da, Gazze ve Filistin diplomasisi bağlamında Meclisimizin bir diğer başarısıdır.
Filistinli mazlumlarla dayanışma sergileyen siyasi partilerimize ve değerli milletvekillerimize kalpten teşekkür ediyorum. Rabbim hepinizden razı olsun.
"İLK KIBLEMİZ KUDÜS-Ü ŞERİF'İN HAKKINI KORKUSUZCA SAVUNMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Değerli milletvekilleri, biz de geçen hafta katıldığımız Birleşmiş Milletler 80. Genel Kurulu başta olmak üzere, her platformda Filistin davasının gür sesi olduk. Şahsımızı, hükümetimizi ve ülkemizi hedef alan karalama kampanyaları karşısında izzetli duruşumuzu en güçlü şekilde muhafaza ettik.
Dünyanın en modern silahlarıyla topraklarına saldıran işgal kuvvetlerine kahramanca direnen Gazze'nin yiğit evlatlarını asla yalnız bırakmadık. Gazze'ye 102 bin tonu aşan insani yardım ulaştırarak, İsrail'le ticareti bundan 1,5 yıl önce tamamen keserek, Uluslararası Adalet Divanı'nda açılan soykırım davasına müdahil olarak, daha burada sayamayacağımız nice diplomatik, hukuki ve ekonomik adımla, Allah'a hamdolsun, Gazzeli kardeşlerimizin yanında dimdik durduk.
Türkiye'nin çabalarının en yakın şahidi Gazzeli kardeşlerimizdir. Filistin halkı, bizim kendileri için neler yaptığımızı, nasıl bir özveriyle gayret ettiğimizi çok ama çok iyi bilmektedir. Ancak buna rağmen, ülkemizin ve hükümetimizin bu konuda sicili hiç de parlak olmayan çevrelerden gelen haksız ve hadsiz eleştirilere maruz kaldığını görüyor. Bundan dolayı büyük üzüntü duyuyoruz.
Ne şahsımız ne de birlikte yol yürüdüğümüz arkadaşlarımız, birileri gibi Filistin davasıyla 2 yıl önce tanışmadık. Biz bu davaya ömrümüzü adadık. Allah izin verirse son nefesimize kadar da Filistin'in ve ilk kıblemiz Kudüs-ü Şerif'in hakkını korkusuzca savunmaya devam edeceğiz.
İsrail yönetiminin Gazze'de 2 yıldır sürdürdüğü devlet terörüne tepki gösterdik. Gazze için meclisimiz 7 ortak bildiri yayınladı
Biz bu davaya ömrümüzü adadık. Allah izin verirse Filistin Kudüs'ün hakkını korkusuzca savunma devam edeceğiz.
ABD Başkanı Trump ile gerçekleştirdiğimiz görüşmede Gazze'de akan kanın durdurulması gündemimizin ilk sırasındaydı. Tekliflerimizi yaptık çıkış yollarını gösterdik.
Devlet Bahçeli'ye ülkem ve milletim adına teşekkürlerimi sunuyorum. Türkiye, egemenliğini pazarlık konusu yapmaz. Hedefimiz terörün bitmesidir.
Türkiye son günlerde kapısı çalınan sığınaktır.
."SURİYE'DE DEJAVU YAŞANMASINA İZİN VERMEYİZ"
86 milyonun bir olduğu Türkiye enerjisini refah için harcayacaktır. İnşallah yeni atılımlara da fırsat oluşacaktır. Sınırlarımızın ötesindeki Kürt kardeşlerimizin terör örgütleri baskısı ile Müslüman düşmanı ülke ve odaklar tarafından istismar edilmesine rıza göstermeyiz. Suriye'nin bölünme planlarının bugün e karşısındayız. Gerekse herhangi bir terör oluşumunu önlemek için diplomasinin tüm kanallarını devreye aldık. Diplomatik girişimler cevapsız kalırsa Türkiye'nin politikası bellidir. Türkiye Suriye'de bir dejavu yaşanmasına izin vermeyecek. Bu ilkeli tavrımız Kürt kardeşlerimizin aleyhine değil tam tersine onların lehinedir. Bölgemizin terörden kurtarmak için bir adımdır. Hepimiz ortak geleceğin yolcularıyız. Biz birbirimize duvarın tuğlaları gibi kenetlenirsek bölgedeki barış gerçekleşecektir. Aramıza simsarlar girdiğinde çatışma, kan gözyaşı eksik olmayacaktır. Nasıl Çanakkale'de Türk Kürt Arap birlikte vatanı savunduysa yakında da ülkenin refahını kalkınmasını birlikte tahkim edecektir.
"2026 EKONOMİDE REFORM YILI OLACAK"
Önceliğimiz, halkımızın hayat pahalılığı sorununu kalıcı olarak çözmektir. Enflasyon rakamları son 45 yılın en düşük enflasyonu oldu. Hedef bu yılın sonunda yüzde 30'a indirmek.
.