Suat Özçelebi yanıtladı: Kürt seçmen İmamoğlu’na oy verecek mi? Al Ain Türkçe Özel

Siyasal İletişim Danışmanı Suat Özçelebi, “Aday güçlü olmadığı sürece Kürt seçmenler oylarını Ekrem İmamoğlu’na yönlendirebilir” dedi. Özçelebi, DEM Parti adaylarının zayıf isimler olmadığına da dikkat çekti.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) 31 Mart'ta yapılacak yerel seçimlerde göstereceği adayları açıkladı.
DEM Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eş Başkan adayları Meral Danış Beştaş ve Murat Çepni oldu.
DEM Parti’nin politik tutumunu ve aday olarak açıkladığı isimleri Siyasal İletişim Danışmanı Suat Özçelebi ile görüştük.
Suat Özçelebi
“GÜÇLÜ BİR İSİM ENGEL OLABİLİRDİ”
Al Ain Türkçe’ye özel değerlendirmelerde bulunan Özçelebi, Kürt seçmenin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na oy verip vermeyeceği yönündeki tartışmalara ilişkin “İmamoğlu’na gidecek Kürt seçmen oylarının tümünü engellemesi zaten söz konusu olamaz. Güçlü bir isim olursa, örneğin Başak Demirtaş gibi bu DEM oylarının büyük çoğunluğunun İmamoğlu’na gitmesi önünde bir engel oluşturabilirdi. Bundan vazgeçilmiş olması İmamoğlu’nun İstanbul İttifakı ya da “kent uzlaşısı” perspektifini daha rahat gerçekleştirmesini sağlayacaktır” dedi.
KÜRT SEÇMEN İMAMOĞLU’NA OY VERECEK Mİ?
Özçelebi, Meral Danış Beştaş’ın Kürt siyasetinde önemli bir isim olduğuna dikkat çekerek “Aday güçlü olmadığı sürece AK Parti’nin yeniden İstanbul’u kazanmamasına odaklı Kürt seçmenler oylarını İmamoğlu’na yönlendirebilirler. Özellikle Yeniden Refah Partisi’nin İstanbul’da aday çıkartması bu tutumu destekleyebilir” ifadelerini kullandı.
DEM PARTİ’NİN POLİTİK TUTUMU
DEM Parti’nin kendi adaylarını çıkarmasındaki sebeplere ilişkin de konuşan Özçelebi, “DEM Parti, AK Parti ile CHP arasında kutuplaşmış siyasette, CHP’yi destekleyerek kendi tabanını, politika ve programını riske attığını düşünüyor. Özellikle 14-28 Mayıs seçim sürecinde oy kaybını buna bağlıyor, siyasetsizliğe sürüklendiğini düşünüyor. Bunu aşmanın tekrar bir seçenek olarak kendi seçmeninin önüne çıkarak başarılabileceğini düşünüyor. Ancak kendi içinde de belli bölünmüşlükler ve farklı yönelimler söz konusu. Özellikle Başak Demirtaş’ın adaylaşması ve sonra geri çekilmesi, Selahattin Demirtaş’ın son açıklamalarındaki üçüncü yol vurgusu ve iktidar dahil her partiyle işbirliğini savunan açıklamaları da bu yüzden. Muhalefetin içinde bir blok halinde davranmanın siyaseti tıkadığını ve politik söylem tutumda farklılaşmanın zorunluluğunu vurguluyorlar” diye konuştu.
DEM Parti’nin yüzde 8’e düşen oy oranını artırmayı hedeflediğini kaydeden Özçelebi, “Bu adaylaşma süreçlerinde demokrasi güçlerini, emekçileri ve diğer toplum kesimlerini DEM’de buluşturmak, ön seçimi işleterek adaylarını şeffaf biçimde belirlemek gibi bir iddiaları da var. Kent uzlaşısı esprisi de bu anlamda ortaya çıktı.
DEM sözcüsü, İstanbul adayı Meral Danış Beştaş ve Murat Çepni de açıklarken kaybettirmek ve kazandırmak için değil, kimseye jest veya rest yapmıyoruz dedi. Beştaş'ı çok düşük bir profil olarak da görmemek gerekir. Hem müzakere ve mücadele partisi olduklarını vurgulamaları da hem muhalefet hem de iktidara yerel seçim sürecinde ciddi uzlaşma mesajları taşıyor. Murat Çepni ile sol sosyalist çevrelere de yönelik bir adaylaşma tercih edilmiş, özellikle TİP'in artan oylarını geri almak düşünülüyor olabilir” diye konuştu.