CHP Genel Başkanlığı seçiminde İmamoğlu- Yavaş faktörü Al Ain Türkçe Özel!
Siyasi Analist Suat Özçelebi, CHP'nin yaklaşan kongresi öncesi Ankara ve İstanbul büyükşehir belediye başkanlarının farklı adayları desteklemesinin parti dinamiklerini nasıl etkileyeceğini değerlendirdi.
CHP’li Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, dün CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yeniden aday olması için imza verdi. İstanbul Büyük Şehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise Genel Başkan adayı Özgür Özel'i destekliyor. 4-5 Kasım tarihlerinde düzenlenecek CHP kongresinde belediye başkanlarının destekleri, Kılıçdaroğlu ve Özel arasında tercihi netleştirecek.
Siyasi Analist Suat Özçelebi Al Ain Türkçe'den Tuğba Yıldırım'ın sorularını yanıtladı.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın ve İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun farklı CHP Genel Başkan adaylarını desteklemesi parti içinde ne tür dinamiklerin oluşmasına neden olabilir?
Bu destekler, farklı tutumlar partililer ve kamuoyu açısından çok sürpriz değil. Yavaş’ın yeniden Büyükşehir adayı olmak istemesi ve Kılıçdaroğlu’nun bu adaylığı onaylaması, kamuoyuna duyurması da Kurultay öncesi hem kamuoyu beklentisine yanıt verme hem de delege dengelerini, birlikte hareket etme çerçevesini netleştirmek içindi. İmamoğlu’nun tutumu ve ayrışması başından beri ortaya koyduğu kendi adaylık yaklaşımı ve Özgür Özel’i desteğe evrilen değişim talepleriyle paralel gelişiyor. Yani orada da bir sürpriz yok. Yavaş’ın Kılıçdaroğlu için imza verdiği haberleri doğrulanmasa da Ankara’da Genel Merkez’in blok listesi kazandığı için çok da şaşırtıcı olmayacaktır. Yavaş’ın desteği netleşirse sayısı çok olmamakla birlikte ortada duran delege açısından etkili olabilir. Ancak Kongrelere egemen olan blok liste anlayışının tabanı değil daha çok tarafların kendine çok yakın “sağlam” isimlerin listelere yansımasına yol açtığı görülüyor. Parti yöneticilerine yakınlık, akrabalık iddiaları medyaya kadar yansıdı.
4-5 Kasım tarihlerinde düzenlenecek CHP kongresinde, belediye başkanlarının desteği Kılıçdaroğlu ve Özel arasında tercihi nasıl etkileyebilir ve bu desteklerin sonuçları delegeler üzerinde nasıl bir etki yapar?
Milletvekilleri ve Belediye Başkanları da desteklerini açıklamaya başladılar, burada Kılıçdaroğlu’nun Özel’e göre önde olduğu görülüyor. Türkiye’de yerleşik bir gerçeği yeniden yaşayacağız, Genel Başkan ve ekibi istemediği sürece, görece en demokratik bir partide bile kurulu yapı nedeniyle Genel Başkan değiştirmek imkansıza yakındır. CHP bunun yeni bir provasını sergileyecek bize. Türkiye’nin bir “iki dudak demokrasisi” olduğu gerçeği böyle yarışlarda asla unutulmamalıdır.
Kurultay’da Kılıçdaroğlu’nun kazanma şansı bu anlamda çok daha yüksek, asıl yarış Parti Meclisi’nde yaşanabilir. Özellikle 31 Mart yerel seçimleri düşünüldüğü zaman adaylaşma açısından çok etkili bir organ olacak, Parti Meclisi. Hem başkanlık hem de Belediye Meclis Üyeleri listelerinin oluşması açısından. Belediye Başkanları da bu yarışta yeniden aday olmak ve seçilmek için Genel Merkez’e yakın bir tutum alabilirler. CHP birçok partiden çok daha fazla parti içi demokrasiyi içselleştirmiş görünüyor, delegelerin “görece” bağımsız kararları elbette bir yarışın gerçekleşmesini sağlayabilir, ancak siyasetin tunç yasası buna yine izin vermeyecektir.