Gökçe: Kııçdaroğlu’nun parti teşkilatını kendisine bağlaması tabanda rahatsızlık oluşturabilir | Al Ain Türkçe Özel
Siyaset Bilimci Ali Fuat Gökçe, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun parti teşkilatlarını kendisine bağlaması yönündeki kararının parti tabanında rahatsızlık oluşturabileceğini söyleyerek “Bu karar, adaylık için alternatifler oluşturabilir” dedi.
28 Mayıs’ta yapılan ikinci tur seçimlerinin ardından CHP’de yapılan toplantılarda CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) üye sayısı 17'den 14'e indi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı yeni MYK'da yer almazken CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu parti örgütlerini kendisine bağladı.
Kılıçdaroğlu’nun bu kararının parti tabanında nasıl yorumlandığı merak edilen konulardan biri oldu. Siyaset Bilimci Ali Fuat Gökçe, CHP MYK’deki hareketliliğe ilişkin değerlendirmelerini Al Ain Türkçe ile paylaştı.
“BU KARAR, ADAYLIK İÇİN DE ALTERNATİF OLUŞTURUR”
CHP’de Kılıçdaroğlu’nun istifa etmesi yönünde bir baskı olduğunu belirten Gökçe, “Türkiye’deki partilerin tüzüklerine göre siyasi parti lideri değişim ve istifa kararı vermediği sürece lider değişimi yapmak neredeyse imkansız” dedi.
Kılıçdaroğlu’nun parti teşkilatlarını kendisine bağlaması yönündeki kararında ‘yola devam etme’ isteğinin etkili olduğunu belirten Gökçe, kararın parti teşkilatında nasıl değerlendirildiğine ilişkin de konuştu. Gökçe, “Kılıçdaroğlu’nun yoluna devam edeceğini söyleyebiliriz. Bu sebeple de delege yapısını kontrol edebilmek için vs bir politika geliştirdi. Bu hareket parti tabanında rahatsızlık oluşturur. Adaylık için de alternatif oluşturur ancak ne kadar başarılı olunacağı tartışmalı” dedi.
Kılıçdaroğlu’na alternatif olarak ismi geçen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tüm illerdeki delege sayılarını alıp alamayacağı konusunun da belirsizlik taşıdığını ifade eden Gökçe, “Kılıçdaroğlu girdiği seçimleri kaybetti. Bir siyasi partide lider seçim kazanıyorsa uzun süre görevde kalması kabul edilebilir ama kaybediyorsa değişim gerekiyor. MHP ve BBP gibi partilerde de liderler sürekli kalıyor.
Ancak bazı partilerin iktidar olma ümidi yoktur, ideolojik olarak karşımıza çıkar ve bulundukları grubu temsil ederler. CHP’nin bu ümidi vardır zamanında iktidar da olmuştur. CHP’de değişim gerekiyor. Demokratik bir şekilde seçim yapılması gerekiyor. Delegeyi ve parti teşkilatlarını kontrol etmek siyaset bilimi açısından da oldukça ters. Sayın Kılıçdaroğlu Adalet Yürüyüşü düzenleyerek demokrasi vurgusu yapmıştı ama şu an kendi partisi içerisinde böyle bir durum var. Kendi parti iç işleyişleri buna mutlaka partideki delegeler ya da üst yöneticiler karar verecektir” diye konuştu.
Gökçe şunları kaydetti:
“KISIR DÖNGÜ İÇERİSİNDE DEĞİŞİM ZOR”
“Sayın Kemal Kılıçdaroğlu Cumhurbaşkanlığı seçiminde yüzde 46’lık bir oy aldı ama CHP parlamentoda yüzde 25 oy aldı. Kılıçdaroğlu’nun istifa etmesi yönünde büyük bir baskı var. CHP’de bazı muhalif gruplar değişimden bahsediyor. Bugün Bolu Belediye Başkanı bu konuyla alakalı açıklama yaptı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun niyeti belli. Bu konuda kendisine muhalifler var. Sayın Kılıçdaroğlu yüzde 46’lık oy oranını bir başarı kabul ederek görevine devam etmek istiyor. Yerel seçimlere yenilenmiş, güven oyu almış bir ekiple devam etmek istiyor. Peki buradaki güven oyu nasıl alınacak?
Türkiye’deki partilerin kendi tüzüklerine göre siyasi parti lideri değişim ve istifa kararı vermediği sürece lider değişimi yapmak neredeyse imkansız. Tüzükte de belli. Delegeleri yönetim kurullarını, il ilçe örgütlerini delegeler seçiyor, belirliyor. Delegeleri de sonuçta genel başkan belirliyor. Bu kısır döngü içinde genel başkanın değişme imkanı oldukça zor”
