Serdar Öktem davasında tutuklananlardan 2'si çocuk çıktı

İstanbul Şişli’de Avukat Serdar Öktem cinayeti soruşturmasında gözaltındaki 13 şüpheliden 9’u tutuklandı, 4’ü adli kontrole bırakıldı.
İstanbul’da uğradığı silahlı saldırı sonucu hayatını kaybeden Avukat Serdar Öktem cinayetine ilişkin yürütülen soruşturmada gözaltına alınan 13 şüpheli, sağlık kontrollerinin ardından adliyeye sevk edildi. Sulh ceza hâkimliğine çıkarılan şüphelilerden 2’si çocuk 9 kişi hakkında tutuklama, 4 kişi için ise adli kontrol kararı verildi. Soruşturmanın merkezinde yer alan Şişli’deki suikast dosyasında, adli süreçteki bu kritik adımlar, cinayet soruşturması kapsamında toplanan deliller ve ifadelerle birlikte ilerliyor.
Hakimliğe sevk edilen ve tutuklanması istenen 9 şüpheli hakkında “tasarlayarak öldürme”, “suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma” ve “Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanun”’a muhalefet suçlamaları yöneltildi. Yargı mercilerinin değerlendirmesi neticesinde 2’si çocuk 9 kişi tutuklandı, 4 şüpheli için ise adli kontrol uygulanmasına karar verildi.
Şişli’de, otomobilinin içinde vurularak öldürülen ve “Sinan Ateş suikastının kilit ismi olduğu” belirtilen avukat Serdar Öktem cinayeti, kamuoyu gündemini meşgul ederken, cinayet soruşturması kapsamında 13 şüphelinin adliyedeki işlemlerinin tamamlanmasıyla birlikte dosyada yeni bir aşamaya geçildi.
Soruşturmada faillerin bazılarının ifadeleri de dosyaya yansıdı. Buna göre şüphelilerden Sidar Ö., cinayetin Alican Ç.’nin yönlendirmesiyle ve “Daltonlar suç örgütünün kayıplarının intikamı” amacıyla işlendiğini öne sürdü. Şüpheliler ayrıca etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediklerini dile getirdi.
Soruşturma dosyasına giren anlatımlardan biri de saldırganların arasında bulunduğu aracı kullandığı belirtilen Semih Aydın’ın ifadesi. Aydın, arabada yaklaşık 1 saat hareket etmeden beklediklerini, ardından birkaç saat tur atıp çevreyi gözlediklerini, Skoda marka araç ve ofis üzerine konuşmalar geçtiğini ve hedefin ofisten çıkıp çıkmadığının tartışıldığını aktardı. Aydın’ın “maskeler” ve “silahlar” üzerinden tarif ettiği hazırlık süreci, Şişli’deki silahlı saldırı öncesindeki planlamaya dikkat çekiyor.
“Sonrasında birkaç saat tur atıp beklemeye başladık. Araçtaki şahıslar Skoda marka araç ve ofis hakkında konuşuyorlardı. Sürekli etrafta bulunan araçlara ve ofislere bakıyorlardı. Konuşmalar, ‘Ofisten hiç çıkmadı mı acaba, bugün işe gelmedi mi?’ şeklindeydi.
Memo aracı gördü ve ‘Aaa abi o araba o araba Cengo maskeyi ve silahı ver’ dedi. Cengizhan arabanın bagaj kısmında bulunan siyah renkte bir çantaya uzandı ve Memo’ya doğru verdi. Memo çantanın içerisinde silahları ve maskeleri aldı. Arka koltukta oturan Memo Cengizhan ve Ejder silah ve maskelerini aldıktan sonra en son Sidar silah ve maskeyi aldı. Hepsi maskeleri taktılar. Memo bana dur deyince arabayı durdurdum. Araçta bulunan şahısların hepsi araçtan indi. Üzerlerinde bulunan silahlarla Skoda marka araca yönelik hedef gözetmeksizin çok sayıda ateş açmaya başladılar. Ben ne olduğunu anlamadım ve kaçmaya çalıştım. Memo bana dur deyince az ileride durdum. Tekrar arabaya bindiklerinde hızla kaçmamı söylediler.”
İfadelerde geçen “Skoda marka araç”, “maskeler”, “silahlar”, “hedef gözetmeksizin ateş açma” ve “ofis çevresinde bekleme” gibi unsurlar, tasarlayarak öldürme suçlamasının dayanaklarını güçlendiren ayrıntılar olarak dosyada yer aldı. Tutuklama, adli kontrol, suç örgütü bağlantısı ve etkin pişmanlık vurguları, avukat Serdar Öktem cinayeti soruşturmasının hem ceza hukuku hem de örgütlü suç boyutuyla takip edildiğini ortaya koyuyor.
Hakimliğin verdiği tutuklama ve adli kontrol kararları sonrasında, cinayet soruşturması kapsamında şüphelilerin adli statüleri netleşmiş durumda. İstanbul Şişli’deki suikast dosyası, Ateşli Silahlar ve Bıçaklar İle Diğer Aletler Hakkında Kanun kapsamında değerlendirilen unsurlar ve suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma iddialarıyla bir arada yürütülüyor.