Savunma Bakan Güler: Barışın tesisi için tarihi bir fırsat
Bakan Güler, "Güney Kafkasya'da barışın, huzurun ve işbirliğinin tesisi yolunda önlerinde tarihi bir fırsat bulunduğunu”, ancak Ermenistan’ın bunu değerlendirmekte yetersiz kaldığını söyledi.
Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan Savunma Bakanları 10. Toplantısı Azerbaycan’ın başkenti Bakü'de yapıldı. Toplantıya katılan Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin, bölgenin barışı ve istikrarı için Azerbaycan ve Gürcistan ile yaratılan dayanışmayı devam ettireceğini söyledi.
Azerbaycan'ın 30 yıl işgal altında kalan öz toprağı Karabağ'ı 44 gün süren "tek vatan harekatı" ve antiterör operasyonu ile Ermenistan işgalinden kurtardığını hatırlatan Güler, "Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki görüşme sürecini en başından beri destekledik ve desteklemeye de devam ediyoruz. Bölgesel huzur ve istikrarın yolunun Azerbaycan-Ermenistan arasında imzalanacak kapsamlı bir barış anlaşmasından geçtiğine inanıyoruz. Bölgesel ulaştırma bağlantılarının açılmasının normalleşme ve barış sürecine ivme kazandıracağına da inanıyoruz" ifadelerini kullandı.
Bölgesel işbirliği platformlarının Güney Kafkasya'da kalıcı barış ve istikrar için faydalı olduğuna işaret eden Güler, "Güney Kafkasya'da barışın, huzurun ve işbirliğinin tesisi yolunda önlerinde tarihi bir fırsat bulunduğu halde Ermenistan'ın bu tarihi fırsatı yeterince değerlendiremediğini de görüyoruz" diye konuştu.
Güler, Türkiye'nin, Abhazya ve Güney Osetya sorununun Gürcistan'ın toprak bütünlüğü ve egemenliği çerçevesinde barışçıl şekilde çözülmesini desteklediğini de söyledi.
“UKRAYNA’DA İLHAKI TANIMAYACAĞIZ”
Ukrayna'nın egemenliği ve toprak bütünlüğünü desteklemeye devam edeceklerini söyleyen Güler, Kırım, Donetsk, Luhansk, Herson ve Zaporijya'nın gayriresmi ilhakını tanımayacaklarını da vurguladı. Güler, bu adımların, ilhakın uluslararası hukukun ağır ihlali olduğunu söyledi.
“KARADENİZ ÖNEMLİ”
Karadeniz'in, Türkiye, Gürcistan ve Azerbaycan için önemli olduğunu dile getiren Güler, şunları kaydetti:
"Karadeniz'in stratejik rekabet alanına dönüşmesinden ve tansiyonun daha fazla yükseltilmesinden kaçınılması gerektiğine inanıyoruz. Enerji kaynakları için bir geçiş koridoru olan Karadeniz'de istikrar ve dengenin muhafazası önem arz etmektedir. Montrö Sözleşmesi ile bugüne kadar elde edilen hassas dengenin devam ettirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Karadeniz'de barış, huzur ve istikrar ortamının kalıcı ve sürdürülebilir olması için bölgesel sahiplik ilkesine büyük önem veriyoruz."
Azerbaycan ve Gürcistan'ın, NATO'nun önemli iki ortağı olduğunu işaret eden Güler, iki ülkenin NATO ile ilişkilerinin güçlenmesini desteklemeye devam edeceklerini dile getirdi.
Türkiye-Azerbaycan-Gürcistan arasında askeri işbirliğinin memnuniyet verici bir düzeyde olduğunu kaydeden Güler, "Bölgemizdeki Bakü-Tiflis-Kars demiryolu, petrol ve doğal gaz boru hatları gibi kritik altyapının ortak korunması maksadıyla daha önce görüştüğümüz fakat gerçekleştiremediğimiz Kritik Tesisleri Koruma Birliği konusunda somut adımlar atılmasının da faydalı olacağına inanıyorum." dedi.
Güler, Filistin'de uygulanan şiddetten derin endişe duyduklarını belirterek "Bölgede sükunetin yeniden tesis edilmesine büyük önem veriyor sivil can kayıplarını da kınıyoruz. Şiddet eylemlerinin tırmandırılmasının kimseye bir fayda sağlamadığı açıktır. Tarafları itidalle hareket etmeye ve fevri adımlardan uzak durmaya çağırıyoruz" diye konuştu.
Savunma Bakanları Toplantısı'nın ardından bakanlar kameralar karşısına geçti.