Çıplak aramaya belge istedi, kadınlar yaşadıklarını anlattı
Türkiye cezaevlerindeki çıplak arama skandalı AKP’li yetkililerin her açıklamasıyla daha da büyüyor.
Türkiye cezaevlerindeki çıplak arama skandalı AKP’li yetkililerin her açıklamasıyla daha da büyüyor. AKP rejimi sözcüleri, tavırlarıyla işkence suçunu örtmekle kalmıyor, yeni skandallara da kapı aralıyor. AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin, konuya ilişkin önceki gün verdiği röportajda binlerce kadının maruz kaldığı ve anlattığı ‘çıplak arama’ rezaletine inanmadığını söylemişti. Bir diğer AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan ise dün ‘çıplak arama’ iddiasına ilişkin belge istedi: “Çıplak arama iddiası varsa belgesini getirsinler.”
İnsan onurunun ayaklar altına alındığı çıplak aramalar kamerasız odada yapılıyor. Özlem Zengin gibi kendisi de bir avukat olan Özkan’ın söz konusu skandalla ilgili nasıl bir belge istediği bilinmiyor. Ancak Özlem Zengin ve Cahit Özkan’ın açıklamalarının ardından onlarca kadın yaşadıkları ‘çıplak arama’ skandalını sosyal medyadan paylaştı.
Çıplak arama ve skandala ilişkin AKP’lilerin açıklamaları kamuoyunda büyük tepkiye neden oldu. KHK’lı hakim Kemal Karanfil, “Çıplak arama için İnfaz Kanunu ve yönetmeliğinde çok ağır koşullar olduğu halde bunların hiçbirine uyulmamaktadır. Bunun birinci derece sorumluları cezaevi müdürleri ve cezaevi savcılarıdır. Koşullar oluşmadan (uyuşturucu vs. sakladığına dair makul ciddi emare) yapılan çıplak arama işkencedir.” ifadelerini kullandı.
Türkiye’de karakol ve daha çok cezaevlerinde yaşanan çıplak arama uygulaması tutuklu ve hükümlülere karşı bir işkence aracına dönüştürüldü. Uşak’ta gözaltına alınan üniversite öğrencileriyle birlikte yeniden gündeme gelen skandal uygulamaya tepkiler çığ gibi büyüyor. İnsan Hakları Savunucusu ve HDP Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, insan onurunun ayaklar altına alındığı çıplak aramanın bitirilmesi için aylardır deyim yerindeyse çırpınıyor.
Kamuoyunun tepkisi üzerine konu AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin’e soruldu. Katıldığı bir programda konuşan Zengin, binlerce kadının maruz kaldığı skandal uygulamayı ‘araştırmak’ yerine, Gergerlioğlu’nu hedef aldı. Zengin, “Türkiye’de çıplak arama olduğuna asla inanmıyorum. Üstelik mütedeyyin kadınlardan bahsediliyor. Böyle bir şeye müsaade edebilir miyiz? Gergerlioğlu, Meclis’i terörize ediyor.” ifadelerini kullandı.
Bir başka AKP Grup Başkanvekili Cahit Özkan ise çıplak arama iddialarına ilişkin ‘belge’ istedi. Tıpkı Zengin gibi Avukat olan Özkan, “Böyle bir iddia varsa bunun belgelerini verirler. Bizler de tahkikat yaparız, araştırırız. Varsa bir hukuka aykırılık, bunun hesabını hep beraber sorarız.” diye konuştu. Mağdurların tamamının anlatımına göre ‘çıplak arama’lar kamerasız odada yapılıyor. Dolayısıyla bir belge ya da görüntü olması mümkün değil. Cahit Özkan’ın nasıl bir belge istediği bilinmiyor. Yüzlerce mağdurun yaşadıklarını anlatması yetmediğine göre Özkan, nasıl bir belge olursa çıplak arama iddialarının doğru olduğuna inanacak?
Her ikisi de avukat olan Özlem Zengin ve Cahit Özkan’ın skandal açıklamaları büyük tepki çekti. Açıklamalara tepki gösteren Muğla Barosu Avukatlarından Betül Alpay, tarih ve yer vererek çıplak aramaya maruz kaldığını anlattı. Babasıyla birlikte gözaltına alındığını, ardından tutuklandığını ve cezaevinde çırılçıplak soyulduğunu, 3 kez otur-kalk yaptırıldığını anlatan Alpay, “2 Kasım 2017 tarihindeki cezaevi güvenlik kamera kayıtlarını incelerseniz, benim bacaklarım çıplak halde 4 erkek gardiyanın arasından x-ray cihazından geçirildiğimi görürsünüz,” dedi.
Bir başka mağdur öğretmen Tuğba Özdemir de yine tarih ve yer vererek yaşadığı çıplak arama skandalını duyurdu. Özdemir, “Bütün çamaşırlarımı çıkarmamı söylediklerinde sinir krizi geçirdim. O gün hayatımın en kötü günüydü.” ifadelerini kullandı. Natali Avazyan, Zekiye Ataç, Hacer Koç ve gazeteci Nur Ener Kılınç da aynı şekilde, skandal uygulamaya nasıl maruz kaldığını sosyal medyada görüntülü olarak paylaştı.
KHK’lı hakim Saim Nergiz, konuya ilişkin detaylı paylaşımlarda bulundu. Yasa ve yönetmeliklere dikkat çekerek çıplak aramanın ancak zorunlu hallerde yapılabileceğini anlatan Nergiz, son dönemde bu uygulamanın keyfileştiğini ve yasaların çiğnendiğini anlattı. Nergiz, “Öncelikle şunu ifade edeyim yasaya dayanmayan ‘çıplak arama’ faaliyetini icra eden tüm kamu görevlileri suç işlemektedirler. Kadın ziyaretçilerin hiçbir gerekçe gösterilmeksizin insan haysiyetiyle bağdaşmayacak şekilde aranması yasaya aykırıdır. Bu eylemi icra edenler suç işlemektedirler. Önünde sonunda hukuk geri geldiğinde kendilerini hakim önünde bulacaklardır.” ifadelerini kullandı.
Avukat Çiğdem Koç ise şunları paylaştı: “Çıplak arama işkencedir, işkence suçtur. Aynı zamanda tacizdir; güçlü bir erk tarafından gücüne dayanarak yaptığı taciz! Kimin yaptığının, kime yaptığının zerre kadar önemi yoktur. İnanıp inanmamanız umurumuzda değil; gereğini yapmakla sorumlusunuz! “Barolar savunmanın teminatı” ya hani, bir meslektaşımız (Betül Alpay) işkence gördüğünü söylüyor. En azından araştırmak gerekmiyor mu? Kendinden olmayanın uğradığı haksızlığa söz söyleyemeyenin coğrafyasında yaşamak zorunda mıyız?”