Özgür Özel'den AK Partili Elitaş'a seçim yanıtı: Cesaret bugüne dair bir şeydir

AK Partili Mustafa Elitaş’ın mevsimden ötürü seçimin 2027’nin kasım ayında yapılması önerisine yanıt veren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Cesaret bugüne dair bir şeydir. Biz ‘bugünden varız’ diyoruz” ifadelerini kullandı.
AK Partili Mustafa Elitaş’ın mevsimden ötürü seçimin 2027’nin kasım ayında yapılması önerisine yanıt veren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Cesaret bugüne dair bir şeydir. Biz ‘bugünden varız’ diyoruz” ifadelerini kullandı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nu ziyaretinin ardından yaptığı açıklamada AK Parti Genel Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın mevsim şartlarından seçimin Kasım 2027’de yapılması yönündeki önerisine yanıt verdi.
"Cesaret iki buçuk yıl vadeli bir iş değildir Sayın Elitaş” diyen Özel, “Cesaret bugüne dair bir şeydir. İki buçuk yıla kadar ancak cesaretinizi toplayabileceğinizi ifade ediyorsunuz. Biz de size ‘Biz bugünden varız’ diyoruz. Bunu AK Partili seçmenlerin takdirlerine bırakıyorum" ifadelerini kullandı.
LÜTFÜ SAVAŞ’A YANIT
Özel, eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş’ın CHP Kurultayı’na yönelik açtığı davaya ilişkin soruyu da yanıtladı. Özel, “Usulen zaten Lütfü Savaş’ın açtığı, açmaya çalıştığı dava süre yönünden reddedilmeye mahkum. Zira altı aydır bu işin süresi. Yani onun için zaman aşımına uğramış. Sayın Lütfü Savaş da altı ay içinde o başvuruyu yapamamasına bir gerekçe anlatıyorsa herhalde kendisi önce bizi tebrik edip, sonra takdir edip, sonra adaylık başvurusu yapıp bizim anketlere çok dikkatle bakarak ve kendisinin kazanabilmeye yakın adayımız olarak görüldüğü için aldığımız bütün eleştirilere, Lütfü Bey’e yöneltilen bütün öfkeye rağmen kendisini adaylaştırdığımız süreçte herhalde kurultaya itiraz edecek zamanı bulamadı. Bunu bir buçuk yıl sonra yapmaya çalıştı. Bu, AK Parti’nin muhalefeti meşgul etme stratejisinin bir parçasıdır. Bu stratejinin parçası olanlar da hangi bütünün parçası olduklarını kendileri değerlendirsinler. Benim bu konuda israf edebileceğim nefes bununla sınırlı” diye konuştu.
TÜSİAD’A SORUŞTURMA
Özel, TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras’a açılan soruşturmayla ilgili yöneltilen soru üzerine de şunları söyledi:
“TÜSİAD’a açılan soruşturma ilk günkü ifadelerin ne kadar haklı olduğunu teyit eden bir soruşturmadır. Yaratılmaya çalışılan iklimde Türkiye’de kimsenin konuşmadığı, herkesin sustuğu, susmayanların susturulduğu ve içeri atıldığı bir rejimi Türkiye’ye getirip dayadılar. Rejim bu noktaya geldi. Bu noktada örneğin şu anda canlı yayında izlendiğimiz bir kanalın Genel Yayın Yönetmeni, bizi şimdi Silivri’de kendi televizyonunun izleyicisi olarak izliyor. Gazetecilik yapamıyor. Hiçbir suçu yok, sadece gazetecilik. Bugün dünya kadar ceza talep edilen gazeteciler de akademisyenler de siyasetçiler de içeride tutulan seçilmiş milletvekili de hep bu baskı iktidarının, Türkiye’yi getirdiği noktanın maalesef mağdurlarıdır ve her biri içeride hepimiz adına yatıyor. Çünkü hepimize ‘Konuşursanız bunlar gibi olursunuz’ demek için, yani hepimize örnek göstermek üzere onları içeride tutuyorlar”