Özgür Özel Erdoğan’ın teşekkürü ve Ahmet Özer konusunda ne dedi?
CHP Lideri Özgür Özel’den Kürt sorunu, Erdoğan’ın teşekkürü ve Ahmet Özer’in gözaltına alınması konularında yeni açıklamalar geldi. Peki Özgür Özel neler söyledi? İşte detaylar...
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Sendikalar ve Emek Örgütleri Buluşması’nda konuştu. Gündeminde MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin önerisi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu konuda kendisine teşekkürü ve Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınması vardı. Kürt sorununun çözümü konusunda "Toplumsal mutabakata dayalı çözümden yanayız" dedi. Erdoğan’ın teşekkürü için "Bana teşekkür etmeniz beni dinlemediğiniz anlamına geliyor” ifadesini kullandı. Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in gözaltına alınması konusunda ise Başsavcı Akın Gürlek’i hedef aldı.
Esenyurt’taki operasyon ve Ahmet Özer’in gözaltına alınmasına tepki
Özgür Özel, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in gözaltına alınma şekline ve hakkında yürütülen soruşturmaya tepki gösterdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’i hedef aldı. Özer şu ifadeleri kullandı;
"Esenyurt Belediye Başkanımız bu sabah gözaltına alındı. Kapısı kırılarak. Her gün 8.30'da belediyeye gidiyor. Söylesen başkanımız zaten gelir. Neden bir algı yaratacaklar.
Savcının yaptığı açıklama metni düşüyor. Savcı bunu yapabilir mi, yapamaz. Başsavcının izin vermesi gerek. Başsavcı kim Akın Gürlek, düne kadar bakan yardımcısı. Kimin başı vurulacaksa Akın Gürlek orada.”
Kürt sorununun çözümü için yeni öneri
Özel, Devlet Bahçeli’nin önerisiyle başlayan yeni sürece ilişkin de konuştu. “Bugün Sayın Erdoğan kürsüdeydi. Sayın Bahçeli'nin açıklamalarını değerlendirdi ve sahiplendi. Bahçeli'nin her sözünün altına imza atmıştır” dedi.
Erdoğan'ın teşekkürünü değerlendirdi
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yeni süreç konusunda takındığı tavır nedeniyle Özgür Özel’e teşekkür etmişti. Özel bu teşekkürü de değerlendirdi. Şu ifadeleri kullandı;
“Sayın Erdoğan, milyonlar anladı sen anlamamışsın. Ben de isterim teşekkür etmeyi ama bir kişinin meselesini o kişinin özgürlüğüyle ilişkilendirip getirip de Meclis'te konuşturup kökünden halletmeyi düşünecek önerme eksiktir, felaket getirecektir. Kürtler sorunum var diyorsa vardır noktasındayım. O soruna Meclis'in bakması noktasındayım. Hiçbir siyasi parti dışlanmadan konuşulmalı.
Ben Meclis'i adresi gösteriyorum, Devlet Bey ve sen Abdullah Öcalan'a Meclis'i adres gösteriyorsun. Birini aktörleştirip bir sorunu yok sayarsanız, bana teşekkürünüz sadece beni dinlemediğinizi ya da perspektif yerine Abdullah Öcalan odaklı durumu kendinizin de sürdüreceğini gösteriyor. Bu doğru değil. Meclis'in merkezde olduğu şeffaf, adil, toplumsal mutabakata dayalı bir çözümden yanayız.”