Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin: "Kayıt ücreti isteyen hakkında gerekeni yaparız"
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, katıldığı canlı yayında eğitim sisteminde yapılan reformlar ve gündeme dair açıklamalarda bulundu. Tekin, kayıt parası iddialarını da yalanladı.
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, katıldığı bir televizyon programında gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Tekin, özel eğitim alanında yapılan çalışmalara dikkat çekerek, geçen yıl başlattıkları uygulamaların bu yıl daha da genişletildiğini belirtti. Özel eğitime ihtiyaç duyan öğrencilere yönelik olarak genel müdürlük bünyesinde yapılan çalışmaların hızla devam ettiğini vurguladı.
"Bu yıl özel eğitimle ilgili genel müdürlüğümüz önemli adımlar attı. Narin yavrumuzun eğitim gördüğü okula 9 Eylül Pazartesi günü bir heyet gönderdik. Heyetimizde travma üzerine çalışan uzmanlarımız da yer aldı," diyen Tekin, eğitimin devamlılığını sağlamak adına hızlı ve etkin bir müdahale gerçekleştirdiklerini belirtti.
Bakan Tekin, köyde yaşanan travmatik bir olay sonrası okuldaki öğrencilerin eğitim hayatına sağlıklı bir şekilde dönebilmesi için büyük bir çaba sarf ettiklerini açıkladı. "Bakanlıktan 11-12 kişilik bir ekip Narin'in okulunda süreci başlattı. Hem öğretmenlerimiz hem de öğrencilerimizle ve köydeki ebeveynlerle sürecin sorunsuz işlemesi için çalıştık. Amacımız çocukların bu durumu atlatıp eğitim hayatlarına dönebilmesidir," ifadelerini kullandı.
Tekin, eğitim hayatının travmalarla sekteye uğramaması gerektiğini belirterek, rehabilitasyon çalışmalarının önemine değindi. Bu tür olaylarda öğrencilerin hızlıca normale dönmesi için eğitim sisteminin daha etkin çalışacağını belirtti.
Her İlçeye Bir Genel Müdür
Tekin, Cumhuriyet tarihinin en kapsamlı müdahalelerinden birini gerçekleştirdiklerini belirterek, "Bu yıl Türkiye genelindeki 922 ilçeye genel müdür düzeyinde bir temsilci gönderdik. Bu, Cumhuriyet tarihinde benzeri olmayan bir adımdır. Böylece her ildeki eğitim sorunlarını yerinde tespit edip hızlıca çözüme kavuşturabiliyoruz," dedi.
Eğitim sisteminde yaşanan problemleri yerinde görüp, gerekli düzenlemeleri yaptıklarını belirten Tekin, "Bazı ilçelerde taşıma sorunları yaşandı. Bu sorunları çözmek adına bakanlık olarak pansiyon ve yurt kapasitelerini artırmak için çalışmalar başlattık," şeklinde konuştu.
Bakan Tekin, Narin örneği üzerinden travmatik olaylar sonrası alınan tedbirleri de anlattı. Bu tür olayların etkilerini en aza indirmek ve çocukların eğitim hayatına sağlıklı bir şekilde devam etmesini sağlamak amacıyla uzman ekiplerin devreye girdiğini belirtti.
Narin'in acı ölümü gibi travmatik olayların yaşandığı illerde hızlı müdahalelerde bulunduklarını dile getiren Tekin, çocukların rehabilitasyon süreci için bakanlık olarak gerekenin yapıldığını söyledi.
Bakan Tekin'in açıklamalarına göre Milli Eğitim Bakanlığı, eğitimde kaliteyi artırmak amacıyla önemli reformlar yapıyor. Pansiyonlar ve yurtlar için kapasiteleri artırma çalışmaları sürerken, eğitimde eşitlik ve erişim konularında da yeni düzenlemeler hayata geçiriliyor.
İlkokul, ortaokul ve lise kademelerini içeren eğitim sisteminde, merkezi bir sınav ile liselere giriş yapıldığını hatırlatan Bakan Tekin, bazı okulların sınavla öğrenci almadığını da vurguladı. Öğrencilerin, en yakın okula yerleşme esasıyla eğitim hayatına başladığını belirtti. Adres bazlı yerleştirme sistemi ile velilerin bir işlem yapmasına gerek kalmadan çocuklarının en yakın okula kaydedildiğini aktardı.
Kayıt Ücreti Kesinlikle İstenmiyor
Son dönemde sıkça gündeme gelen kayıt ücreti taleplerine dair iddialara değinen Tekin, bu durumun öğretmen ve idareciler üzerinde ciddi bir baskı oluşturduğunu ifade etti. "Kayıt ücreti isteniyor" şeklinde yapılan söylemlerin öğretmenleri ve idarecileri zan altında bırakan bir itham olduğunu söyleyen Bakan, kayıt ücreti alınmasının mümkün olmadığını belirterek bu tür iddiaları kabul etmediğini açıkladı.
Bakan Tekin, başka bir okula kaydedilmek istenen öğrenciler için yasal bir hakkın olmadığını vurgularken, ilkokul ve ortaokullarda öğretmen ya da şube seçimi için velilerden para talep edildiği iddialarının da asılsız olduğunu belirtti. Bu konunun özellikle öğretmen ve şube seçimi üzerinden istismar edildiğini dile getiren Tekin, velilere herhangi bir para talebinde bulunulmasının yasal olmadığını ve bu tür durumlarla karşılaşıldığında bakanlığa şikayette bulunulmasını istedi.
Milli Eğitim Bakanlığı, 43 maddelik bir genelge yayımlayarak okullarda öğretmen ve şube seçimiyle ilgili yeni düzenlemelere gitti. Bu genelgeyle birlikte, öğretmen ve şube seçiminde denge gözetildiğini ifade eden Tekin, sınıfların dengeli bir şekilde oluşturulmasına özen gösterildiğini açıkladı. Özellikle yaş ve cinsiyet gibi parametreler dikkate alınarak, sınıfların elektronik ortamda oluşturulduğunu belirtti. Böylelikle 64 ile 84 aylık çocukların aynı sınıfta yer almasının önüne geçildiğini söyledi.
Kayıt ücreti talebiyle ilgili iddialara net bir şekilde cevap veren Tekin, okul müdürlerinin bu konuda yetkisi olmadığını belirtti. Okul müdürlerinin, herhangi bir hesaba para yatırılmasını isteme yetkisine sahip olmadığını vurgulayan Bakan Tekin, bunun bir suç olduğunu söyledi. Ancak, okul aile birliklerinin velilerden bağış toplayarak hesaplarına yatırmasının mümkün olduğunu belirtti. Fakat hiçbir öğrencinin bağış yapmadığı gerekçesiyle okul kaydının yapılmamasının söz konusu olmadığını ekledi.
1990'lı yıllarda idare hukuku üzerine eğitim aldığını belirten Tekin, idari yargıda dava açma yetkisinin sadece hakkı ve menfaati ihlal edilen kişilere ait olduğunu söyledi. Eğitimle ilgili sendikaların dava açma hakkına sahip olduğunu hatırlatan Tekin, milletvekillerinin böyle bir yetkisi olmadığını vurguladı.
Tekin, mülakat sisteminde yapılan değişikliklere değinerek, KPSS skoruna göre 3 katı adayın mülakata davet edildiğini ve mülakatın yüzde 50'sinin değerlendirme notuna etki ettiğini belirtti. Daha önce sadece mülakat notunun dikkate alındığını ve atamaların bu şekilde yapıldığını ifade eden Tekin, yeni sistemle birlikte deneme dersi formatına geçtiklerini söyledi. Adaylardan, 10. sınıf müfredatından belirlenen konuları anlatmaları isteniyor ve bu süreçte adayların kimlik bilgileri gizli tutuluyor. Jüri üyelerinin adil bir değerlendirme yapması için adayların kimlikleri bir kod numarasıyla temsil ediliyor.
Bakan Tekin, mülakatların kul hakkı yemeyecek şekilde yürütülmesi için titizlikle çalıştıklarını belirtti. Mülakat esnasında, adayların her aşaması yazılı olarak kaydediliyor ve sesli-görüntülü kayıt alınarak sürecin şeffaflığı sağlanıyor. Ayrıca, mülakat sonrası jüri üyeleri hemen puanlarını veriyor ve ekranda yapılan değerlendirme kapatılarak müdahale imkanı ortadan kaldırılıyor. Tekin, mülakat sürecinin herhangi bir siyasetçi ya da tanıdık üzerinden etkilenmediğini ve bu konuda adaletin sağlandığını ifade etti.
Bakan Tekin, bazı siyasetçiler ve sendikalar tarafından mülakat sistemiyle ilgili yargı sürecine başvurulduğunu, ancak Danıştay'ın henüz bir karar vermediğini söyledi. Danıştay'ın kararı geldikten sonra gerekli açıklamaların yapılacağını belirten Tekin, yürütmenin durdurulması talebinin reddedildiğini ve sürecin sağlıklı bir şekilde devam ettiğini aktardı. Yüzde 50 mülakat ve yüzde 50 KPSS puanına göre atamaların yapıldığını ifade eden Tekin, eğer yargıdan iptal kararı çıkarsa yüzde 100 mülakat notuyla atama yapılabileceğini belirtti.
Tekin, sosyal medya üzerinden yapılan eleştirilerin büyük bir kısmının kişisel popülarite artırma çabası olduğunu vurguladı. Özellikle bazı sendika temsilcilerinin dava açma konusunda çekimser kaldığını söyleyen Tekin, bu tür girişimlerin süreci geciktirme amacı taşıdığını belirtti. Ayrıca, sosyal medyada öğretmen atamaları ve mülakat süreciyle ilgili yapılan tartışmaların büyük bir kısmının yanlış bilgilere dayandığını ve kişisel çıkarlar için kullanıldığını ifade etti.
Yusuf Tekin, "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" ile eğitim sistemini nasıl yenilediklerini açıkladı. Müfredat revizyonu yapıldığını belirten Bakan, Türkiye Cumhuriyeti'nin binlerce yıllık devlet geleneğini gelecek nesillere aktarmayı amaçladıklarını ifade etti. Tekin, "Atalarımız haksızlık ve zulme dünyanın her köşesinde müdahale etmişlerdir. Bu bilinçle nesiller yetiştirmeliyiz" dedi.
Bakan Tekin, Gazze'de yaşanan zulme de dikkat çekerek, "Bir yılda Gazze'de 10 binden fazla öğrenci şehit edilmiştir. Yıkılan okulları saymıyorum bile. Bu insanlık dışı saldırılar karşısında sessiz kalmak devlet geleneğimizle örtüşmez. İlk dersimizi bu bilinçle yaptık" ifadelerini kullandı.
Eğitim sistemindeki reformlar kapsamında Bakanlık, öğretmenlerin derslere 15 dakikalık video ile başlamalarını teşvik ediyor. Bu videoda, Kurtuluş Savaşı'ndan Atatürk'e kadar birçok tarihi detay yer alıyor. Tekin, videonun Atatürk ve Cumhuriyet vurgusunu içermediği iddialarını yalanladı.
Tarikat ve Cemaat Değil STK'larla Anlaşıyoruz
Bakan Tekin, cemaat ve tarikatlarla protokol imzalanmadığını, sadece tüzel kişiliklerle iş birliği yapabileceklerini vurguladı. "Hukuki anlamda tüzel kişilik kazanmış yapılarla çalışıyoruz. Bu, sivil toplum kuruluşları veya vakıflar olabilir. Cemaat ve tarikatlar tüzel kişilik değil" dedi. Ayrıca, Bakanlık bütçesinden bu tür yapılara para aktarılmadığını da belirtti.
Bakan Tekin, STK'larla yapılan protokollerin tamamen yasal çerçevede olduğunu ve herhangi bir sorun teşkil etmediğini söyledi. "İmzalanan protokollerde herhangi bir hukuka aykırılık tespit edilirse, derhal feshediyoruz" şeklinde konuştu.
Günümüz eğitim anlayışına dair de değerlendirmelerde bulunan Tekin, artık bilgi yüklemenin yerine beceri odaklı eğitim modeline geçildiğini belirtti. "Çocuklarımızın bilgiye erişimi artık çok kolay. Bu nedenle eğitimde bilgiyi beceriye dönüştürmek zorundayız" dedi.
Bakan, eğitim sisteminde milli ve manevi değerlerin yer almasının önemli olduğunu vurguladı. "Tarihimizden Osmanlı'nın kuruluşuna, Kurtuluş Savaşı'na ve Mavi Vatan gibi kavramlara kadar her şeyi çocuklarımıza öğretmeye devam ediyoruz" diye konuştu.
Tekin, Fransız okulları konusuna da değindi. "Türkiye'nin bağımsız bir devlet olduğunu ve iç hukukumuza saygı gösterilmesini bekliyoruz. Hukuki zemini olmayan okullara müdahale edeceğiz" dedi. Fransız yetkilileriyle bu konuyu görüştüklerini ve 6 ay içinde çözüme kavuşmasını beklediklerini ifade etti.
Pandemi sonrası özel okullarda yaşanan dengesizlikler hakkında konuşan Tekin, özel okulların enflasyon oranı + yüzde 5 ile ücretlendirme yapmalarını sağladıklarını belirtti. Öğretmen maaşlarının denetim altında tutulduğunu ve binlerce okula yaptırım uygulandığını ekledi.