Fethi Gürer: ‘’Sendikal mücadele, grevli yaşam daraltıldı’’ AL-AIN Türkçe Özel

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, yeni yapılacak asgari ücret düzenlemesine ilişkin, ‘’ asgari ücret artışı bahanesiyle işçi çıkışlarına izin verilmemelidir.’’ dedi.
2023’te uygulanacak asgari ücret, Aralık ayı başında toplanması beklenen Asgari Ücret Tespit Komisyonu tarafından belirlenecek. Toplantıya bir ay kala, yeni asgari ücrete dair çeşitli beklentiler dile getirilmeye başlandı. Yeni asgari ücrete dair bundan öncekilerden çok daha farklı bir hazırlığın içinde olduğu söylenirken, Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati de, ‘’Enflasyonla mücadele için insana odaklandık. Büyüme istiyoruz ama insanların işini kaybetmesini istemiyoruz.’’ açıklamasında bulunmuştu.
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, AL-AIN Türkçe’den Merve Öney’e, asgari ücrette pragmatist şekilde artışın nasıl yapılması gerektiğine ve vatandaşların zamlarla ilgili mağduriyetlerine dair değerlendirmelerde bulundu…
Gürer, asgari ücretle ilgili düzenleme sendika ve işveren temsilcilerinin katılımıyla iktidarın yönlendirmesiyle gerçekleşiyor diyerek şu açıklamalarda bulundu:
‘’Bütçemizde enflasyon TÜİK’e göre yüzde %80,21 iken araştırma şirketlerine göre yüzde 186.27 üstünde bir enflasyon şeklinde, hangi enflasyon esas alınacak? TÜİK alınsa çalışanların asgari ücreti düşük kalır, çalışanlar açlık sınırının altında bir asgari ücret alıyorlar. Geçen yıl asgari ücret belirlendiğinde, asgari ücretten sonra, doğalgaz, elektrik, su, kira, akaryakıta kadar gelen zamlarla asgari ücrete gelen zam ortadan kalktı. Asgari ücretlerle çalışanlar hayat standartlarını kısarak yaşamlarını sürdürüyorlar çünkü asgari ücret temel giderler olan; elektrik, ısınma, akaryakıt, kira, gıda, giyecek, eğitim gibi harcamalara yetmiyor ve enflasyon karşısında eriyor.’’
‘’ASGARİ ÜCRETİN BİR YIL BOYUNCA ALIMA DAYALI GÜCÜNÜN KORUNMASI GEREKİR’’
Sendikal ve grevli yaşam uygulamalarının daraltıldığını söyleyen Gürer, sözlerini şöyle sürdürdü:
Kalıcı olarak sürecin sağlıklı yaşam sürdürebilme koşullarını yaratması için asgari ücretin bir yıl boyunca alıma dayalı gücünün korunması gerekir. Emekliler için de en düşük emekli maaşı aylık asgari ücret olmalıdır. Ülkemizde asgari ücret artık, taban ücret olarak yaygın biçimde çalışma yaşamında uygulanan bir ücrettir. Çünkü sendikal mücadelede toplu sözleşmeli ve grevli yaşam uygulamalarla olabildiğince daraltılmıştır. Asgari ücret taban ücret olması ötesinde sendikaların toplu sözleşmeyle daha yüksek ücret almaları nedeniyle bu kadar çok konuşulmuyordu ama yirmi beş milyon sigortalıdan 2 milyonu grevli ve toplu sözleşmeli makam işçi kaldı, onun için asgari ücret her kesimi burada ilgilendiriyor.
‘’YOKLUK VE YOKSULLUKLA YAŞAM’’
Gürer, asgari ücret bahane edilerek işten çıkarmaların kesinlikle olmaması gerektiğine değinerek şunları söyledi:
‘’Ekonomik kriz insanları yokluk ve yoksullukla yaşam boyutuna erdirdi. Bu arada sanayicilerin de asgari ücret artışına karşı korunacağı, devletin bu yönde teşvik ve destek ve sanayiciyi asgari ücret artışından oluşan giderlere karşı da dengelemesi gerekir. Sonra kesinlikle asgari ücret artışı bahanesiyle işçi çıkışlarına izin verilmemelidir.
Yani mutlaka asgari ücret artmalı ama özel sektörün de bu konuda farklı desteklerle elini rahatlatıcı düzenlemelere gidilmelidir. Özellikle, tekrar söylüyorum, asgari ücrete dayalı işten çıkarmalar kesinlikle önlenmelidir.’’