Kurtulmuş: İsrail'in hedeflerinden biri de Türkiye
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin 28'nci dönem 3'ncü yasama yılında açılış konuşması yapan Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş, İsrail’e sert tepki gösterdi. Kurtulmuş, "İsrail'in hedefindeki ülkelerden biri de Türkiye" dedi.
Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM), 28'nci dönem 3'ncü yasama yılı başladı. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Atatürk Anıtı’nda düzenlenen törene katıldı. Kurtulmuş, ardından TBMM Genel Kurulu’nda sunuş konuşması gerçekleştirdi. Konuşmasında İsrail’e sert tepki gösteren Kurtulmuş, İsrail’in hedeflerinden birinin Türkiye olduğunu söyledi.
Kurtulmuş, “Özellikle Gazze diye başlayan İsrail'in saldırgan tutumları, nihayetinde bölgedeki bütün ülkelerin egemenliğini tehdit edecek boyuta ulaşmıştır. Gözü dönmüş çetenin hiç şüphesiz hedeflerinden biri de Türkiye'dir. Türkiye'nin İsrail'in bu saldırgan tavırları önleyecek programları ortaya koyması şarttır” dedi.
Ağustos ayında Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın ağırlandığı bilgisini hatırlatan Kurtulmuş, “Tarihe geçen konuşmasına şahitlik ettik ve Filistin davasına sahip çıktığımızı tüm dünyaya ilan ettik. Filistin davası, vicdan sahibi bütün insanlığın ortak noktası haline gelmiştir. TBMM olarak bu saldırgan İsrail'e karşı her alanda mücadele edeceğiz. Türkiye, bu yeni dünyanın yeni şartları çerçevesinde gücü artan bir ülke olarak ortaya çıkmaktadır” ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş şunları söyledi:
“Geçtiğimiz yıl içerisinde TBMM, geleni itibariyle büyük bir sorumlulukla nezaket içerisinde fikri tartışmaların yeri olmuştur. Geçtiğimiz yıl içinde TBMM, genel kurul ve komisyon çalışmalarında 512 bin saat çalışmış, 73 kanun kabul edilmiş, 54 TBMM kararı kabul edilmiştir.
“BİR ARAYA GELECEĞİZ”
Bu kadar yoğun çalışmaya rağmen maalesef birkaç oturumda ortaya çıkan kaba sözler, kavgalar TBMM'ye yakışmamış, bu kadar çalışmaya gölge düşürmüştür. Ayrıca önümüzdeki dönemde Meclisimize büyük sorumluluklar düşüyor.
Meclisimizin üstüne düşen önemli ödevlerden birisi de etkin ve kaliteli yasama sürecinin ortaya çıkması, çağdaş bir içtüzüğün yapılabilmesi içinde siyasi partiler olarak bir araya geleceğiz. Günümüzün dış politikasında, özellikle çok taraflı, etkin anlayışımız içerisinde parlamenter demokrasimizin önemi giderek artmaktadır. Önümüzdeki bu çalışma döneminde demokratik standartları yüksek, istişareye açık bir şekilde çalışmaları sürdüreceğiz, yeni anayasa ve iç tüzük gibi tarihi görevleri yerine getirmek için çalışacağız”