Körükçü: ABD’nin AB’ye baskısı, Türkiye’nin önünü açıyor! Al Ain Türkçe Özel
Çin’in Kuşak Yol Projesi’ne dahil olan ilk G7 ülkesi İtalya, projeden uzaklaşacağına ilişkin sesini yükseltiyor. Henüz net bir karar açıklamayan Roma’nın tutumunu ve projenin geleceğini Çin uzmanı Mustafa Körükçü Al Ait Türkçe için değerlendirdi.
Çin'in İpek Yolu projesine 2019 yılında G7 ülkesi olarak destek veren ilk ülke olan İtalya, projeden çıkma eğiliminde. İtalya’nın olası kararı, Proje’nin Avrupa’ya uzanan 3 ayrı kolu için de kritik önem taşıyor. Göz konusu güzergahın kuzey kolu, Avrupa ile Rusya arasında yaşanan sorunlar sebebi ile büyük oranda işlevsiz kalırken, Ortadoğu’da yaşanan sorunlar da projenin tek güçlü merkezi olarak Türkiye’yi öne çıkartıyor. Söz konusu sürece ilişkin Al Ain Türkçe’ye değerlendirmede bulunan Çin uzmanı Mustafa Körükçü, Türkiye’nin bu anlamda jeopolitik öneminin daha da artacağı görüşünde.
"ABD, BENZERİNİ FRANSA LİDERİNE DE YAPMIŞTI"
Körükçü, İtalya’nın söz konusu kararının henüz netleşmemekle birlikte, ABD’nin bu süreçte baskısının oldukça kritik olduğu yönünde. Körükçü, “Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un kısa süre önce Çin’e yaptığı ziyareti ve ardından dönüşünde, Pekin’de söylediklerinin neredeyse tam aksini söylemek zorunda kalışını anımsıyoruz. İtalya için de benzer bir süreç işliyor” ifadelerini kullandı. İtalyan Başbakanı Giorgia Meloni’nin ABD Başkanı Joe Biden ile Washington’da yaptığı görüşmeyi anımsatan Körükçü, “İtalya’nın süreçten çekilmesinin dönüm noktalarından birisi bu görüşme olmuştu. Meloni, her ne kadar görüşmede ‘ABD’nin İtalya’ya güvendiği’ne ilişkin ifadelerinin dışına çıkmadı ise de, süreci takip ettiğimizde adım adım işlediğini görebiliyoruz” dedi.
“FİDAN BU SÜRECE İLİŞKİN KONUŞMUŞTU”
Batı dünyasında iktidarların ABD’nin baskısı ile geri adım atabileceğini, en azından bunun şimdilik mümkün gibi durduğunu belirten Körükçü, söz konusu duruma şirketlerin direncinin ise farklı olacağını ifade etti. Körükçü, “Batılı şirketler, nasıl ki Rusya’ya uygulanan yaptırımları delmek için başta İstanbul olmak üzere yollar buldular ise, Çin için de bulucaklar. Üstelik Çin başlığında daha sert ve dirençli olacaklar. Bu, kapitalizmin doğası, sanırım Çin de bunun farkında olduğu için süreci çok da gürültü biçimde değil, sakince izliyor” dedi. Körükçü, Asya tartışmalarına ilişkin Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın açıklamasını da anımsatarak, “Fidan, ‘Batı, mevcut konumunu kaybederken, dünya siyasetinin merkezi yeniden Doğu’ya kayıyor’ demişti. Söz konusu ifadelerin siyaset alanındaki tartışmaları başka bir tartışmayı gerektiriyor. Türkiye’nin buna uyumu da. Ama esas mesele şu ki burada, evet, Batı hegemonya kaybı yaşıyor” dedi. Türkiye’nin bu süreçte Batı ile Doğu arasında bir siyasi çizgi tutturmasının faydalarını hali hazırda görmekte olduğunu ad belirten Körükçü, “Rusya ile ticaretin İstanbul merkezli bir biçim kazanması, Türkiye için hem politik, hem de ekonomik avantajlar yarattı. Avrupalı şirketler Rusya’ya, Rus şirketler de tersine süreci İstanbul üzerinden yürütüyor. Çin ile yaşanması beklenen sürecin birden fazla ayağı olsa da, Türkiye bu anlamda önemli bir noktayı teşkil edecek ve bu, Rusya ile yaşanandan çok daha kazançlı bir durum yaratacak Türkiye için.” dedi. Körükçü, AB ile Gümrük Birliği anlaşmasında bir düzenleme yapılacağına ilişkin Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın açıklamalarını da anımsatırken, “Yeni düzenlemeyi de görmek gerek. Ama her halükarda bu süreç Türkiye için önemli bir ekonomik kazanç yaratacak. Bunun ne şekilde zenginleştirilebileceği ayrı bir konu. Ancak, her halükarda Türkiye için hem ticari, hem de iktisadi anlamda önemli.” ifadelerini kullancı.