İkinci Dünya Savaşı'nda Rus ordusunun yemek menüsü nasıldı?
Rus-Ukrayna krizinin alevlenmeye başlaması ve askeri hareketliliğin artmasıyla birlikte medya, İkinci Dünya Savaşı'ndaki askerlerinin anılarını hatırlatıyor.
İkinci Dünya Savaşı sırasında ön saflarda yer alan Rus ordusu için şefleri eksiklikler ortaya çıkmasın diye yemek pişirme konusunda zekice bir yönteme başvurdular.
Elbette geçen yüzyılın kırklı yıllarında teknoloji gelişmediği için, günümüzdeki gibi ülkelerin sınırlarındaki askeri yığınakların izlenme imkânı yoktu.
Ama garip olan şu ki, geçmişte tüketilen lahana sarması ve patates haşlaması gibi yemeklerin bir kısmı bugün hala Rus askerlerine servis ediliyor.
Pek çok tencere, mutfak eşyası ve kiler vazifesi gören bir odadan oluşan mutfaklar tekerlekli römorklara veya düz yataklı kamyonların arkasına yerleştirilir ve öyle taşınırdı.
Sovyetler, askerlerine sahra mutfağından yemek sağlıyorlardı. Düşmanlarına görünmemek için bu mutfaklarda yapılan yemekler sabah güneş doğmadan önce, akşam ise hava karardıktan sonra pişiriliyordu.
Bir kazanda su kaynatmak 40 dakika, iki çeşit öğle yemeği hazırlamak üç saat ve akşam yemeği hazırlamak bir buçuk saat sürüyordu. Servis edilen ana yemeğin başında, darıdan yapılan kuleş çorbası geliyordu. Bu çorbaya domuz yağı ve sebze gibi bileşenler de eklenirdi.
Sahra mutfaklarında ayrıca ünlü Rus çorbası olan lahana çorbası, dana etli karabuğday çorbası, patates haşlaması ve konserve yiyecekler yapılırdı.
Başka dikkat çeken bir şey ise sigara içenlere günde 20 gram tütün verilmesiydi. Buna mukabil sigara içmeyenlere ise tereyağı, bisküvi ve çikolata veriliyordu.
Pilotlar için menü daha çeşitliydi ve onlara verilen yemeklerin kalorileri daha yüksekti.
Denizcilere ise kırmızı şarap, lahana ve salatalık turşusu, çiğ soğan gibi ek gıdalar veriliyordu. Bu yiyeceklerin verilmesinin amacı gemideki oksijen eksikliğini gidermekti.