Kılıçdaroğlu uyardı: Seçim gecesi galip geldiğimizde kimse sokağa çıkmasın, provokasyon olabilir!
Seçimi kazanması halinde kutlama yapılmamasını isteyen Kılıçdaroğlu "Seçim gecesi sevinç gösterileriyle dışarı çıkıldığında taşkınlık provokasyon olabilir, silahlı unsurlar sokağa çıkabilir" dedi.
CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı'nın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, KRT'de katıldığı canlı yayında önemli açıklamalarda bulundu.
Seçimi ilk turda kazanacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, olası provokasyonlara karşı halkı uyararak, “Seçim gecesi galip geldiğimizde kimse sokağa çıkmasın. Sevinç gösterisi yapmasın, herkes evinde otursun. Dışarı çıkıldığında taşkınlık yapılabilir, eli silahlı insanlar sokağa çıkabilir. Dolayısıyla buna izin vermeyecek bir ortam yaratmak zorundayız.” dedi.
'VATANDAŞ DIŞ GÜÇLER SÖYLEMİNE İNANMIYOR'
" Türkiye'nin güçlü olması, gücünü koruması ve pekiştirmesi hepimizin ortak arzusu. Biz istemiyormuşuz gibi bir hava yaratılıyor ama doğru değil. Yani dış güçler mi diyor çay fiyatını şöyle yap, hayır sen yapıyorsun. Eğer dış güçlerin söylediği şekilde çay fiyatını maliyetin altında belirliyorsan o zaman sen dış güçlere teslim olmuşsun demektir. O zaman niye suçluyorsun"
‘BURADAN İFTİRALARLA BENİ SUÇLAMAK İSTİYORLAR, BEN DE BUNU AÇIKLADIM, ŞİMDİ PANİĞE KAPILDILAR’
Kılıçdaroğlu’na, "Fahrettin Altun, Serhat ve ekip arkadaşları Çağatay ile Evren; anlaşmaya çalıştığınız dark web dünyası, sizi yabancı istihbaratın eline düşürür. Cambridge Analytica'cılık oynamak sizin kapasitenizi aşar çocuklar" açıklamasına karşılık Cumhurbaşkanlığı İletişim başkanı Fahrettin Altun'un "Bu açıklamayı ne amaçla yaptığınızı, neyin önünü almaya çalıştığınızı çok iyi biliyoruz" yanıtı sorulduğunda, Altun'a bildiklerini açıklama çağrısı yaparak, "Neyin önünü almaya çalışıyormuşuz? Bildiğini açıklasın niye açıklamıyor? Bu yönde bir bilgi geldi ama her gelen bilgiyi hemen kullanmıyoruz. Bunu doğrulatmamız lazım. Sonra doğrulattık bazı kanallardan. Yurt dışında deep fake denilen yöntemle ses ve görüntüleri değiştirerek olumsuz propaganda yapabilirler. Yurt dışından bazı hackerlarla sözleşme yapıldı ve onlara Bitcoin üzerinden ödeme yapıldığı yönünde bilgiler geldi. Bunu yapanlar uluslararası casus şebekelerinin tuzağına düşmüş durumdalar. Çünkü onlar bütün bunları biliyorlar zaten. Buradan iftiralarla beni suçlamak istiyorlar. Ben de bunu açıkladım. Şimdi paniğe kapıldılar, 'biz biliyoruz neyin önünü almaya çalıştığınızı'... Biliyorsan açıkla, niye açıklamıyorsun?" dedi.
ABD ziyaretiyle ilgili manipülasyon yapılacağı iddialarının hatırlatılması üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, ‘’Gizlimiz saklımız yok. Evimizin mutfağını bile açtık. Bunların 1 saat içinde sahte olduğu saptayacak programlar da var, bu konuda da önlem aldık. Seçimi kaybediyorlar, bunun paniği içindeler." dedi.
Kılıçdaroğlu şu ifadelere yer verdi:
"Ben MIT'den çıktıktan sonra Boston'dan karayoluyla önce New York'a gidip, şu meşhur gökdelenin önünde video çekmiştim. Sonra oradan da Washington'a geçtim. O yol 8 saat sürüyor. O yol üzerinden kurgular yapmaya, ses kayıtları ve görüntüler üzerinden bir şeyler üretmeye çalışıyorlar diye bir bilgi geldi. Niye bunu yapıyorlar? Kaldı ki, benim arabamda devletin polisi de var. Ben tek başıma gitsem, tek başına gitti derler. Başkaları da var yanımda. İktidarı kaybedeceklerini biliyorlar. 'İftira ve yalanlarla acaba bu seçimleri nasıl kazanabiliriz', bunun arayışı içindeler. İletişim Başkanlığı, aslında İletişim Başkanlığı olmaktan çıkmış. İletişim Başkanlığı'nın normalde halkı doğru bilgilendirmesi lazım, TRT gibi, TRT de malum. Bu tablo onların panik içinde olduklarını gösteriyor. Açıklayın kardeşim, ne bilginiz var açıklayın ne olacak, biz açık insanız. Gizlimiz saklımız yok. Evimizin mutfağını bile açtık. Bunların 1 saat içinde sahte olduğu saptayacak programlar da var, bu konuda da önlem aldık. Seçimi kaybediyorlar, bunun paniği içindeler."
‘TÜRKİYE'Yİ EKONOMİK KRİZDEN ÇIKARACAĞIZ, HÜKÜMET PROGRAMI HAZIRLADIK’
Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimi ilk turda kazanacağını ifade ederek "Türkiye'yi ekonomik krizden çıkaracağız. Hükümet programı hazırladık. Cumhur İttifakı'nın var mı, yok. Benim söylediğimi tekrar ediyorlar. Mülakat kalkacak dedim, o da diyor. E yap, niye yapmıyorsun kardeşim? Fındık 4 dolar karşılığı Türk Lirası olacak dedim, 'Bugüne kadar niye yapmadın?' diyor. Ben iktidarım sanki o muhalefet. Çünkü yönetemiyorlar" dedi.
'VAN'IN BÜYÜMESİNİ KALKINMASINI İSTEYENLER, DEMOKRASİ İSTEYENLER’
"Van'da doğrusunu isterseniz bu kadar ilgi beklemiyordum. Düşündüğümden çok daha fazla ilgili oldu. Beni orada heyecanlandıran gençlerin fazla olmasıydı. Bunların büyük bölümü işsiz, Van'ın büyümesini kalkınmasını isteyenler, demokrasi isteyenler. Kayyum atandıktan sonra 306 işçinin işine son verildi. İnsanın ekmeğiyle oynanmaz"
‘3 MİLYON 600 BİN SURİYELİ VAR YÜZDE 99,9'NUN SİGORTASI YOK, HEPSİ KAÇAK ÇALIŞIYOR’
Kılıçdaroğlu seçimi kazandıklarında göçmenleri ülkelerine uğurlayacaklarını belirterek, "3 milyon 600 bin Suriyeli var. Yüzde 99,9'nun sigortası yok, hepsi kaçak çalışıyor. Hepsi 12-18 saat, asgari ücretin yarısına çalışıyor. O nedenle bir grup 'Sakın gitmesin sanayi durur' diyor. Niye dursun kardeşim? İnsan sömürüsü üzerine sanayi oluşur mu?" ifadelerini kullandı.
'AVRUPA BİRLİĞİ FONLARI VERMEZSE AÇACAĞIM KAPILARI'
Kılıçdaroğlu, "Avrupa Birliği de bu fonları vermek zorunda" diyerek, "Sen bu fonları vermezsen ben bu insanları burada tutmayacağım. Açacağım kapıları nereye istiyorlarsa gitsinler. Ama sen istiyorsan burada kalsınlar, hayır kendi ülkelerinde daha huzur içinde yaşarlar. Oturacağız meşru hükümetle, Esad yönetimiyle sözleşme yapacağız, Birleşmiş Milletleri devreye koyacağız. Karşılıklı büyükelçilikleri hemen açacağız. Orada güvenliği sağladıktan sonra protokol yapacağız, Suriye'den benim topraklarıma bir tek terörist girerse ben yeniden girerim kardeşim kusura bakma" şeklinde konuştu.
‘BİZİM KAZANMAMIZI DARBE OLARAK TANIMLAMAK DEMOKRASİYE İNANMAMAK DEMEKTİR’
"Bizim kazanmamızı darbe olarak tanımlamak demokrasiye inanmamak demektir. Seçim tarihini belirleyen sen, Meclis'i fesheden sen, kararı alan sen, şimdi diyorsun ki 'Sandıktan benim adım çıkmazsa bu bir darbedir'. Yani 'Ben halka güvenmiyorum'. Demokrasiye inançsızlığın bir sonucu bu. Bu anlayış tarihteki diktatörlerin anlayışıdır."
'YSK'YA GÜVENMİYORUZ’
"Yüksek Seçim Kurulu'na (YSK), Anadolu Ajansı'na, TRT'ye güvenmiyoruz. Kendi göbeğimizi kendimiz kesmek zorundayız. Tam bir buçuk yıldır sandıkların güvenliği için çalışıyoruz. Sadece temsilci görevlendirmek değil bu olay. Gönüllü gençlerden oluşan ekibimiz onlara tek tek telefon ediyorlar, soru şu: Siz hangi sandıkta görevlisiniz? Biliyorsa hatırlatın ya da bu arkadaşı değiştirin diyoruz. Ayrıca bunların tamamı eğitildi. Ne yapacaklarını biliyorlar. İmzaladıktan sonra tutanağın bir fotoğrafını çekip genel merkezimize gönderecekler. Bu konuda örgütleri iyi eğittik, görevlerinin başında olacaklar. Bu sadece CHP'nin, ayrıca diğer partiler de var."
‘YARGININ YÜZ KARASI OLAYLARINDAN BİRİDİR’
"Hatırlarsanız Yüksek Seçim Kurulu ve Anadolu Ajansı, İstanbul seçiminde verileri açıklamadı, durdurdu. Yargının yüz karası olaylarından biridir. Bu Yüksek Seçim Kurulu üyeleri, yeni seçildi ve onları yakından takip ediyoruz. Görevlerini yaparlarsa başımızın üstünde yer var. Ama yine saraydan gelen talimata göre görev yapmaya kalkarlarsa, zamanında açıklamazlarsa onlara da gerekli cevabı vereceğiz."
'SEÇİM GECESİ GALİP GELDİĞİMİZDE KİMSE SOKAĞA ÇIKMASIN'
"Burada önemli olan şu: Seçim gecesi galip geldiğimizde kimse sokağa çıkmasın, sevinç gösterileri yapmasın, herkes evinde otursun. Ertesi sabah nasıl olsa rakamlar gelecek, netleşecek ve Yüksek Seçim Kurulu mazbatayı vermek zorunda kalacak. Çünkü sevinç gösterileriyle dışarı çıkıldığında taşkınlık yapılabilir, provokasyon olabilir, eli silahlı unsurlar sokağa çıkabilir. Buna izin vermeyecek bir ortamı yaratmak zorundayız."