İstanbul'da Ramazan 450 Yıllık Gelenek Mahyalarla Karşılandı

Ramazan ayı, İstanbul'da geleneksel mahyalarla karşılandı. 450 yıllık geçmişe sahip olan bu gelenek, Osmanlı döneminden beri camileri süslüyor.
Ramazan ayı, İstanbul'da her yıl olduğu gibi coşkuyla karşılandı. Şehirdeki camilere asılan ramazan mahyaları, şehrin atmosferine manevi bir renk katarken, geleneksel mahya geleneği yeniden hayat buldu.
450 Yıldır Devam Eden Mahya Geleneği
İstanbul'da ramazan ayının simgelerinden biri haline gelen mahyalar, Osmanlı döneminden bu yana camileri süslüyor. İlk olarak Sultan 1. Ahmet döneminde Sultanahmet Camii'ne asılan dini kandillerle başlayan bu gelenek, 450 yıldır devam ediyor. Mahya geleneği, zaman içinde değişim gösterse de hala camileri aydınlatan önemli bir unsur olmaya devam ediyor.
Geleneksel Mahya Ustaları Devam Ettiriyor
Günümüzde İstanbul'daki mahya geleneğini yaşatan Vakıflar İstanbul 1. Bölge Müdürlüğü, eski usulleri benimseyerek son mahya ustaları ile birlikte bu geleneği sürdürüyor. Camilerin minareleri arasına gerilen ipler ve düşük voltajlı ampullerle yazılar yazılırken, bu yazılar hem ramazan ruhunu yansıtır hem de görsel bir şölen sunar.
İstanbul'daki Öne Çıkan Mahyalar
Ramazan boyunca İstanbul'daki camilerde çeşitli mahya yazıları yer alıyor. Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nde "Kelime-i Tevhid" yazısı sürekli olarak asılı kalırken, Süleymaniye Camii'nde "Hoş geldin ey rahmet ayı" yazısı yer alıyor. Eminönü'ndeki Yeni Cami'deki mahyalar da havadan çekilen görüntülerle şehrin gece manzarasına renk katıyor.