İran-İsrail ateşkesi nasıl sağlandı, nasıl değerlendirilmeli? Al Ain Türkçe Özel

Uluslararası İlişkiler Uzmanı Kadir Ertaç Çelik, İran-İsrail ateşkesiyle ilgili Al Ain Türkçe’ye yaptığı değerlendirmelerde sürecin gelişiminde küresel ve bölgesel risklerin etkili olduğunu söyledi. Çelik, ABD ve İsrail ortaklığına dikkat çekti.
Orta Doğu’yu sarsan İsrail-İran savaşı 12 günün ardından sona erdi. 13 Haziran’da İsrail’in İran’a yönelik saldırısıyla başlayan ve ardından ABD’nin de İran hedeflerini vurmasıyla tırmanan kriz, 22 Haziran sabahının ilk saatlerinde ateşkesle sonuçlandı.
ABD Başkanı Donald Trump, 24 Haziran’da sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda “İsrail ve İran arasında tam ve eksiksiz bir ATEŞKES üzerinde mutabakat sağlandı. Her iki taraf şu anda yürüttükleri son görevleri tamamlıyor. Yaklaşık 6 saat içinde ateşkes devreye girecek” ifadelerine yer vermişti.
“İRAN’IN KARŞILIK VERMESİ TRUMP’I ATEŞKES KARARINA İTTİ”
Gelişmeleri Hacı Bayram Veli Üniversitesi Öğretim Üyesi Uluslararası İlişkiler Uzmanı Kadir Ertaç Çelik, Al Ain Türkçe için değerlendirdi. İsrail’in 13 Haziran’da İran’a düzenlediği saldırının uluslararası hukuka aykırı olduğunu belirterek sözlerine başlayan Çelik, “Bu saldırıya İran’ın karşılık vermesi İsrail ve ABD tarafından beklenmiyordu” dedi.
İran’ın karşılık vermesiyle devam eden sürecin, ABD Başkanı Donald Trump’ın ateşkes kararında etkili olmuş olabileceğini belirten Çelik, “Ancak ateşkes deklarasyonuna rağmen karşılıklı füzeler atıldığını gördük. Bu da ateşkesin bir anda istenilen seviyede bir anda olmadığını gösterdi” ifadelerini kullandı.
“İSRAİL’İN HEDEFİ İRAN REJİMİNİ ORTADAN KALDIRMAK”
“İran hem füzelerle hem İsrail ve Amerikan üslerini vurmak suretiyle konvansiyonel kuvvetler bağlamında karşılık verebileceğini gösterdi” diyen Çelik, şunları kaydetti:
“Saldırılara rağmen İran’ın nükleer altyapısı tam anlamıyla ortadan kaldırılamadı. ABD ve İsrail’e karşı kullanabileceği enstrümanların dozunun artmaya başlaması riski ve Rusya ve Çin’in de ABD’ye karşı pozisyona girmesi, ABD’yi fayda maliyet boyutuyla da jeopolitik açıdan da sıkıştırdı.
İsrail’in temel hedefinin İran rejimini ortadan kaldırmak olduğunu biliyoruz. Devrim Muhafızları Ordusu’nu tasviye ederek rejimi çökertmek hedefinde. Kriz yönetilemezse aktörlerin uzun vadede barış tesis etmesi pek mümkün görünmüyor”