İkinci Seçil Erzan olarak bilinen banka müdüründen itiraf! Paraları estetiğe yatırdı
İzmir'de eski banka müdürü Hatice Özalp, yüksek kar vaadiyle müşterilerinden 300 milyon TL topladı, ancak paralarla yatırım yapmak yerine estetik ve obezite ameliyatı oldu.
İzmir, son zamanlarda yaşanan en büyük finansal dolandırıcılık olaylarından birine tanıklık etti. Eski Denizbank Bornova Şube Müdürü Hatice Özalp, müşterilerine yüksek kar getireceği vaadiyle 300 milyon TL topladı. Ancak iddialara göre bu paralar asla yatırıma dönüşmedi.
Hatice Özalp, müşterilerini kandırmak için oldukça sofistike bir yöntem izledi. Kendisine yatırım yapılması karşılığında yüksek getiri vaat eden Özalp, müşterilerine sahte belgeler sunarak paralarının güvenli bir şekilde değerlendirildiğine inandırdı. Bu süreçte, müşterilerinden topladığı paraları kişisel harcamaları ve çeşitli estetik operasyonlar için kullandığını itiraf etti.
Özalp'in yöneticilik yaptığı Denizbank Bornova Şubesi'nde başlayan bu skandal, yalnızca bankanın müşterilerini değil, aynı zamanda yerel iş insanlarını ve spor kulübü yöneticilerini de etkiledi. Karşıyaka Spor Kulübü Yönetim Kurulu üyesi olan Özalp, kulübün diğer üç yöneticisi ve yedi iş insanından toplamda yaklaşık 300 milyon TL topladığı bildirildi. Ancak bu paraların hiçbiri söz verildiği gibi fona yatırılmadı ya da altına dönüştürülmedi.
Dolandırıldıklarını anlayan iş insanları ve yatırımcılar, durumu hızla yetkililere bildirdi. Hatice Özalp, hakkında yapılan suç duyurularının ardından psikiyatri servisindeki tedavisinin bitmesiyle gözaltına alındı ve ardından tutuklandı. Özalp'in savunmasında, topladığı paraları başka kişilere aktardığını ve müşterilere zaman zaman ihtiyaçları kadar para gönderdiğini belirtti.
Polis ekipleri, onlarca kişiyi dolandırdığı iddiasıyla gündeme gelen Hatice Özalp hakkında geniş çaplı bir operasyon başlattı. 27 Haziran'da gözaltı kararı alınan Özalp, polisin yakalama çalışmaları sırasında evinde bulunarak intihar girişiminde bulundu. Özalp, çok sayıda ilaç alarak hayatına son vermeye çalıştı fakat başarılı olamadı.
Olay yerine hızla ulaşan sağlık ekipleri, Özalp'i hemen İzmir Şehir Hastanesi'ne kaldırdı. Burada tedavi altına alınan Özalp, suçlamalardan pişman olduğunu belirtti. Sağlık durumu kritik olmayan Özalp'in başında polislerin beklediği, yemek yemeyi reddettiği ve henüz ifade vermeye hazır olmadığı kaydedildi.
Hastanedeki ilk müdahalenin ardından Özalp, psikiyatri servisine transfer edildi. Bu süreçte, dolandırıcılık olayına karıştığı öne sürülen diğer şüpheliler de gözaltına alındı. Banka personeli E.Y. ve döviz bürosu çalışanı A.A., polis tarafından sorgulanmak üzere emniyete götürüldü.
Hatice Özalp'ın dolandırıcılık faaliyetleri kapsamında para transferi yaptığı belirtilen döviz bürosu sahibi Serkan Çelik ise 28 Haziran'da tutuklandı. Çelik, emniyetteki ifadesinde Özalp tarafından kendisine getirilen paraları altın ve dövize çevirdiğini, sonrasında ise iade ettiğini belirtti. Ancak bu açıklamalar, Çelik'in tutuklanmasını engelleyemedi.
İzmir'de finans dünyasını sarsan bir dolandırıcılık olayı, polisin geniş çapta yürüttüğü soruşturmalarla gün yüzüne çıktı. Polis ekipleri, döviz bürosu ve Denizbank Bornova Şubesi başta olmak üzere, çeşitli adreslerde eş zamanlı aramalar gerçekleştirdi.
Soruşturmanın odağında yer alan döviz bürosu sahibi Serkan Çelik ve iş ortağı Hatice Özalp'ın mal varlıklarına el konuldu. İddialara göre, Özalp özellikle Denizbank'taki yüksek mevduat sahiplerini hedef alarak dolandırıcılık şebekesine dahil etmiş.
Banka personeli E.Y. ile döviz bürosu çalışanı A.A. ise suçlamaları reddetti. Her iki isim de yaptıkları açıklamada, rutin görevlerini yerine getirdiklerini ve herhangi bir usulsüzlükle ilişkilerinin olmadığını belirtti. Soruşturma kapsamında adliyeye sevk edilen E.Y. ve A.A., yurt dışına çıkış yasağı getirilerek serbest bırakıldı.
Hatice Özalp ise polisteki ifadesinde, ailesinin finansal başarısızlıklarına maruz kaldığını ve aile bireylerinin borçlarını kapatma baskısı altında olduğunu dile getirdi. Müşterileri kandırmak amacıyla gerçek olmayan belgeler düzenlediğini itiraf eden Özalp, yatırımcıların paralarını iade etmekte zorlandığını, bu süreçte kişisel sağlık sorunlarıyla da mücadele ettiğini belirtti. Hastanede tedavisi tamamlanan Özalp, gözaltına alınıp, tutuklandı.
Özalp, olayın ortaya çıkışının ardından yaşadığı utançla intihara teşebbüs ettiğini, kendisini toparlayamadığını ifade etti.
Karşıyaka'da bulunan bir döviz bürosunun sahibi Serkan Çelik hakkında çıkan suçlamalara, yakın dostu ve iş ortağı Özalp'tan önemli açıklamalar geldi. Özalp, Çelik'in yirmi yıllık samimi bir dost olduğunu ve müşterilere daima düşük maliyetlerle yardımcı olmaya çalıştığını vurguladı. Özalp, "Serkan, müşterilerimizin altın veya döviz ihtiyaçlarını en iyi koşullarda karşılamak için uğraşır. Bu işlemler çoğunlukla benim aracılığımla gerçekleşir ve müşterilerin bilgilerini Serkan'dan saklarım. Bu yüzden yaşanan olaylardan Serkan'ın haberi olmamıştır," dedi.
Özalp, kendisinin de finansal sıkıntılar yaşadığını ve durumun giderek kötüleştiğini ifade etti. Döviz ve altın piyasalarındaki dalgalanmalardan dolayı müşterilerinin paralarını çekme isteklerinin arttığını belirten Özalp, "Ne kadar çıkmak için çabalasam da daha çok battığımı hissettim. Müşterilerimin taleplerini başka müşterilerin paralarıyla karşılamaya çalıştım. Bu süreçte maalesef birçok müşterinin parası eridi," şeklinde konuştu.