İBB Başkanı İmamoğlu'nun CHP genel başkanlık seçenekleri: Fikret Bila'nın analizi
Gazeteci Fikret Bila, CHP'deki değişim tartışmaları arasında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun Genel Başkanlığı için önünde duran üç seçeneği yazdı.
Cumhuriyet Halk Partisi'nde (CHP) 'değişim' tartışmaları devam ederken, İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun rolü CHP Genel Başkanlığı için konuşulmaya devam ediyor. Gazeteci Fikret Bila, İmamoğlu'nun karşısındaki 3 seçeneği yazdı.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde umduğu sonucu elde edemeyen CHP, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun genel 'değişim' denetimiyle karşı karşıya. Yerel seçimlere kadar yol tercihi belirsizliğini korurken, İmamoğlu'nun ismi CHP Genel Başkanlığı için gündemde kalıyor.
Halk TV'nin yazarı Fikret Bila, İmamoğlu'nun son yazısında İmamoğlu'nun 3 seçeneğini belirtti. Bila'ya göre, İmamoğlu seçimlerde yolunu şu şekilde çizebilir:
Kılıçdaroğlu ve genel merkezin önerisini kabul ederek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na yeniden aday olmak.
İmamoğlu aday olur ve yeniden İstanbul Belediye Başkanı seçilirse Erdoğan’ı üçüncü kez yenmiş bir siyasetçi olarak güçlenir. CHP’ye genel başkan seçilmesi olasılığı çok güçlenir. Ancak seçimi kaybederse bu durum İmamoğlu’nun genel başkanlık iddiasını da çok zayıflatır. İstanbul’da seçimi kaybetmiş bir isim olarak liderlik iddiası büyük ölçüde düşer.
İmamoğlu’nun önündeki ikinci seçenek İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olmayıp genel başkanlığa aday olduğunu açıklamak ve kurultay da aday olmaktır.
Böyle bir karar Kılıçdaroğlu’na şimdiden rakip olarak ortaya çıkmak anlamına gelir.
İmamoğlu böyle bir karar alır ve kurultayda kaybederse hem İstanbul belediye başkanlığından hem CHP genel başkanlığından olur ve siyasi hayatı büyük sıkıntıya girer. Türkiye’de partilerin yapısı, delege belirleme süreçleri nedeniyle genel başkanlara karşı kurultay kazanmak çok zordur."
"KILIÇDAROĞLU İLE UZLAŞMAYA VARMASI GEREK"
"Üçüncü seçenek ise emanetçi bir genel başkan seçtirmek için çaba göstermektir. Partisi Meclis dışında kalınca Deniz Baykal’ın CHP genel başkanlığından çekilmesi ve yerine 'emanetçi' başkanlar seçtirmesi gibi.
Ancak İmamoğlu’nun bu seçeneği hayata geçirmesi pek olanaklı değil. Bunun için Kılıçdaroğlu’yla böyle bir uzlaşmaya varması gerekir. Bugüne kadar yaptığı açıklamalardan Kılıçdaroğlu’nun böyle bir niyet taşımadığı da anlaşılıyor. Kılıçdaroğlu’nun sözleri kurultayda yeniden genel başkanlığa aday olmaya hazırlandığını gösteriyor.
Kılıçdaroğlu’nun da İmamoğlu’nun da başka isimlerin de CHP genel başkanlığına aday olmaları elbette doğal, demokratik bir haktır. Önemli olan yeni bir seçim yenilgisi alan CHP’nin bu süreçten nasıl çıkacağıdır.
CHP bu kurultaydan parçalanarak çıkar ve bu durum yeni bir parti oluşumuyla sonuçlanırsa bu durum iktidarın işini kolaylaştırır. Bu nedenle CHP’nin bu kurultaydan bölünmeden çıkması gerekir.
Kaybeden aday veya adayların da partide kalması ve partinin başarısı için çalışması, iddialarını CHP içinde sürdürmeleri gerekir. Aksi bir durum sadece CHP’de değil Türkiye’de değişim umudunu da bitirir."