Hollanda'da siyasi dengeyi değiştiren seçim! Wilders'in partisi birinci oldu
Hollanda'da aşırı sağcı Wilders'ın partisi, erken genel seçimlerde beklenmedik başarı elde ederek birinci sıraya yükseldi.
Hollanda'da yapılan erken genel seçimlerde, resmi olmayan sonuçlara göre aşırı sağcı Özgürlük Partisi (PVV) lideri Geert Wilders, sandık çıkış anketleri sonrasında büyük bir başarı elde ederek birinci parti oldu. Wilders, sandalye sayısının iki katına çıktığını belirterek şaşkınlığını dile getirdi.
BEKLENMEYEN BAŞARI
Seçim öncesi kamuoyu yoklamalarında Wilders'ın oylarını arttırdığı görülse de, bu kadar büyük bir başarı beklenmiyordu. Wilders, göç ve İslam karşıtlığı temelli politikalarıyla tanınıyor ve meclis ile televizyon tartışmalarında kullandığı keskin diliyle dikkat çekiyor. Yaklaşık 20 yıldır siyasette olan Wilders, daha önce hiçbir seçimde bu denli başarılı olamamıştı.
ANA AKIM SİYASET VE WILDERS
Birkaç küçük parti dışında, ana akım siyasi partiler Wilders'ın anayasal çerçeve dışı vaatleri nedeniyle onunla hükümet ortaklığı kurmaktan kaçındı. Bu vaatler arasında Kuran-ı Kerim'i yasaklanması ve camilerin kapatılması gibi öneriler yer alıyordu. Wilders, Temmuz'da düşen Mark Rutte başkanlığındaki koalisyon hükümetinin ardından politik bir fırsat yakaladı.
SEÇİMİN ANA GÜNDEMİ: GÖÇ SORUNU
Wilders'ın göç karşıtı politikaları, 22 Kasım seçimlerinin ana gündem maddesi haline geldi. Güvenlik ve Adalet Bakanı Dilan Yeşilgöz'ün Özgürlük ve Demokrasi İçin Halk Partisi (VVD) lideri olmasının ardından Wilders ile olan potansiyel koalisyona yeşil ışık yakması, seçmenin dikkatini yeniden aşırı sağcı lidere çevirdi.
WILDERS’IN YENİ DİLİ
60 yaşındaki tecrübeli politikacı Wilders, seçim sonrasında daha ılımlı bir dil kullanmaya başladı. Kuran'ın yasaklanması planının önceliğinin olmadığını ve Hollanda’nın İslam'ı geri itmekten daha büyük sorunları olduğunu belirtti. Koronavirüs salgını ve Ukrayna savaşı sonrası ekonomik sorunlara odaklanan Wilders, sosyal güvenlik ve sağlık konularına ağırlık vereceğini vurguladı.
WILDERS'IN SİYASİ GEÇMİŞİ
Wilders, 6 Eylül 1963'te Hollanda'nın güneyinde doğdu ve Katolik bir ailede büyüdü. Gençlik yıllarında İsrail'de bir Yahudi tarım yerleşkesinde gönüllü çalıştı ve Hollanda’ya döndükten sonra hukuk eğitimi aldı. 1989'da VVD'ye katıldı ve 1997'de Utrecht Belediye Meclisi üyesi, daha sonra da milletvekili oldu. Türkiye'nin AB üyeliği konusundaki sert muhalefeti nedeniyle VVD'den ayrılarak 2006'da Özgürlük Partisi'ni kurdu.
TÜRKİYE VE İSRAİL İLE İLİŞKİLER
Wilders, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne üyeliği konusunda sert bir muhalefet sergiledi ve bu nedenle VVD'den ayrıldı. İsrail ile olan ilişkileri de dikkat çekiciydi. Gençlik yıllarında İsrail'de geçirdiği zaman ve eski İsrail Başbakanı Ariel Şaron'a olan hayranlığı, siyasi kariyerinde önemli bir rol oynadı.
WILDERS’IN İSLAM VE GÖÇ KARŞITI POLİTİKALARI
Wilders, İslam ve göç karşıtlığı temelli politikalarını öne çıkardı. "Fitne" adlı filmde İslam'ı eleştiren sahneler nedeniyle Müslümanların tepkisini çekti ve ölüm tehditleri aldı. İslam’a hakaret suçlamalarından beraat eden Wilders, yerel seçimlerde Hollanda'daki Faslı topluluğa yönelik açıklamaları nedeniyle dava edildi ancak ceza almadı.
PARTİSİNİN GEÇMİŞİ
Wilders’ın partisi, 2017 seçimlerinde 20 milletvekili çıkararak ana muhalefet partisi oldu, ancak sonraki seçimlerde bu başarısını sürdüremedi. 2019 yılında planlanan ancak güvenlik uyarıları nedeniyle iptal edilen "Muhammed Peygamber karikatür yarışması" da tartışmalara neden oldu.
HOLLANDA SİYASETİNDEKİ GELECEĞİ
Wilders'in Hollanda’yı yönetip yönetemeyeceği belirsizliğini koruyor. Koalisyonda çoğunluğu oluşturan partiler, Wilders ile hükümet ortaklığı konusunda istekli değil. Wilders, seçim zaferinin ardından anayasal kurallara saygı duyacağını vurguladı ve diğer sağ partilerden işbirliği çağrısında bulundu. Bu çağrıların ilerleyen günlerde karşılık bulup bulmayacağı ise henüz net değil.