Hava kirliliği Türkiye’de bir yılda 44 bin 617 erken ölüme yol açtı
Türkiye’deki hava kirliliğinin erken ölümlere etkisine yönelik gerçekleştirilen araştırma 2018’de 44 bin 617 erken ölüm gerçekleştiğini ortaya koydu.
Diken'in haberine göre, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) hava kirliliğinin tahmin edilenden daha yüksek düzeyde olduğunu belirterek her yıl 7 milyon kişinin ölümüne neden olduğunu bildirmişti. DSÖ, bu ölümlerin önlenebilir olduğunu söyleyerek hava kirliliği ölçütlerinde değişime gitmiş ve azot dioksit gibi maddelerin güvenli limit seviyesini düşürmüştü.
Hava kirliliğinin Türkiye’ye etkileriyle ilgili olarak ilk kez yayınlanan araştırmada ise DSÖ’nün belirlediği ‘AirQ+‘ adı verilen özel bir yazılımın kullanıldı. Bursa Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi Halk Sağlığı Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Kayıhan Pala, göğüs hastalıkları uzmanı Dr. Nilüfer Aykaç ve halk sağlığı uzmanı Dr. Yeşim Yasin tarafından yürütülen araştırmanın sonuçlarına göre PM 2.5 (insan sağlığına en çok zarar veren hava kirleticilerinden kanserojen ince partikül madde) kaynaklı kirliliğin en yüksek olduğu iller Iğdır ve Kahramanmaraş olarak tespit edildi.
Araştırma sonuçlarını Milliyet’ten Mert İnan’a değerlendiren Prof. Dr. Kayıhan Pala şunları söyledi: “PM 2.5’in neden olduğu erken ölümleri, DSÖ’nün özel bir programı olan AirQ+ adlı yazılım üzerinden araştırdık. 2018’e ait verileri DSÖ parametrelerine göre mercek altına aldık ve ülke genelinde hava kirliliğine bağlı olarak 44 bin 617 erken ölüm gerçekleşmiş olabileceğini tespit ettik. PM 2.5 kirliliği en çok Iğdır, Kahramanmaraş, Manisa ve Afyonkarahisar’da saptandı. Ancak 72 ilde bulunan 338 istasyondan adlığımız verileri değerlendirdiğimizde Iğdır’da hava kirliliğine bağlı erken ölüm oranı 100 binde 214, Kahramanmaraş’ta ise 100 binde 202 olarak tespit edildi.”
PM 2.5’e uzun süreli maruz kalma nedeniyle 2018’de en çok erken ölümün Iğdır, Kahralanmaraş, Mersin, Manisa, Niğde ve Burdur’da gerçekleşmiş olabileceğini ortaya koyduklarını dile getiren Prof. Pala, hava kirliliği en çok kardiyovasküler hastalıklar ve solunum sistemi hastalıklarına neden olduğuna dikkat çekti.