Finlandiya ve İsveç'ten NATO kararı: Türkiye’nin başvurumuzu onaylamasını bekliyoruz
Finlandiya Başbakanı Sanna Marin ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, NATO'ya üyelik başvuru sürecini beraber başlattıkları gibi beraber neticelendirmek istediklerini açıkladı.
Marin ve Kristersson, Stockholm’de ortak basın toplantısı düzenleyerek iki ülkenin güvenliğinin birbirine bağlı olduğunu belirtti. Finlandiya Başbakanı Sanna Marin ve İsveç Başbakanı Ulf Kristersson, NATO'ya üyelik başvuru sürecini beraber başlattıkları gibi beraber neticelendirmek istediklerini açıkladı.
NATO’ya üyelik başvurusunu İsveç ile yaptıklarını ve süreci birlikte tamamlamak istediklerini belirten Finlandiya Başbakanı Marin “Birlikte çalışıyoruz. Bu konuda her gün çok yakın temas halindeyiz. Tabii ki hem Türkiye’nin hem de Macaristan’ın başvurumuzu bir an önce onaylamasını istiyoruz.’’ dedi.
Marin ayrıca, Ukrayna’ya desteğin devamı ve NATO’ya katılım konularını ele aldıklarını, Kiev’e desteği sürdüreceklerini vurguladı. Ukraynalıların kendilerine güvenebileceğini belirten Marin, Avrupa Birliği’ne (AB) üye olma yolunda Kiev’e yardım edeceklerini kaydetti.
Marin, NATO’ya katılmak istediklerini şu ifadelerle anlattı:
“Finlandiya ve İsveç’in güvenliği birbirine bağlı. NATO’ya birlikte katılmamız tüm ittifakın çıkarına. Madrid’de mutabakata varıldığı üzere Türkiye’nin dile getirdiği endişeleri ele aldık. Tüm NATO üye devletlerinin başvurumuzu yakında onaylayacağına ve Vilnius’taki zirvede Finlandiya ve İsveç’in müttefik olacağına inanıyoruz.’’
Finlandiya’nın dini kuralları olduğunu belirten Marin, ‘’Kur’an-ı Kerim ya da İncil yakılmasına izin vermiyoruz. İnsanların istediğine inanma özgürlüğünü korumak istiyoruz. Finlandiya’da halka açık yerlerde ateş yakmaya ilişkin bazı yasalar da var. Halka açık yerlerde sadece Kur’an-ı Kerim değil sandalyenizi bile yakamazsınız. Bunu Finlandiya’da yapmayın.”
İsveç’in üyeliğinin uzun zaman alması durumunda ne olacağına ilişkin soruya karşılık Marin, “Durumun sınıftaki yaramaz çocuk gibi sunulması garip. İsveç de NATO üyesi olmak için istenenleri yerine getiriyor. İsveç’in ‘sorun yaratan’ olarak sunulduğu bu atmosferi sevmiyorum.” yanıtını verdi.
‘’YENİ TERÖRLE MÜCADELE YASALARI, 1 HAZİRAN’DAN İTİBAREN YÜRÜRLÜĞE GİRECEK’’
Kristersson, Türkiye, Finlandiya ve İsveç’in imzaladığı Üçlü Muhtıra’yı anımsatarak, “Bu sabahki Kabine Toplantısı’nda hükümetin terörle mücadeleye ilişkin yasa teklifini resmileştirdik. Tasarı, martta Meclise gönderilecek ve yeni terörle mücadele yasaları, 1 Haziran’dan itibaren yürürlüğe girecek. Bu, İsveç’in terörle mücadele konusundaki uzun vadeli taahhüdünde bir mihenk taşıdır.” diye konuştu.
‘’NATO’NUN TAM ÜYELERİ OLARAK İSVEÇ’İN ULUSAL GÜVENLİĞİNİ ARTIRMAYA ODAKLANALIM”
Son dönemde Türkiye ile yaşanan gerilime ve İsveç’te yaşanan provokasyonlara değinen Kristersson, “Bu eylemlerin yol açtığı hayal kırıklığını anlıyor ve paylaşıyoruz. Tüm İsveçlilere mesajım çok basit; durumu sakinleştirelim ve büyük resme ve gerçekten önemli olan şeye, NATO’nun tam üyeleri olarak İsveç’in ulusal güvenliğini artırmaya odaklanalım.” ifadelerini kullandı.
YENİ TERÖR CEZA YASASI TANITILDI
İsveç Adalet Bakanı Gunnar Strommer da gün içinde düzenlediği basın toplantısında, İsveç’te terör örgütlerine destek vermeyi ve katılmayı suç sayan ceza yasasını tanıttı.
Sadece belirli bir terör olayına karışanların değil, terör örgütleriyle her tür bağlantının cezai takibat konusu olacağını belirten Strommer, “Terör mevzuatının yetersiz olduğu ortaya çıktı. Yeni ceza yasası ile terör örgütü faaliyetlerinin sürdürülmesini, güçlendirilmesini ve bir dizi farklı faaliyeti suç saymak istiyoruz.” ifadesini kullandı.
Strommer, “Bu zamana kadar terör zanlıları, sadece eylemlerinin belirli bir terör olayıyla bağlantılı olması durumunda cezai takibata uğruyordu. Yeni yasa, terör örgütleriyle her tür bağlantıyı cezai takibat kapsamına alacak.” dedi.