Faiz kararı piyasaları nasıl etkileyecek, ağustosta indirim gelecek mi? Al Ain Türkçe Özel
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası’nın temmuz ayı faizini yüzde 50’de sabit tutmasına ilişkin kararını değerlendiren Ekonomist İris Cibre, “Kararın piyasalara ek bir etkisi olmayacak. PPK metninde faiz indirimi sinyalini de almadık” dedi.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), Para Politikası Kurulu (PPK) temmuz ayında politika faizini yüzde 50 seviyesinde sabit bıraktı. Toplantının ardından PPK açıklama yaptı. Açıklamada sıkı para politikasının sürdürüleceği kaydedilerek "Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda ise para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır" denildi.
Enflasyonist baskıların canlı olduğu ifade edilen açıklamada, öncü değerlendirmelerin temmuz ayında aylık enflasyonun, para politikasının görece etki alanı dışında kalan yönetilen-yönlendirilen fiyat ve vergi ayarlamaları ile işlenmemiş gıda fiyatlarındaki arz yönlü gelişmeler neticesinde geçici olarak artacağına işaret ettiği ifade edildi.
Politika faizi Mart 2024'te yüzde 45'ten yüzde 50 seviyesine çıkarılmış, nisan, mayıs ve haziran ayındaki toplantılarda da yüzde 50 düzeyinde sabit bırakılmıştı.
“AĞUSTOS AYINDA DA İNDİRİM BEKLEMEMEK GEREK”
Ekonomist İris Cibre, karara ilişkin değerlendirmelerini Al Ain Türkçe ile paylaştı. Cibre, kararın piyasalara olan etkisine ilişkin de konuştu. “Faiz kararı beklenen bir karardı” diyerek sözlerine başlayan Cibre, “Dolayısıyla piyasalar ek bir etkisi olmayacak” dedi.
İris Cibre
Para Politikası Kurulu’nun faiz kararına ilişkin metninde faiz indirimi sinyalinin verilmediğini söyleyen Cibre, “Dolayısıyla ağustos ayında da bir indirim beklememek gerek” ifadelerini kullandı.
“Artık Merkez Bankasının faiz indirimi iletişimine başlaması gerektiğine inanıyorum” diyen Cibre, yüzde 50 faiz artık fazla uzun süredir duruyor ve çok yüksek” diye konuştu.
CİBRE’DEN ‘DENETİM’ VURGUSU
“Kısa sürede 250'şer BPS’lik adımlarla yüzde 40'a kadar inilmesi gerektiğine inanıyorum” diyen Cibre şunları kaydetti:
“Carry trade imkanı fazla uzun süre iltimas sağladı yabancıya, bunun karşılığında hala Menkul Kıymet girişi yapmadıklarını görüyoruz. Bunun yanında şirketler için de finansmanda büyük yük kaynağı olması dolayısıyla, artık maliyetlerine etki etmeye başlayacak yani enflasyonist bir süreye girmeye başlayacağız. Şu an en büyük sorun enflasyonda hizmetler sektörü ve bunun maliyetler kaynaklı değil daha çok fırsatçılık kaynaklı olduğuna inanıyorum. Bu konuda para politikasının çözümü olamaz. Konu artık denetimle çözülmesi gereken bir hal aldı”