Faik Öztrak: Şahsım hükümetlerinin yanlış siyaseti paramızın haysiyetini yok etti
CHP Sözcüsü ve Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak, 1 Ocak 2009 tarihinde tedavüle giren ve vatandaşın günlük hayatta en fazla karşısına çıkan 100 liralık banknotun yıldan yılda nasıl değer kaybettiğini anlattı.
Sözcü'nün haberine göre, Faik Öztrak, şöyle konuştu:
100 Liralık Banknotlar, 1 Ocak 2009 tarihinde tedavüle girdi. Vatandaşın günlük hayatta en fazla karşısına çıkan ve en çok kullandığı banknotların başında da 100 Liralıklar geliyor.
Dolaşıma çıktığı ilk gün, 100 Lirayla 66 dolar alınırdı. Şimdi ancak 11 dolar alınabiliyor. 100 Liranın dolar karşısındaki satın alma gücü 12 yılda 55 dolar eridi. Bunun 11 doları da ucube tek adam rejimine geçtiğimiz son üç yılda gerçekleşti.
Bir ülkenin parasının değeri, o ekonominin barometresidir. İstikrarlı ekonomilerin, parası da istikrarlı olur. Milli paranın gücü vardır. Onuru vardır. Haysiyeti vardır. Erdoğan Şahsım Hükümetlerinin yanlış siyaseti, ekonomide istikrarı da, paramızın haysiyetini de yok etti. “
Öztrak, 100 lira ile geçmişte ve bugün alınabilen ürünlerle ilgili çarpıcı örnekler vererek değerlendirmesini şöyle sürdürdü:*Erdoğan Şahsım Hükümetleri milli paramızı pul etti. Paramızın bereketini kaçırdı. Bundan 12 yıl önce 100 lirayla 440 tane yumurta alıyorduk. Bugün ancak 97 yumurta alabiliyoruz. 100 Liranın yumurta alma gücü 343 yumurta düştü.
12 yıl önce cebimizdeki 100 Lirayla 114 kilo domates alabiliyorduk, şimdi ancak 21 kilo alabiliyoruz. 100 Liranın, domates alma gücü 93 kilo düştü.
12 yıl önce cebimizdeki 100 Lirayla 103 kilo kuru soğan alıyorduk. Bugün ancak 43 kilo alabiliyoruz. 100 Liranın, soğan alım gücü 60 kilo düştü.
12 yıl önce cebimizdeki 100 Lirayla 101 kilo patates alabiliyorduk, şimdi ancak 33 kilo patates alabiliyoruz. 100 Liranın, patates alım gücü 68 kilo düştü.
12 yıl önce cebimizdeki 100 Lirayla 52 paket makarna alıyorduk, şimdi ancak 15 paket makarna alabiliyoruz. 100 Liranın, makarna alım gücü 37 paket düştü.
12 yıl önce cebimizdeki 100 Lirayla 17 kilo tavuk eti alabiliyorduk, şimdi ancak 5 kilo alabiliyoruz. 100 Liranın, tavuk eti alım gücü 12 yılda 12 kilo düştü.
12 yıl önce cebimizdeki 100 Lirayla 22 litre Ayçiçek yağı alıyorduk, şimdi ancak 5 litre Ayçiçek yağı alabiliyoruz. 100 Liranın, Ayçiçek yağı alım gücü 12 yılda 17 litre düştü.
100 Lira ilk dolaşıma çıktığında onunla aldığımız makarnayı, yumurtayı, yağı bugün almak için üzerine üç tane daha 100'lük banknot versek yetmiyor. Yanına iki tane 20'lik banknot, Bir de 1 Liralık madeni para gerekiyor. Bunlar da TÜİK'in market fiyatlarına göre…
Enflasyon dünyanın en sinsi, en adaletsiz vergisidir. Ülkeyi 19 yıldır yönetenlerin üstatlarının ifadesiyle enflasyonun ilmi tarifi içinde en yakışıklı edebi izahı şudur: “Bir insanın cüzdanına ve nakdine el sürmeden, belli başlı bir tertiple parasını sızdırıp götürmek.”
Enflasyon cepteki cüzdanın, mutfaktaki tencerenin bereketini kaçırır. Sadece alım gücünü eritmekle kalmaz. Milletin zihnini sürekli meşgul eder. Enerjisini yok yere tüketir. Ekonominin üretim kapasitesini, büyüme potansiyelini kemirir.
Ülkede huzuru içten içe yok eder. Milleti ezer. Yüzler gülmez. Huzur kalmaz. Bugün memlekette olanlar da işte budur. Erdoğan Vesayet Rejiminin ülkeyi getirdiği yer işte burasıdır. Milletin eriyen satın alma gücü. Artan hayat pahalılığı, şişen etiket fiyatları, kaybolan huzur.
*Ne yazık ki yeni zamlar da yolda. Bu sene kışımız kara kış olacak. Çünkü sorunun varlık sebebi yerli yerinde duruyor. Erdoğan Şahsım Hükümeti sebeptir. Hayat pahalılığı sonuçtur. Erdoğan Şahsım Hükümeti ülkemizin bereketini kaçırmıştır.“