Erdoğan'ın üçüncü dönemi Türkiye'nin rotasını belirleyecek!
İlk turda yarışı önde bitiren fakat yüzde 50'nin üzerine çıkamayan Erdoğan, ikinci turda ipi göğüsledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 28 Mayıs başarısı onu, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi dahilinde, üç kez üst üste seçilen ilk cumhurbaşkanı yaptı. Resmi sonuçların açıklanmasının ardından yeni kabinesini belirlemesi beklenen Erdoğan'ın önünde zorlu ekonomik sorunlar bulunuyor.
Diğer tarafta, muhalefet partileri, hem parlamento seçimlerinde hem de cumhurbaşkanlığı seçiminde yaşanan yenilgilerin ardından, iç hesaplaşma sürecine girecek gibi görünüyor.
Seçimlerin ikinci turunda, Erdoğan, 2018 seçimlerine kıyasla %0,4 oranında bir oy kaybı yaşadı. 2019 yerel seçimlerinde, CHP’nin belediyeleri kazandığı büyükşehirlerde, Kılıçdaroğlu'nun gerisinde kalan Erdoğan, Karadeniz, Ankara ve Eskişehir dışında İç Anadolu bölgesinde üstünlüğünü korudu. İlk turun seçim haritasıyla karşılaştırıldığında, sadece Hatay'da bir değişiklik gözlendi; Kılıçdaroğlu ilk turda bu ilde önde bitirirken, ikinci turda Erdoğan öne geçti.
MHP'nin oy oranını artırdığı ve ATA İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan'ın %5,17'lik oy oranıyla sürpriz yaptığı 14 Mayıs seçimleri, "milliyetçi" seçmen söylemi ile öne çıktı. İkinci tura giderken, Oğan, Erdoğan'ı desteklerken, Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, Kılıçdaroğlu'nu destekleme kararı aldı.
Kılıçdaroğlu, büyükşehirlerde oy artırdı ancak Doğu ve Güneydoğu'daki 11 ilde küçük de olsa oy kaybı yaşadı. Bu durum, bir grup Kürt seçmenin, Zafer Partisi ile yapılan seçim işbirliğine tepki göstererek, sandığa gitmeme kararına bağlanıyor.
Erdoğan, resmi sonuçların açıklanmasının ardından yemin ederek görevine başlayacak. İlk işi yeni kabinesini belirlemek olacak. Mevcut kabinesindeki 15 bakan milletvekili seçilerek parlamentoya girdiği için Erdoğan'ın tamamen yeni bir kabine oluşturması gerekiyor.
Seçim sonuçları açıklanır açıklanmaz, muhalefet liderleri durumu değerlendirmek için açıklamalarda bulundu. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, seçim sonuçlarının Türkiye'nin demokrasisi için önemli bir ders olduğunu belirtti ve "Demokrasi kazanmıştır" dedi. CHP'nin cumhurbaşkanlığı adayı olan Kılıçdaroğlu, seçim sonuçlarına rağmen CHP'nin önemli bir oy oranına ulaştığını ve partinin gücünü artırdığını söyledi.
Öte yandan, MHP lideri Devlet Bahçeli, partisinin oy oranını artırmayı başardığını belirterek, "Milliyetçi hareket, Türkiye'nin geleceği için büyük bir etkiye sahip olacak" dedi. MHP'nin cumhurbaşkanı adayı olan Sinan Oğan, seçim sonuçlarını kabul ederek, Türkiye'nin demokratik sürecine saygı gösterdiğini belirtti.
İyi Parti lideri Meral Akşener de seçim sonuçlarını kabul ederek, demokratik sürecin önemini vurguladı ve partisinin halkın iradesine saygı göstereceğini belirtti.
HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, "Seçimlerin barış, demokrasi ve özgürlüklerin güçlenmesine vesile olmasını dileriz" dedi.
Bu seçimler, Türkiye'deki siyasi dinamikleri önemli ölçüde değiştirdi. Sonuçlar, hem muhalefetin hem de iktidarın önemli dersler çıkarabileceği bir seçim olarak tarihe geçti. Seçimlerin sonucu, Türkiye'nin gelecekteki siyasi yönünü belirleyecek ve ülkenin ulusal ve uluslararası politikalarında önemli bir rol oynayacak.
Bu seçimlerin sonuçları, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde farklı etnik ve politik grupların, demokrasiye olan inançlarını ve desteğini gösterdi. Türkiye'nin güçlü bir demokrasiye sahip olduğunu gösteren bu seçimler, Türkiye'nin geleceği için umut veriyor.
Erdoğan'ın üçüncü dönemine başlarken, hükümetinin karşılaştığı zorluklar da artacak gibi görünüyor. Türkiye'nin ekonomik durumu, terörle mücadele, Suriye ve Libya gibi ülkelerdeki durum ve Türkiye'nin AB ile ilişkileri gibi konularda önemli kararlar alması gerekiyor.
Erdoğan'ın yeni dönemine başlarken, Türkiye'nin geleceği için önemli kararlar alması bekleniyor. Bu, Türkiye'nin hem iç hem de dış politikasında önemli bir dönemeç olacak. Erdoğan'ın yönetiminde, Türkiye'nin yeni stratejik partnerlikler kurması, eski ittifakları güçlendirmesi ve küresel arenada daha aktif bir rol oynaması bekleniyor.
Yeni dönemin hemen başında, Erdoğan'ın yönetimi COVID-19 pandemisi ve Türkiye'nin ekonomisine yönelik meydan okumalarla karşı karşıya kaldı. Küresel ekonomideki belirsizlik ve Türkiye'nin içinde bulunduğu ekonomik zorluklar, Erdoğan'ın ekonomi politikalarının etkinliğini sınamaya devam edecek.
Buna ek olarak, Türkiye'nin dış politikası, Suriye ve Libya'daki durumlar, Kıbrıs sorunu ve Doğu Akdeniz'deki enerji meseleleri gibi konuların yanı sıra Türkiye'nin AB ve NATO ile ilişkileri gibi bir dizi karmaşık konuları içeriyor. Bu konular, Erdoğan'ın üçüncü döneminde önemli öncelikler olacak.
Erdoğan, seçim zaferinden sonra yaptığı konuşmada, yeni dönemin zorluklarına işaret etti ve "Türkiye'nin bu zorlukların üstesinden gelebileceğine ve daha güçlü bir şekilde çıkabileceğine inanıyorum" dedi.
Türkiye'nin gelecekteki yönü, Erdoğan'ın liderliğinde belirlenecek. Ancak, bu seçimlerin sonuçları, Türkiye'nin demokratik sürecinin canlı ve sağlıklı olduğunu ve halkın, ülkenin gelecekteki yönü üzerinde önemli bir etkisi olduğunu gösteriyor.