Erdoğan Aydın'da konuştu | Kirli pazarların hesabını sandıkta sorun
Aydın’da düzenlenen mitingde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “14 Mayıs’ta sandık önünüze geldiğinde tepkinizi orada gösterin, kirli pazarlıkların hesabını sandıkta sorun” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aydın Atatürk Kent Meydanı'nda düzenlenen mitingde açıklamalarda bulundu.
Seçim süreci öncesinde birçok ili ziyaret ettiklerini belirten Erdoğan, “Bu sene ramazan ayını özellikle depremzedelerimize ve deprem bölgesindeki illerimize ayırdık. Gidemediğimiz illerimize 14 Mayıs'tan sonra inşallah teşekkür ziyareti yapacağız. Tabii bunun için önce 14 Mayıs'tan zaferle çıkmamız gerekiyor. Sandıkları patlatıyor muyuz? Birilerini de sandığa gömüyor muyuz? Sizin bu heyecanınız var ya, bu aşkınız var ya bu işin bittiğini haber veriyor. Önümüzde 4 gün kaldı. Pazar günü kendimizle birlikte evlatlarımızın da geleceği adına çok önemli bir karar vereceğiz” ifadelerini kullandı.
Konuşmasında muhalefet partilerine ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na yüklenen Erdoğan, “Oyumuzu ya eser siyasetinden, ülkeye ve millete hizmet siyasetinden ya da yıkım siyasetinden, takoz siyasetinden yana kullanacağız. Teveccühümüzü ya 21 yıldır ülkemizi her alanda başarıdan başarıya koşturmuş tecrübeli kadrolara vereceğiz ya da geçmişinde SSK'yi batırmak, seçimde oy kullanamamak dahil her türlü skandalın olduğu defolu bir şahsa yetki verir miyiz? Ya ülkemiz ekonomisini kendi kaynaklarımızla güçlendirmeye, büyütmeye devam edeceğiz ya da Londra tefecilerinin, IMF'in komiserlerinin ekonomimize çökmesine rıza göstereceğiz. Bunları kabul edebilir miyiz?” dedi.
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:
“IMF’TEN BİR KURUŞ ALMADIK”
“Artık IMF'le bizim ilişkimiz kalmadı. Ama bu CHP ne diyor? IMF'ten borç alın da biraz rahatlayalım. Gerek yok dedik, biz bize yeteriz. O gün bu gün 10 sene geçti. Biz IMF'ten bir kuruş almadık. Ama bunlar Londra tefecilerinden 300 milyar dolar alacağını söylüyor. Ya bunlar tefeci, bunlar esrar, eroin kaçakçısı, bunlardan size yar olmaz. Bununla benim halkımı kandırmaya çalışıyorlar. İşte Pazar günü bunlara dersi vermeye hazır mıyız? Bizim bunlara ihtiyacımız yok.
"MENDERES’İ İDAMA GÖTÜRENLER KİMLERDİ?”
Merhum Menderes, ömrünü ülkemizin demokratikleşmesine, güçlenmesine ve kalkınmasına adamış büyük bir devlet adamıydı. Başbakanlığı döneminde Türkiye'nin ekonomik açıdan daha müreffeh, siyasi olarak daha demokratik ve özgür olabilmesi için mücadele etti. Demokrasi ve kalkınma yolunda çok büyük mesafe de aldı. 18 yıllık hasretin ardından minarelerimizden ezanı Muhammediler onun döneminde yükseldi. Menderes'i idama götürenler kimlerdi? O günün CHP'si… Şu andakilerin ondan farkı yok, aynı. Bunlar sadece masanın etrafında fırıldak çeviriyorlar. Tek parti faşizminin camilerimizin kapılarına vurduğu zincir onunla kırıldı. Ama bunlarda tezgah çok, fırıldak çok, onun için bakarsınız türbe türbe dolaşırlar. Milletimizin gözbebeği olan imam hatip okulları Menderes'in döneminde açıldı.
"Gerektiğinde canımız pahasına demokrasimize sahip çıktık"
DEAŞ'ından PKK'sına kadar tüm terör örgütlerinin azdırılmasından, ekonomimize, bunlara yönelik tehditlere hepsi aynı senaryonun parçaladıydı. Hepsinin de amacı milletin sandıkta verdiği emaneti silah zoruyla gasp etmekti. Her seçim öncesinde denenen provokasyonları da buna eklemek lazım. Milletimizle aramıza giremeyenler, siyaset mühendislikleriyle, istihbarat operasyonlarıyla milli iradeyi yönlendirmek istedi. Biz 21 yıldır işte bu kirli senaryolarla da mücadele ettik. Gerektiğinde canımız pahasına demokrasimize sahip çıktık. Ne azgın azınlığın baskılarına boyun eğdik ne de sivil siyasetten başka kendimize yol aradık.
Pek çok davamızı bölücü örgütün saldırılarında şehit verdik. Seçim bürolarımıza molotof bombaları atıldı. Seçim çalışması yapan nice kardeşimiz taciz edildi. Maruz kaldığımız onca hakarete, kışkırtmaya, ahlaksızlığa rağmen hukuk ve adaletten sapmadık. Birileri gibi batılı güçlerin kulaklarımıza fısıldadığına değil, biz hep Anadolu irfanına inandık. Milletimize inandık, Allah'ımıza dayandık. Hiçbir güce boyun eğmedik, sandığın onuruna, sandığın şerefine asla ve asla halel getirmedik. Ne söyleyeceksek sandıkta söyledik, sandık aracılığıyla söyledik. Bugün yine aynı yerdeyiz, aynı hassasiyeti taşıyoruz. Çakalla avlanıp çobanla ağlayan mürailerin ne yapmaya çalıştıklarını çok iyi biliyoruz.
"TÜRKİYE’NİN SURİYELİLEŞTİRİLMESİNE RIZA GÖSTERMEYECEĞİZ”
Londra'daki tefecilerden alınan sözlerin ne için alındığını çok iyi biliyoruz. Ortada öyle bir mesele yokken bir gece yarısı yayınlanan Kürt ve Alevi videolarının ne gayeyle yapıldığını çok iyi biliyoruz. Bizim için Türk'üyle, Kürt'üyle, Laz'ıyla, Çerkez'iyle, Boşnağı'yla hepsi bizim kardeşimiz. Biz yaratılanı yaratandan ötürü severiz. Ayrım yapmayız. Biz kuklayı da kuklacıyı da oynanan oyunu da çok iyi biliyoruz. Biz bu oyunu yine bozacağız. Fitne tüccarlarının aramıza nifak tohumları ekmesine izin vermeyeceğiz. Kaybedeceklerini anlayanların sokaklarımızı karıştırmasına asla müsaade etmeyeceğiz. Türkiye'nin Suriyelileştirilmesine kesinlikle rıza göstermeyeceğiz. Birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize ve ülkemizdeki huzur iklimine çok güçlü bir şekilde sahip çıkacağız.
Biliyorum son 2 aydır siyaset sahnesinde yaşanan rezillikler sizi üzüyor. Bölücü örgütün giderek artan pervasızlıkları sizi öfkelendiriyor. Ama gün soğukkanlı olma, sabırla, basiretle hareket etme günüdür. Siyasi ikballeri uğruna sizi galeyana getirmeye çalışanlara fırsat vermeyin. 14 Mayıs'ta sandık önünüze geldiğinde tepkinizi orada gösterin, kirli pazarlıkların hesabını sandıkta sorun. Göz göre göre sizlerin iradesini yok sayanlara cevabınızı sandıkta verin.
"YAPARSA AK PARTİ YAPAR”
Asırlık hizmetleri sizlerin istifadesine sunarken hep milletimizin gücüne güvendik. Başkaları yapıyorsa biz niye yapmayalım. Başkaları buluyorsa biz neden bulamayalım dedik. Ülkemizin kaynaklarını ve potansiyelini en verimli, en güzel şekilde kullanmaya çalıştık. Karadeniz gazını çıkardık. İlk ay ücretsiz dedik. Bu Bay Bay Kemal'in sözlerine benzemez. İHA ve SİHA'larımızla savaş sanayiine girdik. TCG Anadolu uçak gemimizi silahlı kuvvetlere verdik. 100 binler ziyaret etti. Yaparsa AK Parti yapar. Bu aralar İzmir'deydi. Şu anda da İzmir'de.
Tarımsal hasılada Avrupa'da birinciyiz. Geçen sene dünyada en çok turist çeken 3 ülkeden biri olduk. İHA'larımız, SİHA'larımız, AKINCI'larımız, KIZILELMA'mız dünyanın hayranlık duyduğu uçaklarımız. Akkuyu santralini yaptık. İlk üniteyi açtık. Türkiye'nin otomobili Togg ile elektrikli araç teknolojisinde yerimizi aldık. Hayranlar, çok seviyorlar. Mavi Vatan'daki çıkarlarımızla birlikte karada da Togg'la şu anda farklı sükse yapıyoruz. Milli muharip uçağımız KAAN'la çok farklı seviyeye geliyoruz. Karadeniz gazımızla enerjide dışa bağımlılığımızı azaltıyoruz. Gabar petrolümüzle milyarlarca dolarımızın cebimizde kalmasını sağladık. Muhalefetin yok dediği, fasa fiso dediği doğal gazımızı Filyos'taki tesislerimize getirdik. Bu sevinci milletimizle paylaşmak için 1 aylık gazı ücretsiz yaptık. Önümüzdeki bir yıl boyunca da 25 metreküplük gazı faturadan düşüyoruz.
Gabar'da keşfettiğimiz günlük 100 bin varil üretim kapasiteli petrolü de ekonomimize kazandırıyoruz. Bu şekilde bütçemize kalacak 100 milyar dolarlık kaynağı yatırım olarak, istihdam olarak, sosyal destek olarak milletimizin istifadesine kuracağız. Kuracağımız aile ve gençlik bankasıyla hem toplumun temel taşı aileye hem de gençlerimize bunu finans olarak tahsis edeceğiz. Şimdi buradan ev hanımlarımızı da emekli edeceğiz”