Erdoğan, 14 Mayıs tarihini imzaladı | YSK iki aylık seçim takvimini başlatacak
Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’ne ilişkin açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, seçimlerin 14 Mayıs’ta yenilenmesi kararını imzaladığını duyurdu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’de Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi hakkında açıklamalarda bulundu.
Seçimin 14 Mayıs'a çekilmesiyle ilgili karara imza attığını bildiren Erdoğan, "Yüksek Seçim Kurulu iki aylık seçim takvimini başlatacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’de Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi hakkında açıklamalarda bulundu.
Seçimin 14 Mayıs'a çekilmesiyle ilgili karara imza attığını bildiren Erdoğan, "Yüksek Seçim Kurulu iki aylık seçim takvimini başlatacaktır" dedi.
RESMİ GAZETE'DE YAYIMLANDI
Anayasa'nın 116’ncı maddesi uyarınca TBMM genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin yenilenmesine ilişkin Cumhurbaşkanı Kararı, Resmi Gazete'nin mükerrer sayısında yayımlandı.
Cumhurbaşkanı Kararı'nda, "Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 116’ncı maddesi uyarınca Türkiye Büyük Millet Meclisi genel seçimi ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin yenilenmesine karar verilmiştir" ifadesine yer verildi.
Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:
"YSK İKİ AYLIK SEÇİM TAKVİMİNİ BAŞLATACAK"
"Resmi Gazete'de yayımlanacak bu kararın ardından, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) iki aylık seçim takvimini başlatacaktır. Buna göre, inşallah iki ay sonraki ilk pazar günü olan 14 Mayıs'ta milletimiz, cumhurbaşkanını ve milletvekillerini seçmek üzere sandık başına gidecektir. Seçimlerin yenilenmesi kararımızın ülkemize, milletimize, Türkiye Büyük Millet Meclisimize ve siyasi partilerimize hayırlı olmasını diliyorum.
Seçimlerin tarihinin 14 Mayıs olarak güncellenmesini kamuoyuyla paylaşmıştık. Bizi, seçim tarihini yaklaşık bir ay öne çekme kararını almaya yönelten sebeplerden bazıları şunlardı, her şeyden evvel 18 Haziran, milyonlarca gencimizin geleceğini ilgilendiren üniversite sınav takvimiyle çakışan bir tarihti. Yine bu tarih, yurt içinden ve yurt dışından yüzbinlerce vatandaşımızın hac farizasını ifa etmek üzere mübarek topraklara gittiği bir döneme denk geliyordu. İlk ve orta dereceli okulların seçim tarihinden hemen önce tatile girmesi sebebiyle her yıl olduğu gibi bu sene de milyonlarca vatandaşımız, memleketine veya tatil beldelerine gitmek üzere yola çıkacaktı. Bunların başını çektiği sebeplerle, 18 Haziran'ın milletimizin iradesini sandığa yansıtmasını teminde sağlıklı bir tarih olmadığını değerlendirdik. Alternatif olarak da 14 Mayıs tarihini teklif ettik.
"DEPREMDE 47 BİNİN ÜZERİNDE İNSANIMIZ VEFAT ETTİ"
Demokrasi geçmişimiz bakımından anlamlı bir yıl dönümüne de tekabül eden bu tarihin milletimiz nezdinde hüsnü kabul gördüğünü biliyoruz. Ancak ülkemizin 6 Şubat'ta ardı ardına yaşadığı iki büyük deprem, seçimle ve seçim tarihiyle ilgili tartışmaları gündemimizden çıkardı. Asrın felaketi olarak nitelenen bu deprem, Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Gaziantep, Malatya, Osmaniye, Şanlıurfa, Diyarbakır, Kilis, Adana ve Elazığ illerimizde, yüreklerimizi yakan can ve mal kayıplarına yol açtı.
Depremin ilk günlerindeki ağır kış şartları, hasar gören altyapı ve 500 kilometreyi bulan yıkım alanının büyüklüğü işimizi hayli güçleştirmiş olsa da, ya bir yol bularak ya bir yol açarak insanlarımızın yardımına koştuk. Bu 11 ilimizde yaşayan 14 milyon vatandaşımızı doğrudan etkileyen, geniş bir çevrede hissedilen depremde 47 binin üzerinde insanımız vefat ederken, 115 binden fazla insanımız da yaralı olarak kurtarıldı
Şehirlerimizi yerle yeksan eden bu afette, milyonlarca vatandaşımız evini kaybederken, milyonlarca vatandaşımız da ardı arkası kesilmeyen sarsıntılar sebebiyle evine giremez hale geldi. Felaketin ilk anından itibaren, devlet ve millet olarak, tüm gücümüz ve imkanlarımızla depremzede vatandaşlarımızın yanındayız. Cumhurbaşkanıyla, bakanlıklarıyla, belediyeleriyle, sivil toplum kuruluşlarıyla, gönüllüleriyle, dost ülkelerden gelen kardeşlerimizle, felaket gününden beri sadece depremle uğraştık
Seçim sürecinin uzamasının beraberinde getireceği siyasi belirsizlikler, deprem yaralarının sarılmasına ve kayıpların telafisine yönelik çalışmaların aksamasını tehdit ediyor. Ülkenin bir bölümü can kayıpların ve yıkım altında feryat ederken, diğer tarafta bazıların sergilediği aymazlığı milletimizin sırtına yükleyemeyiz. Türkiye'nin ne vakit kaybına ne dikkat dağınıklığına ne enerjisini gereksiz yere harcamaya tahammülü vardır. Ülkemizin seçim gündemini bir an önce geride bırakması şarttır.
Anayasa'nın bize verdiği yetkiyle seçimleri 14 Mayıs'ta yapma kararını hayata geçiriyoruz. Kararın Resmi Gazete'de yayınlanmasıyla YSK seçim takvimini hazırlayıp ilan edecektir. Bugün mükerrer sayıda yayınlanması da olacaktır. Seçim sürecinde gündemimiz depremzede vatandaşların yaralarının sarılmasıyla, depremin verdiği zararlardan oluşacaktır.
CHP'Lİ SUZAN ŞAHİN'E: HANIMEFENDİ KONUŞUYOR
Parlamentoda ana muhalefetin bazı temsilcilerinin garip garip konuşmalarını dinliyorum. Bu zavallılar daha bizim ilk gün bakan arkadaşlarım deprem bölgelerindeydi, bürokratlarımız, teknokratlarımız bölgedeydi. Ben de ikinci gün deprem bölgesine ulaştım. Bir turu böyle tamamladıktan sonra ikinci turda Devlet Bey ile buraları dolaştık. Sayın Destici ile dolaştık. Biz yaralıyız, dertliyiz. Hanımefendi konuşuyor; öyle senin konuştuğun gibi değil. Hatay milletvekiliymiş. Biz sadece Hatay değil 11 ilin 11'inde de çalışmaları sürdürdük.
Depremzede bir vatandaşla görüştüğümde telefonda şöyle söyledi: 'Cumhurbaşkanım bizim hiçbir sıkıntımız yok. Her şey yok. Ben çadırda kalıyorum.
AK PARTİ'NİN VEKİL ADAY ADAYLARINA BAĞIŞ ŞARTI
Partimize adaylık başvurusu yapacak herkes önce, belirlenecek asgari tutarı AFAD’ın deprem yardım hesaplarına bağış olarak yatıracaktır. Yapacakları cömert yardımlara şimdiden çok teşekkür ediyorum.
"ÇAĞRIMIZA DESTEK BEKLİYORUZ"
Bir kez daha altını çizerek altını Türkiye 6 Şubat depremlerinin yol açtığı yıkımları ortyadan tamamen kaldırmadan geleceğine güvenle bakamaz. Sçeime katılan cumhurbaşkanı adayları, ittifaklar ve siyaset partileri olarak attığımız her adımda bu hakikate bağlı kalmalıyız. 14 Mayıs süreci, kısır siyasi çekişmelerin, yalan, iftira kampanyalarının mecrası haline dönüştürülürse, 85 milyon insanımız önünde vebale gireriz.
Türkiye için hemen şimdi, diyerek 14 Mayıs’ı, 6 Şubat yıkımının izlerini silecek hayırlı bir yarışa dönüştürmek istiyoruz. Cumhur İttifakı'nın Cumhurbaşkanı adayı olarak bizimle yarışacak ve TBMM'de temsil için mücadele edecek herkesten bu samimi çağrımıza destek bekliyoruz.
"MÜZİKSİZ BİR KAMPANYA OLACAK"
Hazırladığımız bütün müzikleri yasaklıyoruz, müziksiz bir kampanya olacak, ikili görüşmeler suretiyle bu kampanyamızı sürdüreceğiz."
Çadırda kalmama rağmen halimden memnunum. Konteyner gelirse daha iyi olurum. Ama şikayetçi değilim.' İşte bu da milletin evladı. Bir ona bakıyorum bir de Meclis'e milletvekili olarak gelmiş hanıma bakıyorum. Biz dertliyiz, bizim derdimiz var. Ama bunların yok. Bugün İskenderun'da enkazlar olduğu gibi Hatay'ın diğer ilçelerinde hele hele Antakya'da enkazın en büyüğü var. Belki bundan da haberi yok. Çünkü gittiği yerler belledir”