Ekrem İmamoğlu davasını Av. Celal Ülgen yorumladı: Bu daha hiçbir şey değil I AL-AIN Türkçe ÖZEL
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında açılan ve 14 Aralık'a ertelenen davada Savcı, İmamoğlu için 4 yıl 1 ay hapis cezası istedi. Süreci Av. Celal Ülgen, AL-AIN Türkçe’den Alev Olgay’a değerlendirdi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu’nun 31 Mart seçimlerinin iptal edilmesinin ardından yaptığı basın açıklamasında eski Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Sadi Güven ve üyelerine hakaret ettiği iddiasıyla yargılandığı dava bugün görüldü.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında “Yüksek Seçim Kurulu üyelerine hakaret ettiği” iddiasıyla açılan davanın karar duruşması 14 Aralık'a ertelendi. Savcı, İmamoğlu hakkında en üst sınırdan 4 yıl 1 ay hapis cezası istedi. İmamoğlu'na savcının istediği ceza verilirse İmamoğlu siyasi yasaklı hale gelecek.
Yaşanan bu süreci Avukat Celal Ülgen, AL-AIN Türkçe’den Alev Olgay’a değerlendirdi.
İktidar İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na neyin diyetini ödetiyor?
İstanbul seçimlerinin diyetini ödetmeye çalışıyorlar. Yani İstanbul seçimlerini kaybetmeyi içlerine hiç sindiremediler ve bir kanser hücresi gibi bu giderek büyüyor. Bu nedenle böyle bir yola başvuruyorlar. Çünkü İmamoğlu’nun aday olması düşünülemeyeceğine göre tek yöntem bu tek gerekçe bu diye düşünüyorum.
İmamoğlu, Kaftancıoğlu ve Salman davaları da düşünüldüğünde CHP’lilerin üzerindeki yargı sopasının amacı nedir? Nereye uzanacak?
Bu daha hiçbir şey değil diye düşünüyorum. Önümüzdeki süreçte seçimler yaklaştıkça şiddetin ve dozun daha da artacağını ve bir kaos planının devreye sokulacağını ve bu konuda çeşitli kışkırtıcı girişimlerin yapılacağını düşünmemek elde değil. Böyle bir şey iktidarda kalmak için son çare. Latincede ‘ultima ratio’ denilir buna. Son çare olarak herhalde bunu düşünüyorlar çünkü yargının bu şekilde silah olarak sopa olarak kullanılması, bir taraftan düşünce özgürlüğünün budanması, diğer taraftan ağzını açanların susturulması politikacıların ana muhalefet partisi üzerinde de demokrasinin kılıcı gibi sallandırılması başka yöntemleri çağrıştırmıyor. Doğrudan doğruya daha baskıcı bir sürece geçeceğimizi gösteriyor.
AK Parti sandıkta yapmadığını masa başında mı yapacak?
Yapmak isteyecektir ama başaramayacaktır.