Demirtaş'tan bilim insanlarına 'rapor' uyarısı
Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, depremin ardından hazırlanacak raporlara ilişkin bilim insanlarına uyarı ve ricade bulundu. Demirtaş, “Lütfen raporlarının kapağına şunu yazsınlar: Erdemli yöneticilerin okuması dileğiyle…” dedi.
Edirne Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçelerinde meydana gelen ve 10 ilde yıkıma sebep olan depremlere ilişkin bir yazı kaleme aldı.
Demirtaş, T24’te yayınlanan “Sesimi duyan var mı?” başlıklı yazısında bilim insanlarına uyarı ve ricada bulundu. Demirtaş, “Her büyük felaketten sonra olduğu gibi bu depremden sonra da ilgili tüm kurumlar binlerce sayfa rapor hazırlayacaklar. Eksikler, yanlışlar, alınması gereken önlemler, bilimsel kriterlerle tek tek sıralanacak. Biz de bu konuyu daha uzun zaman tartışacağız. Bu raporları hazırlayacak bilim insanlarına çok önemli bir uyarım ya da ricam olacak. Lütfen raporlarının kapağına şunu yazsınlar: "ERDEMLİ YÖNETİCİLERİN OKUMASI DİLEĞİYLE… Çünkü gerisi boş. Gerisi suya yazı yazmak gibi” ifadelerini kullandı.
Demirtaş şunları kaydetti:
Betondan, ranttan, soygundan, talandan başka bir "meziyeti" olmayan yöneticilerin umurunda bile olmayacak bu raporlar.
Dayanışma ruhunu ve erdem halini koruyabilirsek...
Yaşanan acının büyüklüğü karşısında ortaya çıkan dayanışma ruhu geleceğe dair umutlarımızı da büyütüyor. Bu yıkım karşısında başka türlü nasıl ayakta kalabiliriz ki?
Bu dayanışmanın özünde ahlak var; tüm yozlaştırma, yoksullaştırma, düşmanlaştırma politikalarına karşı insanın mayasında bulunan erdem var.
Eğer toplum şu anda bağrından fışkıran dayanışma ruhunu ve yakaladığı kolektif erdem halini korumayı başarırsa gelecekte seçeceği yöneticiler de yüksek olasılıkla erdemli olacaktır.
Bilim insanlarının hazırlayacağı değerli raporları da işte o erdemli yöneticiler okuyacak, bir bir hayata geçirecektir.
Hırsızın, ahlaksızın, rüşvetçinin, zalimin yanında, yöresinde yer alarak suçlarına ortak olmayacağız.
Her seferinde dönüp şu enkaza, enkaz altında yitip giden hayatlara bakıp "Bu felakette bizim payımız nedir?" diye sormamız gerekir.
Yönetici seçme kriterlerimiz değişmeli
Bu rezil düzeni, bu talan sistemini düzelteceksek önce kendimizden başlayacağız.
Artık yerelde veya genelde kendimize yönetici seçerken kimliğine, mezhebine, meşrebine, bakmayacağız. Erdemli midir, dürüst müdür, göreve uygun mudur, sadece ona bakacağız.
Bakmazsak ne mi olur?
Artık cevabını en acı şekilde öğrenmediysek bu son felaketimiz olmayacak maalesef.