Yüzde 50+1 için Cumhur İttifakı’ndan hamleler! Al Ain Türkçe Özel
Türkiye seçime gün sayarken, Cumhur İttifakı’nda genişleme çalışması sürüyor.
AK Parti ile Milliyetçi Hareket Partisi arasında Şubat 2018'de kurulan ardından da Büyük Birlik Partisi'nin de katılımıyla şekillenen Cumhur İttifakı, genişleme anlamında yeni hamleler yapıyor.
Bu çerçevede Hür Dava Partisi’nden (HÜDA PAR) destek alan Cumhur İttifakı, Yeniden Refah Partisi ile diyalog halinde.
HÜDAPAR’ın seçimlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı destekleyeceğini açıklaması, bir dizi tartışmaları da beraberinde getirdi.
HÜDAPAR’ın terör örgütü Hizbullah’a olan desteğinin yanı sıra parti programında Kürt politikasına ilişkin ‘özerklik’ dahil birçok maddenin yer alması ve kadına şiddetin önlenmesi yasalarına karşı çıkan tutumları, partiyi tartışmaların merkezi durumuna getirdi.
Cumhur İttifakı'nın mutlak desteğini istediği bir başka parti ise Yeniden Refah Partisi.
Merhum Başbakan Prof. Dr. Necmettin Erbakan'ın oğlu Fatih Erbakan tarafından 23 Kasım 2018 yılında kurulan Millî Görüş tabanlı partinin, kamuoyu araştırmalarına göre yüzde 1 civarında oyu bulunuyor.
YRP daha önce Erdoğan’a destek vermeyeceklerini açıklasa da yapılan temaslar sonucunda Cumhur İttifakı'na katılmak için en az 30 şart sundu. Şartlar içerinde toplumsal “cinsiyet eşitliğinden vazgeçilsin, zina suç sayılsın” maddeler de var.
Eski Başbakan ve AK Parti Genel Başkan Vekili Binali Yıldırım son yaptığı açıklamada, Yeniden Refah Partisi ile görüşmelerin olumlu düzeyde olduğunu ifade etti. Yeniden Refah Partisi’nin kararını 2 gün içinde vermesi bekleniyor.
Al Ain Türkçe’den Halit Ziya Alptekin, Cumhur İttifakı’nın genişleme çalışmalarının yanı sıra özellikle tartışmaların odağı HÜDAPAR’ın AK Parti ve MHP seçmeninde nasıl yakın bulduğuna ilişkin Siyaset Bilimci Dr. İbrahim Uslu ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat ile konuştu.
Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, Kürt-İslamcı kimliği ile bilinen HÜDAPAR’ın desteğine ilişkin, “Muhafazakâr temelde buluşuldu. Biz her kesimden destek bekliyoruz. Cumhurbaşkanımız Erdoğan Kürtleri ayrıştırmadı. Sorunları çözdü. Erdoğan Kürtlerin babasıdır” derken, Siyaset Bilimci Dr. İbrahim Uslu ise, “Cumhur İttifakı’nın başka çaresi yoktu. Yüzde 50+1 oyu elde etmek için mecburen genişleme çalışması yapacak. HÜDAPAR’ın ittifaka destek vermesi MHP’de tepki yaratmaz. MHP’nin bu tür durumlarda tolerans eşiği yüksek” diye konuştu.
“KÜRTLERİN SORUNLARINI BİZ ÇÖZDÜK”
AK Parti Diyarbakır Milletvekili Oya Eronat, iktidara gelmeden önce Güneydoğu Anadolu bölgesinde OHAL uygulandığını ifade ederek, “AK Parti olarak iktidara geldiğimiz ilk günden buyana Kürt kardeşlerimizin yanında olduk. Biz iktidara geldiğimizde insanlar Kürtçe konuşmaya korkuyordu, Kürtçe şarkılar ve türküler yasaktı; bölgede OHAL (Olağanüstü Hal) vardı; biz kaldırdık. TRT Kürdiyi kurduk. Üniversitelerde Kürdoloji enstitüsünü kurduk. Peki bunlar neden bizden önce yapılmadı? O yüzden sayın Cumhurbaşkanımız Erdoğan Kürtlerin babasıdır. Çünkü Türk-Kürt ayrımı yapmadı. Hep yanlarında oldu, kimsenin cesaret edemediği taleplere sayın Cumhurbaşkanımız çözüm buldu.”dedi.
“BEN DE KÜRDÜM, PKK OĞLUMU ŞEHİT ETTİ!”
Kürt sorunun tamamen ülke gündeminden kalkması için, çözüm sürecini başlattıklarını, ancak sürecin sekteye uğradığının altını çizen Eronat, “AK Parti hükümeti olarak çözüm sürecini başlattık. Ancak HDP ve dış odaklar bu süreci sekteye uğrattı. CHP o dönem bizi yerden yere vuruyordu. Çözüm süreciyle beraber Diyarbakır merkezli birçok Güneydoğu ilinde PKK ve yandaşları hendek kazarak askerimizle ve polisimizle çatıştı ve çözüm süreci son buldu.
Selahattin Demirtaş, “Türkiye’nin partisi olacağız” diyerek HDP 80 milletvekili çıkardı. Sonuç ne oldu? Hiçbir şey değişmedi. HDP, PKK ile dirsek temasında olmaya devam etti. Kürt seçmenlerin tamamı HDP’ye destek vermiyor. Bende Kürt’üm PKK benim oğlumu şehit etti. “diye konuştu.
“AK PARTİ’YE BÜYÜK BİR TEVECCÜH VAR!”
Ak Parti’nin bölgede büyük teveccüh gördüğünü savunan Oya Eronat, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti, Rize neyse Diyarbakır’da da oldu. Ayrım yapmadan tüm vatandaşlarımızı kucakladı.
HDP’nin Diyarbakır ve bazı Güneydoğu illerinde yüksek oy potansiyeline sahip olduğu doğrudur. Ancak AK Parti’ye de bölgede büyük bir teveccüh var. Bölgeden aldığımız oy ortada. Diyarbakır’da sadece Kürtler değil aynı zamanda Zazalar, Türkmenler ve Araplar da yaşıyor. Biz kimseyi ayırmadan siyaset yapıyoruz.”dedi.
“HÜDAPAR MUHAFAZAKAR BİR PARTİ”
HÜDAPAR ile AK Parti arasındaki seçim birlikteliği konusundaki soruyu da yanıtlayan Eronat, ”AK Parti muhafazakar demokrat bir partidir. HÜDAPAR da muhafazakâr tabanlı siyasi partidir. İttifaklar çerçevesinde HÜDAPAR, muhafazakarlık temelinde bizi kendilerine yakın görmüş olabilir. Destek vereceklerini açıkladılar sonuçta takdir onlarındır. Desteklerinden dolayı diyeceğimiz tek şey baş göz üstünedir… Ayrıca biz herkesten ve her kesimden oy almak istiyoruz” ifadelerini kullandı.
SİYASAL İLETİŞİM UZMANI USLU: CUMHUR İTTİFAKI’NIN BAŞKA ŞANSI YOK!
Siyasal İletişim Uzmanı İbrahim Uslu ise ittifakların yüzde 50+1 oy almak için ittifak dışı partilerle iş birliği yapmaktan başka bir çaresinin olmadığının altını çizerek, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde siyasal aritmetik söz konusu. Dolayısıyla adaylar ilk turda yüzde 50+1 oyu bulmak zorunda. Adaylar kendi başlarına bu oya ulaşmıyor. Dolayısıyla ya ittifak kuruyorlar ya da mevcut ittifaka dışarıda kalan partilerden destek istiyorlar.
Cumhur İttifakı’nın karşısında güçlü bir Millet İttifakı var. Millet İttifakının ayrıca en büyük avantajı ittifakta olmayan ancak dışarıdan desek veren bir HDP var.
Cumhur ittifakının vatandaş memnuniyeti çerçevesinde yüzde 50+1 oyu alması mümkün değil. Hem ekonomik sıkıntılar hem de depremde yaşanan sıkıntılar, onları bağımsız olan ya da blok dışı kalan partileri yanına itiyor. İşin gerçeği başka şanları da yok zaten.
Cumhur İttifakı oy havuzlarını tek bir merkezde toplamaya çalışıyor. Yapılmaya çalışan dizaynda ilk öncelik Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden Cumhurbaşkanı seçilmesine yönelik. “dedi.
“MHP HÜDAPAR’A TEPKİ VERMEZ!”
HÜDAPAR’ın Cumhur İttifakı’na destek vermesinin MHP tabanında krize yol açacağını düşünmediği vurgulayan Uslu, “MHP’nin bu tür durumlarda tolerans eşiği yüksek. Örneğin belediye seçimlerinde Abdullah Öcalan’ın destek mektubu okunduğunda da bu MHP’nin tolerans eşiği yükselmişti.
Başörtüsünü meselesinde AK Parti, HDP ile görüşmüş MHP o zamanda tepki vermemişti.
Kişisel kanaatim AK Parti’nin HÜDAPAR ile görüşmesi öncesi sayın Erdoğan ve sayın Bahçeli bir araya gelmişti. Kuvvetle muhtemel o görüşmede HÜDAPAR konusu masaya yatırılmıştır. Bu görüşme MHP açısından sürpriz olmamıştır.
HÜDPAR kaynaklı Ak Parti’nin milliyetçi tabanında ve MHP’de bir ayrışmanın söz konusu olacağını düşünmüyorum. Çünkü şu an bu partilerde kalan seçmenler sadakati çok yüksek olanlar. Abdullah Öcalan’ın destek mektubuna tepki vermeyen bu seçmen bloğunun HÜDAPAR meselesine tepki koyacağını sanmıyorum. Hatta sempati bile oluşmuş olabilir. HÜDAPAR, HDP ve PKK’ya karşı durumda çünkü…”diye konuştu.