COP28'den bir heyet iklim değişikliğinin Kenya'daki mülteciler üzerindeki etkisini tartışıyor
COP28'den bir heyet, iklim değişikliğinin Kenya'daki mülteciler ve yerinden edilmiş insanlar üzerindeki etkilerine dikkat çekti.
Birleşmiş Milletler Yüksek Komiseri Yardımcısı ve Operasyonlar Sorumlusu Rauf Mazou ile Birleşik Arap Emirlikleri COP28 Taraflar Konferansı Genel Müdürü ve Özel Temsilcisi Büyükelçi Majid Al Suwaidi, Afrika İklim Haftası kapsamında Kenya'da gerçekleştirilen Afrika İklim Zirvesi'ne katılmak üzere Dadaab Mülteci Kampı'na saha ziyaretini tamamladılar.
Dünya Gıda Programı, Birleşik Arap Emirlikleri Kızılayı ve Uluslararası Kalkınma Otoritesi gibi kuruluşların temsilcileri, saha ziyareti sırasında yüksek düzeyli heyete katıldı. ziyaret, iklim değişikliğinin mülteciler ve onlara ev sahipliği yapan topluluklar üzerindeki etkilerine dikkat çekti.
İklim etkileri, bölgedeki savunmasız insanların karşılaştığı zorlukları daha da kötüleştirmeye devam ediyor. Çatışma ve kuraklık gibi faktörlerin bir araya geldiği bir bölgede, güvenlik ve temel ihtiyaçları, yani gıda, su ve hayatta kalma araçlarını arama çabalarını etkiliyor.
Mazu şunları söyledi: "Bu bölgedeki zorla yerinden edilme sorununu ilk olarak çatışma ile ilgili boyutuyla ele alıyoruz. Ancak, bu bölgede meydana gelen yerinden edilmeyi iklim değişikliğine bağlayan bilim insanları tarafından sık sık tekrar eden kuraklık ve aşırı hava olayları gibi faktörleri de göz önünde bulundurmalıyız. Bu faktörler, çatışmalarla birlikte yerinden edilmenin ana nedenlerinden biri olarak kabul ediliyor."
Mazu, "En savunmasız kişilerin ve soruna en az katkıda bulunanların, en büyük yükü taşımalarına rağmen, günlük acılarla yüzleşmede yalnız kalmamalarını ve seslerinin duyulmasını sağlamak için hemen harekete geçmeliyiz" ifadesini kullandı.
ZİYARETE İLİŞKİN İZLENİMLER
Al Suwaidi,"Dadaab Kampı, dünyanın en büyük mülteci topluluklarından biri olarak kabul edilir. Acil ve birbirine bağlı zorluklarla karşılaştığımızın açık bir örneğidir” dedi.
Al Suwaidi, "Afrika'da beklenmeyen hava koşulları ve tekrarlayan kuraklık dönemleri, topluluklarda huzursuzluğa ve geçim kaynaklarına yönelik sorunlara neden oldu. İnsanları hayatta kalmak için çatışmanın kenarına itti. Kaynaklar azaldığında barış ve istikrarın sarsılabileceğini ve gerginliğin artabileceğini görüyoruz. Dadaab Kampı'ndaki mültecilerden duyduğumuz hikayeler ve ev sahibi topluluklar, adil ve adil olmayan iklim eylemini ileri taşımak için ilerlememizin ne kadar önemli olduğunu hatırlatmaya devam edecek" ifadelerini kullandı.
COP28 KONFERANSI
Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (COP28) Taraflar Konferansı, 30 Kasım - 12 Aralık 2023 tarihleri arasında Dubai'de düzenlenecek.
Bu yılki zirve, "Sağlık, Yardım, İyileşme ve Barış" konularına bir gün ayıracak ve konferansın özel temalarından biri olarak, iklim değişikliğinin etkilerine en fazla maruz kalan toplulukların dayanıklılığını ve iyileşme kapasitesini güçlendirmeye odaklanacak.
COP28 Eylem Planı dört temel ilkeye dayanmakta, bunlardan biri insanları korumak ve yaşam kalitesini artırmak, geçim kaynaklarını iyileştirmek ve bunları iklim eyleminin merkezine koymak.
Diğer temel ilkelere gelince, bunlar enerji sektöründe düzenli, sorumlu ve adil bir dönüşümü hızlandırmak, iklim finansmanının performansını geliştirmek ve COP28'in iklim konferansları tarihindeki en kapsayıcı etkinliklerden biri olması için herkesi dahil etmeyi sağlamak olarak sıralanabilir.
Kenya hala Afrika'daki en fazla mülteciye ev sahipliği yapan ülkelerden biri olarak kabul edilmekte olup, bölgesel etkilerin büyük bir şekilde altında bulunuyor. Kenya, başta Dadaab ve Kakuma kamplarında yaşayan 630,000'den fazla mülteciyi barındırıyor. Ülke, yoğun iklim şokları nedeniyle artan yerinden edilme dalgalarına şahit olmakta ve bu durum gıda güvensizliği, gerilim ve komşu ülkelerde çatışma patlak vermesine katkıda bulunuyor.
Afrika Boynuzu'nda, şiddetli kuraklık durumu, Etiyopya, Kenya ve Somali'deki milyonlarca mültecinin, yerinden edilenlerin ve yerel toplulukların yaşamını etkiliyor. Finansman kısıtlamaları ve sürdürülebilir iş fırsatlarının eksikliği, kötüleşen koşullardan kaçınmak için durumu daha da kötüleştiriyor.
Sonunda Afrika Boynuzu'nda Mayıs ayında yağmurlar geri dönmüş olsa da, onlarca yıldır yaşanan en kötü kuraklık etkileri, Etiyopya, Kenya ve Somali'deki milyonlarca mültecinin, yerinden edilenlerin ve yerel toplulukların yaşamını hala etkiliyor.
İnsani yardımların 2022'nin başlarından itibaren genişlemesi, şüphesiz birçok hayatı kurtardı, ancak finansman kısıtlamaları hala elde edilen kazanımları tehdit ediyor.
