COP 29’un ev sahibi belli oldu: Azerbaycan
Doğu Avrupa ülkelerinde yapılması beklenilen COP 29’un, Azerbaycan’da yapılacağı açıklandı. Açıklamayı Azerbaycan İklim Bakanı Muhtar Babayev yaptı.
Yaşadığımız iklim krizine karşı harekete geçişin de sembolü haline gelen İklim Zirveleri, küresel felaketin önüne geçmek için de insanlığın en önemli umutlarından birisi halini aldı.
Sonuncusu Birleşik Arap Emirlikleri’nde yapılmakta olan zirvenin bir sonraki ev sahibinin kim olacağı da uzun zamandır ülkeler arasında bir rekabete sahne oluyordu.
Bu sene 30 Kasım- 12 Aralık tarihlerini kapsayan COP28’e Birleşik Arap Emirlikleri ev sahipliği yaptı.
Zirve’nin Doğu Avrupa’da yapılmasına ilişkin planlar, Ukrayna’da devam eden savaşa ve Rusya’nın vetosuna takılırken, bu büyük uluslararası organizasyonun adresi için alternatif destinasyon arayışları da sürüyordu.
Zirve’ye ev sahipliği için Doğu Avrupa’da 23 ülkenin eş zamanlı ev sahipliği Rusya’nın vetosuna takılınca, Zirve’nin adresini belirlemek güçleşmiş ve BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi’nin hazırlandığı merkez olarak Almanya öne çıkmıştı.
Almanya’nın İklim Elçisi Jennifer Morgan da, Doğu Avrupa’ya yönelik Rusya’nın itirazının ardından Zirve’yi Bonn merkezli bir şekilde organize etme olasılıklarından ötürü umutlu olduklarını söylemişti.
Azerbaycan’ın Zirve’ye ev sahipliği yapması başlığındaki en önemli engel Ermenistan ile devam eden Dağlık Karabağ gerilimi ve savaşı olmuştu. Ancak, Bakü ile Erivan arasında uzlaşı zeminin sağlanmasının ve COP 29 için iki ülke arasında anlaşmaya varıldığının belirtilmesinin ardından, Azerbaycan İklim Bakanı Muhtar Babayev’den beklenen açıklama geldi. Ve Azerbaycan, Zirve için gerekli hazırlıklara başlayacağını da duyurdu.
BM İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ ÇERÇEVE SÖZLEŞMESİ
BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi (BMİDÇS) iklim değişikliği sorununa karşı küresel tepkinin temelini oluşturmak üzere 1992 yılında kabul edilmiştir. Sözleşme 21 Mart 1994 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 194 Tarafı bulunan Sözleşme, neredeyse evrensel bir katılıma ulaşmıştır. Sözleşmenin nihai amacı, atmosferdeki sera gazı birikimlerini, iklim sistemi üzerindeki tehlikeli insan kaynaklı etkiyi önleyecek bir düzeyde durdurmaktır. BMİDÇS bir çerçeve sözleşme olarak genel kuralları, esasları ve yükümlülükleri tanımlamaktadır. Sözleşme, iklim sisteminin, bütünlüğü başta endüstri ve diğer sektörlerden kaynaklı karbondioksit ve öteki sera gazı salımlarından etkilenebilecek, ortak bir varlık olduğunu kabul etmektedir.