Çin ordusu neden harekete geçti?
Çin ordusu, Tayvan'da William Lai'nin seçimleri kazanmasının ardından jetler ve savaş gemileriyle tatbikata başladı. Peki Çin ordusu neden harekete geçti?
Çin Halk Kurtuluş Ordusu, Tayvan çevresinde büyük çaplı askeri tatbikatlar düzenleyerek, bölgesel güç gösterisinde bulundu. Bu hareketler, Tayvan'daki yeni liderin yemin töreninden sadece günler sonra gerçekleşti ve bölgesel tansiyonu maksimum seviyeye çıkardı.
Bu sabah yerel saatle 07.45'te, Çin Halk Kurtuluş Ordusu harekete geçti. Savaş gemileri denizi yararken, savaş jetleri gökyüzüne yükseldi. Ordu, adayı saran bu hareketliliği, ayrılıkçı unsurlara karşı bir 'cezalandırma' eylemi olarak nitelendirdi.
Çin Ordusu Neden Harekete Geçti?
Çin ordusu, savaş gemileri ve jetlerin hareketini tatbikat olarak açıkladı.
Tayvan'da bağımsızlık yanlısı lider William Lai'nin yemin töreni, Pekin yönetimi tarafından hoş karşılanmadı. Lai, törende Çin'e Tayvan'ı tehdit etmeme çağrısında bulundu ve Tayvan Boğazı'ndaki mevcut durumu koruma niyetini vurguladı. Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, bu konuşmayı 'tam bir rezalet' olarak değerlendirdi.
1949 yılından bu yana, Tayvan Boğazı, Çin ile Tayvan arasında stratejik bir ayrım çizgisi olarak kalmıştır. 180 kilometre genişliğindeki bu boğaz, iki bölgeyi birbirinden ayırırken, tarih boyunca pek çok siyasi ve askeri çatışmanın merkezinde yer almıştır.
Çin'in Tayvan Boğazı'nda gerçekleştirdiği ani askeri tatbikatlar ve bu bölgede Tayvan sahil güvenlik gemileri ile Çin fırkateynleri arasında yaşanan gergin anlar, bölgedeki güvenlik risklerini artırıyor.
Son dönemde Tayvan Boğazı'nda Çin ordusu tarafından gerçekleştirilen askeri hareketlilik, önceki yıllara kıyasla daha agresif bir tutum sergiliyor. Çin, bu kez Tayvan'a yönelik tam ölçekli bir saldırı senaryosu kapsamında tatbikatlar düzenliyor. Bu tatbikatlar, Tayvan'ın Çin kıyılarına yakın olan Kinmen, Matsu, Wuqiu ve Dongyin adalarını ilk kez doğrudan hedef alıyor.
Farklı bir strateji benimseyen Çin, geçmişteki alışkanlıklarını terk ederek bu seferki askeri tatbikatını önceden duyurmadı. Bu ani ve beklenmedik tatbikat, "2024 A" adı altında gerçekleştirildi ve yıl içerisinde benzer tatbikatların devam edebileceği sinyalini verdi.
Tayvan Boğazı, dünya üzerindeki en tehlikeli su yollarından biri olarak kabul edilir. Çin'in son tatbikatı sırasında, Tayvan sahil güvenlik gemileri ve Çin'e ait 548 sınıfı fırkateynler ile Yılan devriye gemileri karşı karşıya geldi. Tayvan sahil güvenliği, Çin gemilerinin bölgeyi terk etmesi gerektiğini belirten sert bir açıklama yaptı.
Tayvan sahil güvenliği tarafından yapılan uyarıda, "Çin'in 548 sınıfı fırkateyni ve Yılan devriye gemisi, hareketleriniz Tayvan Boğazı'ndaki huzur ve güvenliğe ciddi zarar verecek. Güvenlik riski ve olay ihtimalini artıracaktır" ifadeleri kullanıldı ve Çin gemilerinin rotasını değiştirmesi istendi. Açıklamada, "Eğer bölgeye girmeye karar verirseniz, sizi geri püskürtmek için harekete geçeceğiz" tehdidi de yer aldı.
Tayvan'dan yapılan son değerlendirmelerde, Çin'in askeri gösterileri "mantıksız provokasyonlar" olarak nitelendirildi. Tayvan Savunma Bakanlığı, bu duruma hızla tepki göstererek, adanın etrafında deniz, hava ve kara kuvvetlerini teyakkuza geçirdiğini açıkladı.
ABD Hint-Pasifik Komutanlığından yapılan açıklamada, yaşananlar karşısında şaşırmadıklarını belirtti. ABD, bu tür hareketlerin önceden tahmin edilebileceğini ve buna hazır olduklarını ifade etti.
BBC muhabiri Rupert Wingfield-Hayes, Tayvan'ın başkenti Taipei'den yaptığı bildirimlerde, Çin'in adayı kuşatma çabalarının giderek daha gerçekçi ve büyüyen bir hal aldığını belirtiyor. Öte yandan, Çin yönetimi, son zamanlarda, yaklaşık 70 yıl boyunca gayriresmi bir sınır olarak kabul edilen Tayvan Boğazı'ndaki çizgiyi sürekli ihlal ediyor.
Çin'in sosyal medya platformu Weibo'da kullanıcılar, Tayvan'ın çevrelenmesine dair tatbikatları canlı şekilde tartışıyor. Weibo'da en çok konuşulan konular arasında tatbikatla ilgili üç farklı etiket bulunuyor. Özellikle milliyetçi kesimden kullanıcılar, bu tatbikatları coşkuyla karşılarken, devlet kanalı CCTV'nin bir paylaşımına yapılan, "Taipei'deki başkanlık konutu üzerinde beş dakika uçmamız gerektiğini düşünüyorum" şeklindeki yorum, üç binden fazla beğeni topladı.
Bir başka kullanıcı ise duruma daha eleştirel yaklaşarak, "Bunu bir uyarı olarak görüyorum, ama peki ya ceza?" şeklinde bir yorumda bulundu.
2005 yılında Çin'deki Ulusal Halk Kongresi, her yıl gerçekleştirilen toplantısında önemli bir karar aldı. Tartışmalı bir konu olan Tayvan’ın bağımsızlık girişimine karşı bir yasa tasarısı oybirliği ile onaylandı.
Çin, Tayvan'ı tarihsel ve siyasi nedenlerden ötürü kendi topraklarının ayrılmaz bir parçası olarak görüyor. Ancak Tayvan'da bu duruma karşı çıkanlar, adanın zaten de facto bağımsız bir devlet olduğunu savunuyor. Bu durum, iki taraf arasında süregelen gerginliği artırıyor.
Pekin yönetimi, 2019 başlarında Tayvan’ın bağımsızlığını ilan etmesinin "büyük bir felaket" olacağını belirterek, sert bir dil kullandı. Çin Devlet Başkanı Şi Jinping, bu durum karşısında Tayvan'a karşı askeri güç kullanabileceklerini açıkça ifade etti. "Bağımsızlık yönünde atılacak herhangi bir adıma izin vermeyeceğiz ve bu konuda kuvvet kullanma hakkımızı saklı tutuyoruz," diyerek dünya kamuoyuna mesajını iletti.
Çin aynı zamanda, Tayvan ile diplomatik ilişki kuran az sayıdaki ülkelere de baskı uygulamakta, bu ülkelerin Tayvan'ı tanımasını engellemeye çalışmaktadır.
ABD, Tayvan'ın en büyük destekçisi olarak öne çıkıyor. ABD yönetimi, Çin'in tepkilerine rağmen 2019'un Nisan ve Mayıs aylarında Tayvan Boğazı'na savaş gemileri gönderdi. ABD'nin Tayvan ile resmi bir diplomatik ilişkisi bulunmamakla birlikte, çeşitli savunma anlaşmaları çerçevesinde adayı koruma altına alıyor ve silah satışı yapıyor. Pentagon tarafından yayınlanan verilere göre, son on yılda Tayvan'a yapılan silah satışları 15 milyar doları aşmış durumda.