Cevdet Yılmaz'dan boykot yorumu: "Çok zararlı görüyorum"
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, katıldığı televizyon programında sıcak siyaset gündemini değerlendirdi. Yılmaz, CHP'nin boykot çağrısını eleştirdi.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, katıldığı canlı yayında Türkiye’nin sıcak gündemine dair önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle CHP'nin boykot kararı ve yaşanan yargı süreciyle ilgili değerlendirmelerde bulunan Yılmaz, “Sorumlu CHP’liler bu durumdan rahatsız. Bu, aynı gemide olduğumuzu unutmak anlamına gelir” sözleriyle muhalefeti hedef aldı. CHP’nin yaşanan süreci siyasallaştırdığını vurgulayan Yılmaz, hukuki sürece müdahale edilmeksizin toplumun süreci takip etmesi gerektiğini ifade etti.
Gündemdeki yargı sürecine değinen Cevdet Yılmaz, tutuklamaların iki temel başlığa dayandığını belirtti: yolsuzluk ve terör. “Dosyanın içeriğine bakmadan yapılan yorumlar doğru değil” diyen Yılmaz, hukuki süreci bağımsız yargının değerlendirmesi gerektiğini ifade etti. Ana muhalefet partisi CHP’nin bu süreci kullanarak kendi iç çekişmelerini kamuoyuna mal etmeye çalıştığını belirten Yılmaz, “Yargı bağımsızdır, siyasi malzeme yapılmamalıdır” dedi.
Son dönemde yaşanan protestolarla ilgili de dikkat çeken açıklamalar yapan Yılmaz, protesto hakkının demokratik bir hak olduğunu ancak sınırlarının hukukla çizilmesi gerektiğini vurguladı. Sokak olaylarının marjinal gruplarca istismar edildiğini ve bunun ekonomiyi de olumsuz etkilediğini söyleyen Yılmaz, “Güvenlik ortamı ve ekonomi birbirinden bağımsız değil. İstikrarın bozulması ekonomiyi de etkiler” dedi.
CHP’nin yaptığı ön seçim sürecine de değinen Yılmaz, “Ortada bir seçim yokken adaylık süreci başlatmak mantıklı değil. Seçime 2,5-3 yıl varken bu süreç, kamuoyunda bir mağduriyet algısı oluşturmak için başlatıldı” diyerek CHP’ye eleştiriler yöneltti. Erken seçim çağrılarının gerçeklikten uzak olduğunu belirten Yılmaz, Türkiye’de seçim sisteminin açık kurallara dayandığını hatırlattı.
Ekonomik tabloya dair değerlendirmelerde de bulunan Yılmaz, tüm makro göstergelerin olumlu seyrettiğini söyledi. “Cari açık tarihi düşük seviyelerde, bütçe kontrol altında, işsizlik tek hanede, rezervlerde ciddi artış var” diyen Yılmaz, dış dünyada yaratılmak istenen olumsuz algının Türkiye gerçeğini yansıtmadığını belirtti. Ayrıca, dövizde yaşanan dalgalanmaların geçici ve yönetilebilir olduğunu vurguladı.
Boykot Eleştirisi: “Bu Türkiye’ye Zarar Verir”
CHP liderinin bazı yerli ve milli şirketlere yönelik boykot çağrısını da eleştiren Cevdet Yılmaz, bu çağrıların “sorumsuz bir siyaset örneği” olduğunu ifade etti. Yılmaz, “Bu tür yaklaşımlar sadece şirketlere değil, ekonomiye ve topluma zarar verir. Yerli üretim düşmanlığı ile siyaset yapılmaz” dedi. Bu tür tutumların, geçmişteki darbe dönemlerinin söylemleriyle benzerlik taşıdığına dikkat çekti.
Terörle mücadele sürecine de değinen Cevdet Yılmaz, terör örgütünün kendi kurucusunun fesih çağrısını görmezden gelmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. DEM Parti'ye de açık bir çağrıda bulunan Yılmaz, “Kurucunuz çağrı yaptıysa, siz de çıkıp ‘kendinizi feshedin’ demelisiniz. Bu, demokratik rekabetin önünü açar” dedi. Bu sürecin bir an önce tamamlanması gerektiğini vurgulayan Yılmaz, devletin ilgili kurumlarının süreci titizlikle takip ettiğini söyledi.
Avrupa Birliği ile ilişkiler konusuna da değinen Yılmaz, Türkiye'nin AB üyeliğini stratejik hedef olarak gördüğünü vurguladı. “Siyasi irade oluşursa teknik sorunlar kolayca aşılır” diyerek üyelik sürecine işaret etti. Öte yandan Gazze ve Filistin meselesinde Türkiye'nin duruşunun net olduğunu belirten Yılmaz, “Filistin halkının yanında olmaya devam edeceğiz. Etik ve vicdani sorumluluğumuz var” şeklinde konuştu.
Ukrayna-Rusya Savaşı ile ilgili Türkiye’nin aktif ve barışçıl rolüne dikkat çeken Yılmaz, hem Putin hem Zelenski ile diyalog kurabilen tek liderin Cumhurbaşkanı Erdoğan olduğunu vurguladı. Türkiye’nin bölgesel barışı destekleyen politikalarının hem Karadeniz hem de Avrupa için hayati olduğunu ifade etti.
Kıbrıs meselesine ilişkin net mesajlar veren Cevdet Yılmaz, “İki devletli çözüm Türkiye’nin resmi politikasıdır. AB, Rum kesimini üye yapmakla tarihi bir hata yaptı. Kıbrıs Türkü kardeşlerimiz insanlık dışı izolasyonlara maruz kalıyor” diyerek uluslararası topluma çağrıda bulundu.
Emeklilere verilecek bayram ikramiyesi hakkında da bilgi veren Yılmaz, son yapılan düzenleme ile ikramiye tutarının 3 bin liraya çıkarıldığını ve Ramazan ile Kurban Bayramı’nda toplamda 8 bin liraya ulaşacağını söyledi. Bu desteğin devlete yıllık 28,5 milyar TL maliyet getirdiğini de belirterek kayıtlı istihdamın önemini vurguladı.
Cevdet Yılmaz, Türkiye’nin ekonomide izlediği yol haritasının Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın güçlü siyasi desteğiyle sürdürüldüğünü ifade ederek, “Türkiye Yüzyılı vizyonuyla yola devam ediyoruz. Ekonomideki geçici dalgalanmalar yerini çok daha sağlam bir tabloya bırakacaktır” dedi.
