Prof. Dr. Süleyman Pampal, dün Çanakkale’de meydana gelen depreme ilişkin açıklamalarda bulundu. Pampal, ‘Çanakkale depremi İstanbul depremini tetikler mi?’ sorusunu da yanıtladı.
Prof. Dr. Süleyman Pampal, dün Çanakkale’de meydana gelen depreme ilişkin açıklamalarda bulundu. Pampal, ‘Çanakkale depremi İstanbul depremini tetikler mi?’ sorusunu da yanıtladı.
Çanakkale’nin Yenice ilçesinde dün akşam 21.38’de meydana gelen 4,9 büyüklüğündeki deprem, beklenen İstanbul depremine ilişkin olmak üzere pek çok soruyu akıllara getirdi.
Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı'nın (AFAD) derinliğini 10,44 kilometre olarak açıkladığı deprem sebebiyle yıkım ve yaralanma olmadı ancak uzmanlar Marmara Bölgesi’nde hemen her ilin deprem tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu belirtiyor.
En çok merak edilen sorulardan biri de ‘Çanakkale depremi İstanbul depremini tetikler mi?’ oldu.
Yenice’de meydana gelen depremin detaylarını ve merak edilen bu soruyu Gazi Üniversitesi Deprem Araştırma Merkezi Kurucu Başkanı Jeoloji Uzmanı Prof. Dr. Süleyman Pampal ile konuştuk.
Süleyman Pampal
Al Ain Türkçe’ye açıklamalarda bulunan Pampal, sözlerine Yenice’de daha önce 6,8 ve 7 büyüklüğünde depremlerin meydana geldiğini hatırlatarak başladı.
Depremin Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın güney kolunun bir uzantısında meydana geldiğini belirten Pampal, “Güney kol Sakarya Gölkaya’dan başlıyor. Orada da 7 üzerinde 2 deprem yaşandı. Batı ucuna yakın kesimde ise 1953 ve 1964’te depremler meydana geldi. Fay, 2 batıda 2 doğuda olmak üzere 4 depreme sebep oldu” dedi.
Fayın Ege Denizi’ne doğru devam ettiğini belirten Pampal, “Kuzeyde ve güneyde Çınarcık çukuru gibi parçaları var. Bursa’nın içinden geçen 7,5a kadar deprem üretme potansiyeli olan aktif fayın varlığını meslektaşlarımız açıkladılar. Güney kolun orta kesiminde meydana gelecek bütün parçalar 6,5-7,5 deprem üretme potansiyeli olan aktif faylar” ifadelerini kullandı.
BU DEPREM BİZE NE SÖYLÜYOR?
Dün meydana gelen depremin bölgenin tekin olmadığını hatırlattığını belirten Pampal, “15-20 gündür Çanakkale civarında yoğun bir deprem aktivitesi kaydedildi. 3-3,5 civarında küçük depremlerdi. Bunlar kendi başlarına hasar yapıcı depremler değil ama çevredeki hem güney kol hem kuzey kol üzerinde hasar yapıcı depremlerin olabileceğini anons ediyorlar. Bu faylar bize ‘deprem konusunda adım atmakta yavaş davranıyorsunuz’ diyor” diye konuştu.
İSTANBUL DEPREMİNİ TETİKLER Mİ?
Pampal, 1766’da meydana gelen yıkıcı depremin üzerinden 250 yıl geçmesine az bir zaman kaldığını hatırlatarak şöyle devam etti:
“Kırılmasını beklediğimiz fay Orta Marmara Fayı. Bu fay İstanbul Avrupa Yakası’nın hemen dibinde. İstanbul’un yanı sıra pek çok ile etkilenecek. 1999’da meydana gelen depremden oldukça kötü etkilenen İzmit ve Yalova yapılar yenilendiği için görece daha güvenli sayılabilir. Ancak Marmara’nın iki önemli şehri olan İstanbul ve Bursa maalesef yıkıcı deprem yaşama tehlikesiyle karşı karşıya. Bu kentlerin depreme hazır olmadığını iyi biliyoruz.
Bu depremin İstanbul depremini tetiklemesi söz konusu değil. Dünkü deprem kuzey kolunda meydana geldi. Bu faylar birbirinden bağımsız ve bunlar başka depremleri tetikleyecek depremler değil ancak bölgenin sismik olarak aktif olduğunu gösteriyor.
İstanbul depremi zaten olacak tetiklenmeyi beklemiyor. Marmara bölgesi hızla hazırlanmak zorunda. Yapılacak şey depreme dayanıklı, dirençli yapılar oluşturmak”