Bilgisayar gibi çalışabilen akıllı lensler hayatımızı nasıl değiştirebilir?
Bir konuşma yapmanız gerekiyor ama bu kez notlarınıza ya da prompter'a bakmak yerine sözcüklerin gözünüzün önünden kaydığını düşünün… Hem de nereye bakarsanız bakın…
Birçok üretici, bunun, gelecekteki akıllı lens teknolojilerinin yalnızca bir özelliği olacağını söylüyor.
Akıllı lens teknolojileri üzerine çalışan Mojo'nun sahibi Steve Sinclair, muhtemel kullanım alanlarını anlatmaya devam ediyor:
"Düşünün bir müzisyensiniz ve sözler ile notalar gözünüzün önünden akıyor. Ya da bir atletsiniz ve ihtiyacınız olan biyometrik bilgilerle performansla ilgili farklı veriler yine gözünüzün önünde"
Mojo firması akıllı kontak lenslerin insanlı deneylerine başlamaya hazırlanıyor.
Scleral lens olarak tanımlanan ve gözün beyazına uzanan bu daha büyük lens, kullanıcının görüşünü düzelttiği gibi aynı zamanda bir mikroled ekran, akıllı sensörler ve katı hal pili içeriyor.
Sinclair, özellikleri tamam giyilebilir bir prototipi ürettiklerini ve yakında insanlı testlere başlayacaklarını söylüyor:
"İş o zaman ilginçleşecek çünkü performans ve güç konusunda ayarlamalar yapmaya ve tüm gün giyilebilir olduğunu göstermeye çalışacağız"
Sağlık verileri toplamak için geliştirilen akıllı lensler de bulunuyor.
Colombia Üniversitesi'nde böyle bir proje üzerinde çalışan Rebecca Rojas, akıllı lenslerin örneğin diyabet hastalarının glukoz seviyelerini ölçebileceğini söylüyor:
"Bu lensler daha ileri seviye ilaç alım seçenekleri sunabilir ki bu da teşhis ve tedavi konusunda yarar sağlayacaktır. Teknolojinin geldiği noktayı görmek ve hastalara sağlaması muhtemel yararı görmek heyecan verici"
Göz hastalıklarından, diyabete ve hatta kansere kadar teşhis ve tedavide lens teknolojilerinin kullanılabilmesi üzerine çalışmalar devam ediyor. Gözyaşındaki glukoz seviyesi ya da kanserle ilişkili moleküllerin seviyesi üzerinden bu lensler kanser vakalarını tespit edebilir.
Surrey Üniversitesi'nden Yunlong Zhao liderliğindeki bir ekip böyle bir lens üzerinde çalışıyor:
"Ultra yatay çok ince bir katmandan oluşan lensin üzerine sensörü koyabiliyoruz. Bu sayede de sensör göze dokunuyor ve göz sıvısı ile direkt teması oluyor.
Doktor Zhao bu özellik sayesinde geliştirdikleri lensin daha kesin sonuçlar elde edebileceğini söylüyor.
Bu heyecanlı gelişmelere karşın akıllı lens teknolojilerinin hala aşması gereken engeller var.
En başta gelenlerden biri de pil konusu. Bunlar tabii ki çok küçük olmak zorundalar ve anlamlı bir süre etkin kalabilmeli.
Mojo halen test aşamasında olan ürününün, müşteriler tarafından tüm gün boyunca, şarja gerek duymadan giyilebilir olması için çalışıyor.
Bir şirket yetkilisi, tıpkı akıllı saat ya da telefonlarda olduğu gibi lensin pil ömrünün de ne kadar ve nasıl kullanıldığına bağlı olacağını söylüyor.
Aynı yetkili, "Tüm gün bilgi tüketilmeyeceğini ama gün içinde kısa aralıklarla bunun yapılacağını düşünüyoruz" diyor.
Google'ın, başarısız oldu gözüyle bakılan, akıllı gözlük girişimi Google Glass'ı tanıttığı 2014 yılından bu yana, bu alanda gizlilikle ilgili endişeler de dile getiriliyor.