Erdoğan: Atina rahat durmazsa vururuz… Bu gençler boşuna yetişmiyor değil mi?
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Samsun Gençlik Buluşması'nda gençlerle bir araya gelerek sorularını yanıtladığı programda, Yunanistan için "Atina rahat durmazsa vururuz… Bu gençler boşuna yetişmiyor değil mi?" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Samsun’da katıldığı programdaki konuşmasında, Türkiye’deki savunma sanayine değinerek şunları söyledi;
‘’Göreve geldiğimizde savunma sanayi yüzde 20 yerliydi, şimdi yüzde 80 yerli, bu konuma geldik. Bu ne demek? Artık biz, bize yetiriyoruz. F-16’nız var, mühimmatınız olmasa ne yapardınız? Bir işe yarar mı?’’
*Ama şimdi F-16’nın mühimmatını biz yapıyoruz. Özellikle SİHA’larda yapıyoruz. Şimdi artık füzelerimizi yapmaya başladık. Bu üretim tabii Yunan’ı ürkütüyor.
*’Tayfun’ diyorsun, Yunan ürküyor, ‘Atina’yı vurur’ diyor. Eee vuracak tabii. Sen rahat durmazsan, sen Amerika’dan adalara, şuradan, buradan bir şey almaya çalışırsan Türkiye gibi bir ülke herhalde armut toplamayacak, bir şeyler yapması lazım.
*Bu gençler boşuna yetişmiyor değil mi? Bu işi başaracağız, petrolü, silah ve mühimmatıyla da her şeyiyle.
Erdoğan, “4-5 bin TIR Suriye’nin kuzeyine Amerika silah mühimmat gönderiyor. Bunu defaatle kendilerine söylememe rağmen hiç umurlarında değil. Dedim kusura bakmayın, biz NATO’da sizinle beraberiz, beraber olmamıza rağmen siz, bize bu yanlışı yapıyorsunuz ve terör örgütünün yanında yer alıyorsunuz. Öyleyse kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz başka çare yok” dedi.
BAŞÖRTÜSÜ TEKLİFİYLE İLGİLİ GENÇLERE YANIT VEREN ERDOĞAN: GEREKİRSE İŞİ REFERANDUMA GÖTÜRÜRÜZ
Erdoğan, başörtüsüne anayasal güvence getiren teklife ilişkin, "Gerekirse, bu işi referanduma da götürebiliriz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, başörtüsüne yönelik Anayasa değişikliği teklifine ilişkin, "Eğer, bunlar parlamentoda bu işi çözmezlerse çözüm yeri neresi? Millet, gideriz millete. Çünkü bu ülkede artık başı açık başı örtülü böyle bir sorun olmaması lazım." dedi.
Erdoğan, Şehit Ömer Halisdemir Salonu'nda düzenlenen Samsun Gençlik Buluşması'nda gençlerle bir araya gelerek sorularını yanıtladı.
Anayasa değişikliği teklifini anımsatan bir genç, teklifi sunan milletvekillerine teşekkür etti. Konuya, annesinin de bu konuda sıkıntıyı yaşadığını dile getirerek dahil olan genç, "Bu mücadelenin aslında bizatihi baş kahramanı olan size, annem özelinde ülkemizdeki tüm annelerimiz, ablalarımız ve kardeşlerimiz adına da teşekkür ediyorum." diye konuştu.
Erdoğan’a konuya dair aklındakileri ileten genç, "Değişiklik teklifinin içeriği, detayları ne olacak, süreç nasıl işleyecek ve bu bağlamda altılı masanın bu konu hakkında herhangi bir ortak noktada, fikirde bir araya gelebileceğini düşünebiliyor musunuz?" diye sordu.
Erdoğan, teklifin detaylarının nasıl olacağını soran gence şu yanıtı verdi:
‘ARAMIZDA BU İŞİN ÇİLESİNİ ÇEKMİŞ OLAN ÇOK ARKADAŞIMIZ VAR’
"Aramızda bu işin çilesini çekmiş olan çok arkadaşımız var. Dün, Grup Başkanvekilimiz Özlem Hanım, orada başı örtülü, başı açık bir grup arkadaşımızla basın açıklamasını yaptı. Bu basın açıklamasıyla birlikte, bir süreci başlattık. Buna gerek var mıydı? Aslında buna gerek yoktu. Fakat burada sağ olsun Sayın Kılıçdaroğlu, bize bir yerde bir pas attı. Bizim de bu pası değerlendirmemiz lazım. Arkadaşlarla hemen çalışmaya başladık ve dedik ki 'Yasal düzenlemeyle bu iş çözülmez. Ne olacak? Yapmamız gereken şey, gelin biz bir anayasal düzenleme yapalım ki önüne gelen bu konuyu istismar etmesin.' Çünkü, Sayın Kılıçdaroğlu'nun yaptığı bir istismardı, geçmişte bunu yaptılar, defaatle yaptılar.
‘BENİM KIZLARIM İMAM HATİP'TE OKUMALARINA RAĞMEN ONLAR DA BU ÇİLEYİ ÇOK ÇEKTİLER’
‘’Numan Bey'in eşi de bu çileyi geçmişte çok çekti. Aynı şekilde benim kızlarım İmam Hatip'te okumalarına rağmen onlar da bu çileyi çok çektiler. Bizim aile, okul kapısına gidip kızlarımızı bekledi. Öyle oldu ki ben kızlarımdan bir tanesini İstanbul'dan alıp Trabzon'a götürmek durumunda kaldım. Son sınıfını Trabzon'daki İmam Hatip'te okudu. Orada da benim İmam Hatip'ten bir arkadaşım müdürdü, 'Gönder bana, merak etme' dedi. Düşünebiliyor musunuz, İmam Hatip'te bile başörtüsüyle ilgili sorun var."
Erdoğan, konunun sadece başörtüsü sorunu olmadığını dile getirerek, "Başı örtülü veya başı açık, burada kızlarımıza yapılan bu zulüm hakikaten ifade edilemez. Çünkü tam manasıyla bir hak ve özgürlük mücadelesi. 'Eğitim öğretimde bir hak ve özgürlük mücadelesini anayasal teminat altına alalım ve bundan sonra bu iş paspas haline getirilmesin' dedik. Şimdi kendi içlerinde bu işin tartışması başladı. Bakalım nereye kadar bu konuda samimiler, bunu göreceğiz." dedi.
Erdoğan, bu konuda gayet samimi olduklarına dikkati çekerek şöyle konuştu:
"Altılı masanın içinde samimi olanlar, olmayanlar, bunu da göreceğiz. Şu anda yola çıktık, arkadaşlarımız bayanlar olarak bu basın toplantısını yaptı ve sonuna kadar işin takipçisi olacağız.
Gerekirse, ihtiyaç olursa dedik ki bu işi referanduma da götürebiliriz. Bununla neyi demek istiyoruz? Millete gidelim. Millet, nihai kararı verecek olan. 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' demiyor muyuz? 'Milletindir' diyoruz. Eğer bunlar parlamentoda bu işi çözmezlerse çözüm yeri neresi? Millet, gideriz millete. Çünkü bu ülkede artık başı açık, başı örtülü böyle bir sorun olmaması lazım. Lafa geldiği zaman 'Yüzde 99'u Müslüman' diyoruz. Tamam, nedir o zaman bu kavga, bu sıkıntı ne? Bırakalım, herkes rahatlıkla eğitimini, öğretimini yapsın. Herhangi bir sıkıntıya mahal vermeden. 'Gitsin temizlikçilik yapsın' diyebiliyorsun, 'Çarşıda pazarda şunu bunu yapsın' diyebiliyorsun, tamam da okumasına niye engel oluyorsun? Okusun. Yani doktor olması yasak, mühendis olması yasak, temizlikçi olması veya tarlada, herhangi bir yerde çiftçi olması serbest. Böyle bir adaletsizlik olur mu? Bu, insan haklarına bir defa ters."
Erdoğan, süreci takip edeceklerini belirterek, "Temennim odur ki parlamentoda beklenen sayıyı da almak suretiyle yola devam ederiz." dedi.