BAE’den Gazze için BMGK diplomasisi: Tarihi mesajlar ve adımlar
Birleşik Arap Emirlikleri, uluslararası arenada Filistin meselesini desteklemek ve barışı teşvik etmek amacıyla Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde sürekli bir çaba gösteriyor.
Geçmiş tarihlerde ve özellikle son Gazze krizinin başladığı 7 Ekim tarihinden bu yana Güvenlik Konseyi altında toplam 6 oturum gerçekleşti.
Bu oturumlarda Birleşik Arap Emirlikleri, Gazze'ye yönelik güçlü dayanışma mesajları ile dikkat çekti.
BAE ayrıca, farklı taraflar arasında dengeyi koruma ve çatışmayı azaltma çabalarını destekleme konusunda önemli bir rol oynadı.
BAE’nin bu süreçte en öne çıkan tutumlarından biri de Gazze'de ateşkes çağrısı yapmadığı için 25 Ekim'de ABD'nin karar taslağını Konsey'de reddetmesiydi.
Ayrıca, bu güçlü tutumlar, Birleşik Arap Emirlikleri'nin talebi üzerine geçen pazartesi günü acil bir Güvenlik Konseyi toplantısının düzenlenmesiyle doruğa ulaştı.
İsrail'in Gazze'deki kara operasyonlarını genişletme ilanından sonra bu toplantı yapıldı ve BM yetkililerinden insanlık adına ateşkes çağrıları alındı.
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), İsrail'in Gazze'ye dönük kara operasyonlarını genişleteceği yönündeki açıklamalarının ardından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni (BMGK) acil toplantıya çağırdı.
Birleşik Arap Emirlikleri'nin, Gazze'deki savaşı sona erdirmeyi, sivil halkı korumayı ve barış yollarını bulmayı amaçlayan diplomatik çabaları, 1971 yılında kurulan Birleşik Arap Emirlikleri'nin dış politikasının değişmez bir parçası olan Filistin meselesine tarihsel destekle uyumlu bir şekilde devam ediyor.
BAE'DEN BMGK'YE ACİL GAZZE ÇAĞRISI
Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), İsrail'in Gazze'ye dönük kara operasyonlarını genişleteceği yönündeki açıklamalarının ardından Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ni (BMGK) acil toplantıya çağırdı.
Geçtiğimiz Pazartesi günü BM Güvenlik Konseyi, İsrail'in Gazze'deki "kara operasyonlarını genişleteceğini" duyurmasının ardından BAE'nin talebi üzerine Filistin meselesi de dahil olmak üzere Orta Doğu'daki durumla ilgili acil bir toplantı düzenledi.
Sadece Birleşik Arap Emirlikleri'nin ilettiği güçlü mesajlardan değil, aynı zamanda Konsey üyelerinin Birleşmiş Milletler yetkililerinden mevcut insani durumla ilgili bilgilendirmeleri dinleme fırsatını sağlayan önemli bir oturum düzenlendi.
Böylece BAE, Konsey'in Gazze'deki krizle ilgili kararlarındaki mevcut çıkmazı çözmeyi amaçlayan bir adım atmış oldu.
Oturumda BAE'nin Birleşmiş Milletler temsilcisi Büyükelçi Lana Zaki Nusseibeh, Gazze'de ateşkes çağrısını yenileyerek Şeride güvenli ve sürdürülebilir insani yardımın elektrik enerjisi ve temiz suyun ulaştırılmasını talep etti.
Birleşik Arap Emirlikleri, tüm dünyaya, Filistinlilerin hayatlarının değerli ve eşit olduğunu ve yasalar tarafından tam bir koruma hakkını hak ettiklerini vurgulayan güçlü bir mesaj iletti.
Büyükelçi Lana, "Gazze'deki 2.2 milyon Filistinlinin Hamas üyesi olmadığını ve bu durumun onlara karşı bir savaş olmadığını duyduk, bu sözler memnuniyetle karşılanıyor, ancak şimdi eylemlerle bunu yansıtma zamanı geldi." ifadelerini kullandı.
Gazze'de yüzde 70'i kadın ve çocuk olmak üzere 8 binden fazla kişinin öldürüldüğü ve binden fazla çocuğun da kayıp olduğunu ifade etti.
İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarında sadece birkaç hafta içinde öldürülen Filistinli çocuk sayısının, son dört yılda dünya çapında öldürülen toplam çocuk sayısını aştığını vurguladı.
Bu durumun "ahlaki vicdanımızı uyandırması gerektiğini" vurgulayarak, günümüzde çocukların korunmayı hak ettiğini ifade etti.
Batı Şeria'nın da şiddetten kurtulmadığını, İsrail yerleşimcilerinin Filistinlilere karşı şiddeti artırdığını ve onları yer değiştirmeye zorladığını belirtti.
Birleşik Arap Emirlikleri'nin Birleşmiş Milletler delegesi, her gün yaşananları görmezden gelmenin sadece İsrail ve Filistin için değil, aynı zamanda bölgedeki barış ve istikrar beklentileri için de yıkıcı sonuçlar doğurabileceği konusunda uyardı.
GÜÇLÜ TUTUMLAR
BM Güvenlik Konseyi aynı ayın 16'sında, 18'inde ve 25'inde karar taslaklarının oylanması için 3 oturuma da tanık oldu; bu oturumda 4 karar taslağı oylandı.
Bu oturumlarda Birleşik Arap Emirlikleri, güçlü pozisyonlar benimseyerek insani ateşkese çağrıda bulunan ve Gazze Şeridi'ne insani yardımın girişine izin veren Rusya ve Brezilya'nın taslak kararlarını destekledi. Ateşkes çağrısı yapmayan Amerikan karar taslağına karşı çıktı.
Güvenlik Konseyi, Amerika'nın karşı çıktığı karar taslakları üzerinde fikir birliğine varmakta başarısız kalmış olsa da BAE, oturumlar sırasında barışı, insanlığı ve Filistin davasını destekleyen güçlü bir pozisyon benimsedi.
Birleşik Arap Emirlikleri ayrıca, krizin köklerini çözerek kalıcı bir barışın sağlanmasını amaçlayan birçok mesaj gönderdi.
Birleşik Arap Emirlikleri, iki devletin yan yana barış içinde yaşayabileceği bir siyasi çözüme ulaşmayı hedefleyen, sürdürülebilir bir barışın yayılmasına yol gösteren bir yol haritası çizdi.
Tarihi konuşma
Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin, 24 Ekim'de Orta Doğu'daki durumu da içeren meselelere dair üç aylık açık tartışması, Birleşik Arap Emirlikleri Uluslararası İşbirliğinden Sorumlu Devlet Bakanı Reem Al Hashemi tarafından yapılan tarihi bir konuşmaya sahne oldu.
Sürdürülebilir barışa ulaşma, Gazze'deki savaşı sonlandırma ve tüm sivilleri koruma amacıyla bir yol haritası çizdiği, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi dahil her bir tarafı tarihsel olarak mevcut durumdan sorumlu tuttuğu önemli bir konuşma yaptı.
Reem Al Hashemi, Güvenlik Konseyi'ne Gazze'de acil ve sürdürülebilir bir ateşkes için karar alma çağrısında bulundu.
Ayrıca, "İsrail'in Gazze Şeridi'ni bombalamaya devam etmesi ve şiddeti artırması, bu savaşın başlatılmasının her geçen gün daha fazla kayba ve yıkıma yol açtığını doğruluyor ve bölgedeki çatışmanın daha geniş bir ölçekte yayılma tehdidi taşıyor” uyarısında bulundu.
Birleşik Arap Emirlikleri'nin, İsrail'in Gazze'nin kuzeyinden güneyine bir milyondan fazla insanı tahliye etme emrini kesin bir dille reddettiğini yineledi.
DEVAM EDEN DİPLOMASİ
Birleşik Arap Emirlikleri'nin, uluslararası düzen içinde Filistin meselesini destekleme ve adil, kapsamlı bir barışın sağlanmasına katkıda bulunma çabaları, geçmiş dönemlerde Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde sürekli olarak yürütülen diplomatik girişimlerin bir parçasıdır.
Birleşik Arap Emirlikleri, daha önce İsrail'in Filistinlilere yönelik şiddet eylemlerini, daha ciddi çatışmalara ve kaosa yol açabilecek tehlikeli bir gelişme olarak değerlendirmişti. Ayrıca, adil, kapsamlı ve sürekli bir barışa vurgu yaparak bu konuda uyarılarda bulunmuştu.
Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde sürekli olarak yürüttüğü diplomatik girişimlerle Filistin meselesine destek verdi.
Bu çabaların en belirgin sonuçlarından biri, 21 Şubat tarihinde gerçekleşen olaylardır. Bu tarihte, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi içinde Filistin meselesi için kritik bir zafer kazanmış ve tek taraflı önlemleri engelleyen ve iki devletli çözümü destekleyen bir başkanlık bildirisi kabul edilerek Filistin meselesine önemli bir destek sağlanmıştı.
Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin seçilmiş üyelerinden biri olarak bu önemli kararın kabul edilmesine katkıda bulunmuştu.
Bu çabalar, altı yıldan uzun bir süre sonra Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi tarafından alınan ilk yerleşimlerle ilgili bir kararın yayınlanmasına ve uluslararası toplumun bağımsız bir Filistin devletini ve İsrail ile barış içinde yaşayan iki devleti tanımasına yol açmıştı.