Aşırı sıcaklara karşı doğal adaptasyon mu, teknolojik soğutma mı?
Avustralya'da gerçekleştirilen bir çalışma, klimalı mekanlarda sürekli vakit geçirenlerin aşırı sıcaklıkta daha riskli olduğunu belirtti.
Avustralya'da gerçekleştirilen yeni bir bilimsel araştırma, günlerini soğutulmuş alanlarda geçiren bireylerin, aşırı sıcaklara daha duyarlı olduğunu ve bu durumun ölüm oranlarını artırdığını ortaya koydu. Bu çarpıcı bulgular, prestijli "The Lancet Planet Health" dergisinde yayımlandı.
Araştırmada, Avustralya'nın Kuzey Bölgesi'nde yerli halk ile daha sonra bu bölgeye yerleşenlerin aşırı sıcaklıkta ölüm oranları ve yaşam koşulları incelendi. 1980-2019 yılları arasında, üç günden uzun süren 35 derecenin üstündeki sıcaklık dalgalanmaları sırasında gerçekleşen 32 bin ölüm detaylı olarak değerlendirildi.
Araştırmaya göre, yerli halkın çoğunun klimalı alanlara sınırlı erişimi olmasına karşın, aşırı sıcaklardan kaynaklı ölüm oranları diğerlerine göre daha azdı. Bilim insanları, bu durumu, yerli halkın sıcaklık koşullarına adaptasyon kabiliyeti ve doğal iklim koşullarında yaşama tecrübesine bağladı.
Yeni yerleşenler, klimalı ortamlar sayesinde sıcaklık dalgalanmalarından kısmi olarak korunsalar da, bu durumun vücutlarına adaptasyon şansı tanımadığı ve bu nedenle aşırı sıcaklara karşı daha hassas hale geldikleri gözlendi. Yerli halkın adaptif stratejileri arasında, günün en sıcak saatlerinde çalışmamak, özel yapılar inşa etmek ve doğal esintiyle uyumak yer aldı.
Araştırmacılar, sıcak hava dalgaları sırasında soğutma sistemlerinin önemini vurgulayarak, aynı zamanda kısa süreli sıcak havaya maruz kalmanın, bireyleri iklim koşullarına daha uyumlu hale getirdiğini belirtti.