Erkan: Alternatif rota dünya savaşına yol açabilir / Al Ain Türkçe Özel
Uluslararası İlişkiler Uzmanı Anıl Çağlar Erkan, ABD’nin Ukrayna tahılı için alternatif rota arayışlarını Al Ain Türkçe’ye değerlendirdi. “Yeni bir dünya savaşına yol açabilir” dedi.
Rusya'nın Ukrayna'nın tahıl altyapısına saldırılarına tepki gösteren ABD, Ukrayna'nın ihracatını sürdürebilmesi için alternatif koridor arayışında. ABD Dışişleri Bakanlığı, Rusya'yı Karadeniz tahıl koridoru anlaşmasına dönmesi için çağrıda bulundu; ancak Rusya'dan herhangi bir olumlu işaret gelmedi. Yeni rota sonu çözer mi yoksa daha büyük sorunlara mı yol açar? Bu soruları Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Öğretim Üyesi Anıl Çağlar Erkan’a sorduk.
ABD'nin Ukrayna'nın tahıl ihracatı için alternatif koridorlar arayışı, bölgesel ticaret ve lojistik dinamiklerini nasıl etkileyebilir ve bu alternatif yolların oluşturulması için hangi ülkelerle işbirliği yapılması öngörülmektedir?
Öncelikle alternatif rota deyine ilk akla gelen planın Romanya Limanları ve Tuna Nehri’nin kullanılması olduğunu söyleyelim. Bu rotayla ilgili ciddi soru işaretleri var. Romanya’ya ulaştırılacak tahılın dünyaya ulaştırılması ilk bakışta mantıklı görülebilir. Ancak çok sayıda riski beraberinde getiriyor. Birçok şirket gemisini bu bölgeye göndermeye çekiniyor. Bir kısmı da daha fazla kazanç için bunu göze alıyor. Son bir haftada bölgedeki taşımacılık maliyetleri yüzde 30 arttı. Sigorta şirketleri ya riski almıyor ya da maliyeti ciddi oranda yükseltiyor. Yakıtı da düşündüğümüzde bu rotanın taşıma maliyetlerini yüzde 70 artırdığını söyleyebiliriz.
Bu hatta ciddi bir savaş ve güvenlik riski var. ABD NATO müttefikleri üzerinden sorunu halletmeye çalışıyor. Romanya limanları üzerinden askeri korumayla bunu yapacağını söylüyor. Bu NATO askeri gücünün Karadeniz’e girmesi anlamına geliyor... Rusya zaten bu konuda çok hassas. Yıllardır uyarı yapıyor. Çünkü Karadeniz, Rusya’nın güvenliği için hayati önemde. Bir ABD ya da NATO askeri gücünün Karadeniz’e girmesi, üstelik doğrudan Rusya’yı hedef alan bir amaçla bunu yapması ciddi sonuçlar doğuracaktır. Rusya daha önce defalarca bu bölgeye kendisinin izni dışında girecek, silah taşıması muhtemel gemileri vuracağını duyurdu. ABD, silahlı gemileri bu bölgeye sokarsa Rusya da dediğini yaparsa dünya savaşı ihtimali ortaya çıkacak. Bir başka deyişle alternatif rota girişimi dünya savaşına yol açabilir.
ABD'nin, Rusya'nın Ukrayna'nın tahıl altyapısına yönelik saldırılarına karşı oluşturduğu tepki ve alternatif tahıl ihracat koridorları arayışı, ABD-Rusya ilişkilerinde nasıl bir değişikliğe yol açabilir ve bu durum bölgesel güç dengelerini nasıl etkiler?
Bu tam manasıyla krize benzin dökmek anlamına gelecek. Rusya ulusal güvenliğinde en önemli güzergahı Karadeniz olarak görüyor. Buraya NATO askerinin Karadeniz’e girmesi büyük gerilime neden olur. Soğuk savaş döneminde görmediğimiz sonuçlar ortaya çıkarabilir. Rusya’nın en önemli sinir ucuna baskı yapılacak. Rusya’nın buna tepkisi çok büyük olabilir. Bu savaşa yeni bir cephe açmak olur.
ABD bunu küresel gıda güvenliği gibi şemsiyelerin altına sokamaz. ABD Rusya ilişkileri çok gergin bir seviyeye gelebilir. Bölgesel ya da dünya savaşına gidecek bir gerilimin fitilini ateşleyebilir.
Bölgesel olarak bakarsak, Türkiye’nin burada prestij kazanması ve ön plana çıkmasının ne kadar doğru olduğu görülür. Uluslararası alandaki gücünü artırır. Eline büyük bir pazarlık gücü geçirmiş olur. Dünya savaşı riskini tüm uluslararası karar alıcılar konuşuyor. Türkiye’nin bu konuda üstleneceği sorumluluklar hayati önem taşır hale gelir. Çünkü tüm ülkeler Türkiye’nin işin içinde olmasını istiyor. Bu da Türkiye’nin daha öne çıkmasını beraberinde getirecektir. Rusya ve ABD için vazgeçilmezliği daha da güçlenecektir. Taraflar arasındaki gerginliğe doğrudan müdahil olabilecek tek ülke Türkiye olacaktır.
Tahıl Koridoru anlaşmasının Moskova tarafından sonlandırılması ve Ukrayna limanlarında mahsur kalan gemilere yönelik "insani koridor" ilan edilmesi, Karadeniz'deki deniz taşımacılığı ve ticari faaliyetlere nasıl bir etki yaratacaktır?
Rusya’nın anlaşmadan çekilmesinin nedeni kendisi ile ilgili maddelerin uygulanmamasıydı. Çekilirken de ‘taleplerimiz karşılanırsa anlaşmaya döneriz’ dedi. Bu talepler karşılanmadığı sürece insani koridor da ticari faaliyetler de güvende olmayacaktır. Batı Rusya ile ilgili tavrını değiştirmediği sürece koridorlar veya bölgedeki taşımacılık güvenli hale gelmez.
Burada Ukrayna’nın tavrı da dikkat çekici. Bir yandan Rusya’nın anlaşmaya dönmesini dile getirirken bir yandan da gerilimi tırmandırıyor. Bu noktayı gözden kaçırmamak lazım. Ukrayna bazı rotaları kendisi güvensiz hale getiriyor. Kerç boğazına yapılan saldırıları buna örnek verebiliriz. Ukrayna Rusya’yı sürecin dışında bırakmak istiyor. Savaşın cephesinin genişlemesini istiyor. Bu sayede Batı’nın kendisini NATO’ya almasını umuyor. Ancak bunun gerçekleşmesi neredeyse imkansız. Bu tavır süreci daha tehlikeli bir noktaya taşır ve barış sürecini uzatır.
Rusya'nın Karadeniz Tahıl Koridoru kararları, Türkiye'nin rolü, uluslararası baskı ve diğer ülkelerin stratejileri bağlamında hangi stratejik adımlar ve çözüm önerileri ortaya konabilir?
Türkiye bu konudaki diplomatik girişimlerini tüm platformlarda sürdürüyor. Özellikle Dışişleri Bakanı Hakan Fidan yaptığı her görüşmede konuyu dile getiriyor. Burada Türkiye insani proaktif bir politika izliyor.
Türkiye Batı’nın Rusya’ya verdiği sözleri tutması gerektiğini sürekli dile getiriyor. Çünkü şunu biliyor ki Batı Rusya’ya karşı geri adım atmadan güvenli koridor oluşturulamaz. Bu noktada da Türkiye’nin anahtar rolü ortaya çıkıyor. Batı’nın geri adım atıp yaptırımları gevşetmesi, ya da Rusya’ya başka kolaylaştırıcı adımlar atması için rol üstleniyor. Zira Rusya’ya askeri güçle geri adım attıramazsınız. Karadeniz Rusya’nın arka bahçesi, dünyaya açılan kapısı. Buranın güvenliğini riske atması beklenemez. Askeri çözüm olamayacağı kesinse geriye tek yol Batı’nın Rusya’ya belli başlı argümanlar vermesi kalıyor.
Bu noktada Rusya ile Türkiye arasında yapılacak bir anlaşmayla Rusya’nın ürünlerinin Türkiye üzerinden dünyaya pazarlanması gündeme gelebilir. Zamanında İran’a petrol konusunda uygulanan ambargolarda Türkiye benzer bir yol izlemişti. Sorunun çözülmesi konusunda Türkiye’nin bu şekilde elini taşın altına koyması çözüm için önemli bir adım olabilir. Aracılık da olabilir. Kendisi alıp ihracata da çevirebilir, bu da bir opsiyondur. Dünyanın gıdaya ihtiyacı var, Rusya’nın da ürünlerini satmaya ihtiyacı var böyle bir yol ortaya çıkarsa herkes kazançlı çıkar, maliyet artışlarının ve fiyat artışlarının da önüne geçilebilir.
Son dönemde ortaya çıkan tüm gelişmeler Türkiye’nin bölgedeki denge için kilit konumunu teyit ediyor. Çünkü Türkiye’yi dışarıda bırakan hiçbir adım bölgede başarılı olamaz.