Ali Koç’tan Aziz Yıldırım'a sert sözler ve çağrı...
Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, genel kurulda konuştu. Aziz Yıldırım’a sert sözlerle yüklendi. “Fenerbahçe için birleşme zamanı” diyerek Aziz Yıldırım’a çağrıda bulundu.
Fenerbahçe Başkanı ve başkan adayı Ali Koç, sarı-lacivertli kulübün olağan seçimli genel kurul toplantısında açıklamalar yaptı. Aziz Yıldırım’ın ofisinde yaptığı açıklamalara cevap veren Ali Koç, Yıldırım'ın genel kurulu terk etmesini eleştirdi. Ali Koç, kulüpten bir kuruş alacağının olmadığını ifade etti. "Fenerbahçe'nin menfaati için her şeyi sineye çekmeye razıyım çünkü bu camia birbiriyle uğraşmaktan çok yorgun düştü, hep rakipler faydalandı. Şimdi sen ben değil, Fenerbahçe için birleşme zamanı" dedi.
Ali Koç'un konuşmasında öne çıkan ifadeler şöyleydi;
Çok farklı bir gün bekliyorduk. Özellikle ben... Niye farklı bir gün bekliyordum? Çünkü, 6 senedir hayal ettiğim çok istediğim ama gerçekleşmeyen buluşma bugün gerçekleşecekti ama olmadı, yine olmadı. Benim en büyük hayalim son 6 senede kayıtsız şartsız beni ve arkadaşlarımı destekleyen, yeri geldiğinde eleştiren insanlara bundan 3 sene sonra iyi ki yapmışız, iyi ki dayanmışız, bakın iş nereden nereye geldi dedirtmek.
Biz devasa bir gücüz. Avrupa'nın batmaya en riskli takımı olmaktan çıkıp Mourinho'yu getirir noktaya geldik. Bunu kim küçümsüyorsa art niyetlidir. Biz o günlerden, o zamanki kulüp başkanının 'bu kulüp batmış' sözlerinden çıkıp geçen seneki takımı kuruyorsak doğru yoldayız. Daha yeni başlıyoruz. Oraları rayına soktuk, yatırımlara devam edeceğiz.
Aziz Yıldırım’a çağrı
Sayın Başkan çok geç değil. Saat 5'e geliyor. Akşam istediğiniz yerde TV'ye çıkalım. Hadi burada size muhtelif sebeplerden hakkınız yendiğini savunabilirsiniz, bize göre öyle değil, kameralarda kayıtlı mevcut. Bizi çok yere şikayet ettiniz, şimdi de İçişleri Bakanlığı'na şikayet ediyorsunuz. Fırsat bu fırsat. Konuşmanızı yapamadınız. Bu çağrı tarihte son kez olacak, bir daha olmayacak. İstediğiniz yerde akşam buluşalım, söyleyemediklerinizi söyleyin. Ben söyleyemediklerimi yüzünüze bakıp söylemek istiyorum.
“1 kuruş alacağım yok”
Söylemekten mahcubiyet duyuyorum. Bu kulüpte alacağım 1 kuruş para yoktur. Finansal manevra alanımız geniş. 70 milyon euroluk takım 200 milyon euroya geldi. Sponsorluklarımız arttı. Her alanda pozitif gelişmeler var. TV'ye çıksak şunu soracaktım; nasıl bir Fenerbahçe yönettiniz ki Fenerbahçe'nin göğüs sponsoru olacak birini bulamadınız, nasıl oldu da Sarı Melekler'in hiçbir sponsoru yoktu. Şu an geldiğimiz noktada hiçbir takımımız da boş alan yok. Biz olağanüstü olumsuz şartlarda gemiyi yüzdürmeye devam ettik. Futbolu da rayına sokunca başarılar peş peşe gelecektir.
Camianın gücünü Fenerbahçe'nin başarısı için kullanmalıyız. Biz birbirimize karşı kullanıyoruz. Kim seçilirse seçilsin pazartesi sabahından itibaren geçmişi unutup yeni sayfa açmamız lazım. Elimden gelen her şeyi yapacağım. İnşallah sizler de bu yolculuğun parçası olursunuz.
Sabah yaşananları anlattı
Bu sabah bir tatsızlık yaşandı. Yaşanmasaydı keşke. Bu bir mağduriyet midir, strateji midir. Eş dost arıyor, yarın gelmeye gerek yok, Bodrum'a gidiyorum falan diyenler var. Sakın ama sakın ha. Bu hatayı yapmayın. Bu iş bitti, oldubitti havasına gelmesin. Biz kazanacağız. Pazartesi sabahı yepyeni bir yolculuğa hep beraber çıkacağız. Bu çağrıyı Aziz Yıldırım'a da yapmak istiyorum. Söz konusu Fenerbahçe'nin menfaatlerinde birleşmeyse affedilmeyecek hiçbir şey yoktur.
Sayın Başkan, niye bunu söyledim. Bugün burada yaşananlara, yaşatılanlara çok çok üzgünüm. Fenerbahçe'ye büyük emekler verdiniz, uğruna hapis yattınız. Maddi manevi fedakarlık yaptınız. Her şeye minnettarız. Ancak, insan değişir. Siz de değiştiniz ama çok değiştiniz. Garip değiştiniz. Bu benim için içler acısı bir durumdur. Geçmişte çok büyük işler yapan siz, bugün Fenerbahçe'yi sevmiyorsunuz. Siz sadece Fenerbahçe'de başkan olmayı seviyor ve yahut başkanı olduğunuz Fenerbahçe'yi seviyorsunuz. Siz benden nefret ediyorsunuz, bu duyguyu aşamıyorsunuz. Ben sizden nefret etmiyorum. Sizin Ali Koç nefretiniz, Fenerbahçe sevginizin önüne geçmiş. Çok acı.
“Holdinglerin takımı mı halkın takımı mı?”
Holding mi olmalı, halkın takımı mı olmalı diye enteresan bir sözü var. Kendini kulübün üstünde görmek ne demek biliyor musunuz, kendini kulübün sahibi olarak görmek ne demek biliyor musunuz? Kulübün kaynaklarını belli dönemlerde kendi özel ihtiyaçlarınız için kullanıp sonra tekrar kulübün kasasına koymak, aradaki ödeme dönemin faizini vermek, yani kulüp üzerinden fonlanmak veya bir yöneticinizin yaptığı gibi futbolcularımıza yaptığımız ödemeleri, iki çekte toparlayıp sonra onun arkasından çekin arkasına imza atıp futbolculara da kişisel ileri tarihli çek verip, o tarih gelince bir daha ileri tarihli çek vermek, yani akçeli işe girmek.
Bir teknoloji şirketiyle iş yapmışız. 8.6 milyon dolar sözleşme falan var yok belli değil. Avans alıyoruz. 100 gün sonra 9.6 milyon dolar geri ödüyoruz. Parayı niye aldık belli değil, 100 gün sonra niye bu kadar yüksek faizle geri ödedik, belli değil, çözemiyoruz.
“Fenerbahçe için birleşme zamanı”
Ben her şeye razıyım, her şeyi sineye çekmeye razıyım yeter ki Fenerbahçe menfaat sağlasın. Bu camia birbiriyle uğraşmaktan yoruldu, hep rakipler sevindi. Sen ben değil Fenerbahçe için birleşme zamanı. Yaşa Fenerbahçe! En büyük Fenerbahçe! İyi ki Fenerbahçe! Pazartesi yeni bir yolculuğa hep beraber çıkıyoruz. Hazırlanın.”