Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan: Bunu kabul etmiyoruz AL-AIN Türkçe özel

Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan Meclis Genel Kurulu’nda kabul edilen cem evlerine yönelik düzenlemeleri içeren torba kanun teklifini kabul etmediklerini söyledi.
Cem evlerine yönelik düzenlemeleri içeren ‘torba kanun’ teklifi, Meclis Genel Kurulu’nda kabul edildi. Düzenlemeyle, Cem evi yapılabilmesi için kaymakam veya validen izin alınması şart koşuldu. Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan AL-AIN Türkçe’ye yaptığı açıklamada bu kanunu tanımayacaklarını ve Anayasa Mahkemesi orası olmazsa da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne götüreceklerini söyledi.
Kabul edilen “torba kanun” ile belediyelerin, imar planlarını yaparken bölgenin şartları ve ihtiyaçlarını göz önüne alarak Cem evlerine yer ayrılması ve Cem evi yapılabilmesi için de kaymakam veya validen izin alınması gerekecek.
Yasa il özel idarelerinin; il sınırları içinde mabetler, kültür ve tabiat varlıkları, tarihi doku ve kent tarihi bakımından önem taşıyan mekanlar ile Cem evlerinin yapım, bakım ve onarımını yapabilmesini düzenleniyor. Kanunda, belediye ve bağlı kuruluşlar tarafından verilen indirimli veya ücretsiz içme ve kullanma suyunun Cem evlerine de verilmesine ilişkin düzenleme yer alıyor.
Alevi Bektaşi Federasyonu Başkanı Mustafa Aslan bu torba yasaya neden tepki gösterdiklerini ve Alevilerin taleplerini AL-AIN Türkçe’den Buluş Akpolat’a değerlendirdi. Aslan iktidarın algı yaratmaya çalıştığını belirterek Aleviliğin ve Alevilerin yok sayıldığını söyledi.
Aslan şu ifadeleri kullandı:
“BUNU KABUL ETMİYORUZ”
“Bunu kabul etmiyoruz. Ne torba yasada geçen maddeleri ne de Cumhurbaşkanlığı Kararnamesini kabul ediyoruz. Bunlar bizim için yok hükmünde. Yıllardır vermiş olduğumuz demokratik mücadelemizi hem yasal hem de hukuki anlamda vermeye devam edeceğiz. Bizi inkar eden görmemezlikten gelen, yok sayan anlayışa karşı yıllardır nasıl mücadele veriyorsak bundan sonra da mücadelemiz devam edecek.”
“ANAYASA MAHKEMESİ’NE VE AVRUPA İNSAN HAKLARI MAHKEMESİ’NE GÖTÜRECEĞİZ”
“Kurulan daireyi, tanımayacağımızı, muhatap olmayacağımızı, mevcut kurumlarımıza asla sokmayacağımızı söyledik. Bununla ilgili 8 Kasım’da TBMM önünde sesimizi haykırmaya çalıştık. Gerek siyasi gerek hukuki anlamda taleplerimizi haykırmaya ve mücadele etmeye devam edeceğiz. Dün geçen yasanın iptal edilmesi için muhalefet milletvekilleriyle görüşüyoruz. Anayasa Mahkemesi’ne olmazsa da Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) götüreceğiz. Çünkü AİHM’nin 2016’da vermiş olduğu bir karar var. Alevilere ayrımcılık yapıldığı ve ibadethanelerinin yok sayıldığı yönünde bir karar var.”
“İKTİDAR ALGI YARATMAYA ÇALIŞIYOR”
“Bu süreçte iktidar yanlış bir algı yaratmaya çalışıyor. Yani Alevilere yerel yönetimlerin veya mülki amirlerin, sosyal devlet anlayışıyla vatandaşlarının taleplerini yerine getirdik diye saçma sapan bir algı yaratmaya çalışıyor. Bir Alevi köyünün yoluna attığı asfaltı bile Alevilerin talebi diye belirtiyor.Böyle bir anlayışı kabul etmediğimizi dün de söyledik yarın da söylemeye devam edeceğiz.”
“ALEVİLERİN TALEPLERİ NELER?”
“Eşitlik yurttaşlık temelinde; başta ibadethanemiz olan cem evlerinin yasal statüye kavuşması, zorunlu din derslerinin kaldırılması, alevi köylerine cami yapımına son verilmesi, Madımak’ın utanç müzesi olması , dergahlarımızın bize geri verilmesi ve kamudaki ayrımcılığa son verilmesi başlıca taleplerimiz”
“Mevcut iktidar 2009-2010 yıllarında alevi çalıştayı yaptı, biz bu taleplerimizi ve çözüm önerilerimizi hem sözlü hem de yazılı şekilde ilettik ama iktidar 20 yıldır bun adair olumlu bir adım atmadı. Alevilerin taleplerinin içini boşaltmak için değişik hamlelerde bulundu. Son torba yasa ile cem evi bir hastane okul gibi , tarihi eser, kültürel bir yapı gibi görülüp, ibadet yeri dışında tutulup bir imar kolaylığı sağlamaya çalışılıyor. Suyun ücretsiz verilmesi konusunda belediyelere yetki veriyor. Aydınlatma giderlerinin Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın bütçesinden karşılanmasını sağlıyor. Alevi inancını yok sayıp kültürel ve folklorik bir yapıymış gibi Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı bir daire oluşturuyor.”
"İKTİDAR ALEVİLERİ YOK SAYDI"
“Taleplerimiz ortadayken inancımızı ve ibadethanemizi yok sayan bir anlayışı kabul etmediğimizi günlerdir dile getiriyoruz. Siyasi partilerin tüm grup başkanvekilleri ile görüştük. Bu torba yasanın onur kırıcı olduğunu ve vazgeçilmesi gerektiğini belirttik. Laik demokratik bir ülkede olması gereken çözüm önerilerini kendilerine sunduk. İktidar 20 yıldır yaptığı gibi Alevileri de Alevilerin taleplerini de görmemezlikten gelip Alevilere bakış açısını ortaya koydu. Bu sefer yasal çerçeve kılıfıyla Alevileri Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlayarak inançlarını ve ibadethanelerini yok saydı.”