Akşener’in yeni stratejisi seçmende karşılık bulacak mı? Al Ain Türkçe Özel
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in kongrede yaptığı açıklamalar siyasetin gündeminde. O açıklamalar ve sonuçlarını Gazeteci Yazar Celal Kazdağlı, Al Ain Türkçe için değerlendirdi.
İYİ Parti’nin 3. Olağan Kurultayı’nda, tek aday olan Meral Akşener, oy kullanan 1151 delegeden, 1127’sinin oyunu alarak yeniden genel başkan seçildi. Ancak Akşener, parti olarak Millet İttifakı ile bağlarını kopardı. Akşener’in yeni siyasi stratejisini Gazeteci Yazar Celal Kazdağlı ile konuştuk.
Yerel seçimler öncesi Millet İttifakı ile bağları koparan Meral Akşener'in siyasi stratejisi ne?
Meral Akşener’in kongrede yaptığı konuşmayı dinlediğimde doğrusu çok şaşırdım. Seçimin üzerinden bir aydan fazla zaman geçmiş, bugüne kadar neredeyse hiç konuşmamış bir parti liderinden doğrusu başka şeyler duymak isterdim.
O konuşmada bir siyasi değerlendirme, analiz, gelecek perspektifi yoktu. Dünyanın nereye gitmekte olduğu, Türkiye’nin içinde bulunduğu zorluklar ve fırsatlara dair en ufak bir değerlendirme de yoktu.
Ne vardı?
Karşısında oturan haziruna, yani kendi partililerini suçlayan, azarlayan, faturayı onlara kesen bir genel başkan vardı. Suçladığı her konu için suçlananlar kendisini suçlayan Genel Başkan’ı alkışlıyordu. Ben 1980 sonrası çok sayıda parti kongresi izledim. Kendi partililerini böylesine suçlayan ve karşılığında alkış alan bir genel başkan hatırlamıyorum.
Sanki partililere “İçine düştüğümüz durum çok berbat. Buradan nasıl çıkacağız bilmiyorum. Esasen bir çıkış var mı ondan da emin değilim. Ama görüyorsunuz ben bütün gücümle mücadele ediyorum. Benimle olmaya devam etmekten başka çareniz de yok.” mesajını vermeye çalıştı. Alkışlara bakınca partililer tarafından bu mesaj alınmış görünüyor.
Meral Akşener’in katılan delegenin neredeyse tamamının oyunu alması beklenen bir şeydi. Muhalif olanların bir kısmı partiden ayrıldı, bir kıs mı da kongreye katılmadı. Parti içinde var olan itiraz sesine hiç kimse talip olmadı ve karşı aday çıkmadı.
Meral Akşener kadroyu yeniledi, gençleştirdi ve beklediği desteği parti tabanından almış oldu. Ama zaten delegenin önünde de başka bir seçenek yoktu. Mevcut durumdan memnun olmayanların mücadele edip, bir alternatif üretebileceği bir zeminin partide olmadığı gibi böyle bir hevese sahip kişi ya da kişilerin de olmadığı görülüyor.
Meral Akşener, Millet İttifakı ile sanki ipleri koparmış izlenimi verdi. Bu izlenimin gerçekçi olduğunu sanmıyorum. Akşener partililere fatura kesebileceği bir adres gösterdi. “Aslında biz çok iyiydik, kazanmaya gidiyordu. Ama bu 6’lı Masa bizim kaybetmemize neden oldu. Biz değil 6’lı Masa kaybetti.” diyerek sorumluluğu bir kez daha üzerine almamış oldu.
Meral Akşener, önümüzdeki dönem CHP ile iş birliği yapmaktan vaz geçmeyecektir. Kimi büyükşehirlerde CHP’nin aday çıkarmayıp İYİ Parti’yi desteklemesini isteyecektir. “AK Parti MHP için bunu yaptı, CHP siz de İYİ Parti için benzer şeyi yapın” diyecektir. Mesela Adana, Antalya, Mersin, Manisa gibi büyükşehirler için pazarlık yapacaktır. Tabi Kemal Kılıçtaroğlu CHP Genel Başkanlığını sürdürürse. Ki öyle görünüyor.
Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesi Altılı Masa'dan kalkan ve bundan dolayı ciddi oranda oy kaybettiği konuşulan Akşener’in yeni hamlesi, seçmende nasıl karşılık bulur?
Akşener ve İYİ Parti, bugüne AK Parti’yi iteleyip ondan boşalan alanda bir merkez parti inşa edebilirdi. Buna niyetliydiler ama bu yolu denemek yerine MHP ile yarışmayı önceledi. Bu alanda da yeterince başarılı olamadı.
Kongre konuşması ve seçim sonrası Türkiye’nin içinde bulunduğu tablo nedeniyle İYİ Parti’nin bu haliyle merkeze oynaması mümkün görünmüyor. Onun yerine yükselen milliyetçi dalganın üzerine oturmaya çalışabilirdi. Bu belki uygulayabileceği en iyi strateji olurdu. Milliyetçiler dağılmış durumdalar. Ortak hareket etme duygusu var. Ancak bunun için bir strateji belirleyen kimse yok. Akşener ve İYİ Parti bunu yapabilirdi. Hala yapabilir. Ama sanki o yolu izlemeyecek, CHP ile yerel seçimde iş birliğine giderek 3-5 büyükşehir belediye başkanlığını kazanmayı tercih edecekmiş gibi görünüyorlar.
Muhalif seçmen çok yaklaşmasına rağmen beklediğini elde edemedi. Şimdi kaybetmenin bir öfkesi var hemen herkeste. Zamanla “bundan sonra ne yapılabilir” duygusunun ağırlık kazanacağını düşünüyorum. Seçmen ayrışma istemiyor. Yeni bir çıkış, yeni bir liderlik arayışı içinde. Evet, 6’lı Masa’yı aynen istemiyor ama onun yerini alacak, kimyası tutan yeni birliktelikleri tercih edecektir. Ayrışana değil, birleşmeyi yeniden deneyecek olana kredi vermeye hazır olacaktır. Akşener’in yeni siyaseti bu arayışa uygun düşmüyor. Esasen ortaya çıkan yeni bir siyasette görünmüyor. Akşener durumu korudu, şimdi yeni arayışa girecektir. Politika bundan sonra belirlenecek gibi görünüyor.
İYİ Parti'nin Cumhur İttifakı ile dirsek teması kurması durumunda bu durum partinin geleceğini nasıl etkiler?
İYİ Parti’de AK Parti ile işbirliği yapmak isteyecek bir kesim olabilir, vardır. Ancak tabanın böyle bir işbirliğine prim vereceğini zannetmiyorum. Tabana rağmen böyle bir işbirliğini denemek gündeme gelir mi? Siyaset böyle şeyleri mümkün kılıyor. Ama bu kolaymış gibi görünse de neredeyse imkansıza yakın bir durum.